Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Wikileaks belgelerini yayımlayan dünyadaki 5 yayın organından biri olan New York Times gazetesi, belgeleri yayımlamadan önce Amerikan hükümetine yollayarak fikirlerini soruyor. Beyaz Saray, yayınında sakınca gördüğü bölümleri işaret ediyor. Beyaz Saray’ın çıkarılmasını istediği bölümler bu yoldan Wikileaks’e ulaştırılıyor. Wikileaks’in NYT’den gelen tavsiyelere ne kadar uyduğunu bilmemize imkân yok. Bildiğimiz tek şey belgelerin şu veya bu ölçüde Beyaz Saray süzgecinden geçmiş olduğu... Nitekim NYT’nin yayımladığı bazı belgelerin altında uyarı var: Bu tam metin değildir, diyor. Birçok isim (x) işaretiyle kaydedilmiş. Belli ki sansürden geçmiş. Okurumuz Müfit Şen ABD’nin kollandığına dikkati çekiyor:
- Yayımlanan belgeler içinde bir tane dahi olsa Top Secret kripto yok.
CIA’nın örtülü çalışmaları, darbe tezgâhları vs. de yok.
Bugüne kadar yayımlanan belgelerin en büyük ortak özelliği nedir?
İsrail aleyhinde belge bulunmaması...
ABD dahil tüm ülkelerin şu veya bu ölçüde aleyhine olabilecek bilgiler varken İsrail’in tam bir koruma altında olduğu görülüyor. CHP’li Onur Öymen:
- Türkiye’yi, İran’ı, Arap ülkelerini güç durumda bırakan çok belge var. Ancak İsrail ile Barzani ve Talabani hakkında olumsuz belgeye raslanmıyor. Tabii bu ana kadar yayımlanan belgelerden söz ediyoruz. Bundan sonra ne olur bilemeyiz.
Wikileaks belgelerini izlemeye devam ediyoruz...

Haberin Devamı

Olmayacak dava!
“Biz bu diplomatlar hakkında ulusal ve uluslararası tüm yargı çalışmalarını yapıyoruz. Bu süreci devam ettireceğiz. Bundan sonrasını onlar düşünsün.”
Başbakan Erdoğan, “İsviçre bankalarında 8 ayrı gizli hesabı var” şeklinde rapor yazan ABD’li diplomatlarla ne yapacağını bu sözlerle açıkladı. Dışişleri Bakanlığı’nda yıllarca Baş Hukuk Danışmanı olarak görev yapmış eski büyükelçi, CHP Balıkesir Milletvekili Prof. Hüseyin Pazarcı’ya böyle bir dava açmanın mümkün olup olmadığını soruyoruz. Yanıt:
“Bir; Türk mahkemelerinde dava açamaz. Çünkü Viyana Sözleşmesi’nin 29. maddesi uyarınca diplomatların dokunulmazlığı vardır. Ve bu hayat boyu devam eden dokunulmazlıktır. Dolayısıyla büyükelçiler hakkında, görevli bulunduğu ülkede göreviyle ilgili yaptıklarından dolayı dava açamazsınız.
İki; Lahey Adalet Divanı’na gidemezsiniz. Çünkü gidebilmeniz için karşı tarafın da bunu kabul etmesi gerekir.
Üç; bir ihtimal, kendi yasaları izin veriyorsa o diplomatın ülkesinde dava açabilirsiniz. Diyelim ki ABD yasaları izin veriyor. Mahkeme önce, söz konusu olayda kasıt unsuru olup olmadığına bakacaktır. Bu olayda kasıt unsuru yok. Büyükelçi, herhangi bir iddiada bulunmuyor, sadece duyumları aktarıyor. Ayrıca Büyükelçi, ben bu gizli raporu görevim gereği yazdım, kamuya da benim iradem dışında mal oldu, derse mahkeme çok büyük ihtimalle bu savunmayı kabul edecektir. Yani açılabilse bile bu davadan sonuç çıkmaz.”

Haberin Devamı

İtiraf
Ergenekon tutuklusu gazeteci Tuncay Özkan her duruşmada yargıçlara “Bana suçumu söyleyin” diye sesleniyor ama cevap alamıyordu. Özkan’ın avukatı Ahmet Çörtoğlu dün yaptığı açıklamada dedi ki:
“Müvekkilim Tuncay Özkan’a ilk somut cevap Sayın Başbakan Erdoğan’dan geldi”.
Ne demişti Başbakan:
“Erdoğan’ın 1 milyar doları var diyen yazar şu anda Ergenekon davasından içerde...”
Tuncay Özkan’ın bitmeyen hapisliğinin sebebi yıllar önce bunu yazması mı? O sonuç çıkıyor.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu aynı yönde konuştu:
“Sayın Başbakan kendisiyle ilgili olarak ‘İftira atanlar Ergenekon’dadırlar, onlar Ergenekon dolayısıyla yargılanıyorlar’ dedi. Demek yargılama darbeyle ilgili değil, başka bir nedenden dolayı içerdeler. Başbakan’a karşı oldukları için içerdeler. Çok önemli bir itiraf. Sayın Başbakan’a kim karşı çıkarsa, aynen paketleyip Ergenekon’dan içeri atabiliyorsunuz.’’

Haberin Devamı

Erdoğan devamsız milletvekillerini bir daha aday göstermeyeceğini söyledikten sonra AKP’li vekiller Meclis’e akın etmiş.
Koltuk aşkının böylesi göz yaşartıyor doğrusu..
Haldun Ertem

Türban
CHP’nin ikinci adamı Gürsel Tekin, kendisiyle yapılan röportajda şöyle diyor:
“Üniversiteye türban girdiyse bunun mimarı Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Sayın Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları olmasa YÖK bunu yapabilir miydi?”
Türbanın üniversiteye girmesi için yasal çözüm yerine YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan’ın hukuku ihlal eden uygulamasını desteklemek ve bunun rantına sahip çıkmak CHP’ye şan ve şeref getirir mi?
Tabii bunun sonrası da var... Kemal Kılıçdaroğlu türbanın sadece üniversitede serbest bırakılmasını destekleyen açıklamalar yaptı. Ancak daha sonra türbanın kamuya, liseye hatta ilkokula girmesi söz konusu oldu. Kılıçdaroğlu türbanın ilkokula girmesine karşı çıktı. Ancak liseye ve kamuya girmesine karşı çıkmıyor. Başbakan TBMM’ye türbanlı vekil sokmaktan söz ediyor. Kılıçdaroğlu’ndan tık yok... Türban liseler ve Millet Meclisi’nde de dalgalanmaya başlarsa CHP bunun rantını da üstlenecek mi? Yoksa cumhuriyeti kuranlardan özür mü dileyecek...

Melih Gökçek, duvara yazı yazan gençlere 9 biner lira ceza kesmiş.
Duvara işemek varken yazı yazarlarsa keser tabii!
Fahrettin Fidan