Açık Pencere - Valiliğe göre yargıçlar ve savcılar dernek kuramaz ve dernek üyesi olamazlarmış... Bu Anayasa ve yasalara aykırıymış... Ayrıca yargı bağımsızlığını savunamazmışız, çünkü bunu savunmak devletin egemenlik hakkıyla ilgiliymiş, dolayısıyla sadece onun göreviymiş... Bu ve buna benzer 17 gerekçe ile birliğimizin feshi isteniyor.- İddialara ne diyorsunuz?- AB'nin bu konuda Türkiye'ye yönelttiği sorulara Adalet Bakanlığı'mızın verdiği iki yanıt devletin arşivlerinde bulunuyor. Bakanlık bu yanıtlarında, Türkiye'de yargıç ve savcıların örgütlenmesiyle ilgili herhangi bir sorun yoktur, demiştir. Bugün, Arnavutluk ve Andorra hariç Avrupa ülkelerinin tamamında yargıç ve savcıların örgütleri vardır. Biz de Dünya Yargıçlar Birliği ile bu birliğin Avrupa koluna üye olmak için başvurumuzu yaptık.- Yani iktidar yargı mensuplarının dernek kurabileceği görüşünde?- AB'ye verdiği yanıtlarda öyle... Ama aynı iktidar geçen yasama döneminde birliğimizin kapatılması için özel bir yasa tasarısı hazırladı, hatta komisyondan da geçirdi. Ancak dönem sona ermeden yasalaştıramadığı için tasarı kadük oldu. Binden fazla üyesi bulunan Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YAR - SAV) kapatılmak isteniyor... İsteğin sahibi Ankara Valiliği ve bu yöndeki başvurusunu geçen gün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na resmen yaptı. Peki, YAR - SAV neden kapatılmak isteniyor? Birlik Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu yanıtlıyor: Bizdeki siyaset dünyasında kadın sayısı oldukça az ama siyasetimizi hatta rejimimizi temelden etkileyenler de şu sıralar kadınlar. Ne gördüğümüz, büyük ölçüde ne için baktığımıza bağlıdır. Körfez depreminin üzerinden 8 yıl geçti... O depreme hazırlıksız yakalanmıştık. Gelen İstanbul depremine de hazırlıksız yakalanmak azmindeyiz. İnşaat Mühendisleri Odası rakamlar veriyor:"Güçlendirilmesi gereken 1783 okul binasından sadece 206 tanesi, 133 hastane binasından sadece 5'i, Kredi Yurtlar Kurumu'na bağlı 55 binadan 5'i depreme karşı güçlendirilmiştir. AKP iktidarı deprem konusunda kılını kıpırdatmıyor. 2004'te kendilerinin topladığı Deprem Şûrası kararlarını kendileri uygulamıyor. Seçim beyannamesinde de depremden tek sözcük yok..." Depreme hazırlık! Develi'ye çöplük yapılmaması için mücadele veren TKP'nin başına gelene benzer olay CHP'nin başına Ordu'nun Gürgentepe ilçesinde gelmiş. Okçabel Mahallesi'nde Ordu'nun çöp depolama tesisi kararı alınmış. CHP karara karşı halkla birlikte omuz omuza mücadele yürütmüş. Sonunda yerel mahkemeden yürütmeyi durduma kararı alınmış. Bu mahallede 2004 seçiminde CHP 13 oy almışken son seçimde 7 oy çıkmış sandıktan. Yedek görevliler ve müşahitler bile oy vermemiş. Gürgentepe CHP ilçesi kara kara düşünüyormuş sandıktan çıkan sürprizin nedenini... Seçmen cilvesi... Münih Belediye Başkanı Christian Ude, Pülümür'e gidiyordu... Boğaz'da bir mütevazı yemekte zarif dostlarla birlikte ağırladık kendisini. Boğaz havası ve balık eşliğinde hoş bir akşam geçirdik...Christian Ude'yi Almanya'daki Türkler iyi tanıyor. Kendileri eski bir avukat, mizah yazarı, kabare sanatçısı... 16 yıldır Münih'in Belediye Başkanı... Hem de sağcı CSU'nun kalesi olan bir kentte Sosyal Demokrat Parti'nin üyesi olarak...Eşinin ve kendisinin özel otomobili yoktur. İşe bisiklet ya da metro ile gider gelirler. Ude'nin kaderi Türklerle 1972 yılında kesişmiştir. O yıl müvekkili Kamer Kılıç kendisini Tunceli'ye davet etmiş, Ude Tunceli'yi sevmiş, ortama uymak için bıyık bırakmış, o gün bugün bıyığını kesmemiş. Münih'teki Pülümürlüler başta tüm Türklerin dostu olmuş. Zaman zaman yaptığı konuşmalarda:- Ben Pülümürlüyüm, diyor... O yüzden Pülümürlüler "Münih bizden biri tarafından yönetiliyor" diye mutlu oluyor... Ude'nin Türkiye ziyaretinin sebebine gelince... Efendim Pülümür'de onun adına inşa edilen Kültür Merkezi tamamlandı. Merkezin finansmanını Ali Kılıç başkanlığındaki Türk - Alman Dostluk Federasyonu ile Ude'nin kendisi yaptı. Ude kabare şovları düzenledi, bizzat oynadı, hasılatını bu kültür merkezine bıraktı. Bizim devlet tek kuruş para vermedi.Birlikte olduğumuz akşam Ude, siyasetten söz etmekten de çekinmedi. Türkiye'de siyasal İslamcı açılımların ve onun karşısında ordunun siyasete müdaheleci tavrının demokrasiyi zorlaştırdığını söyledi.- Türkiye sizce nereye gidiyor, demokrasiye mi, başka bir yere mi?sorumuza:- Bu konuda biz de karar vermekte zorlanıyoruz, yanıtını verdi.Ude, Münih'e cami kararını Belediye Meclisi'nden geçirdi. Ama özellikle son bir yıldır sağcı ve muhafazakârlar camiye karşı yoğun propaganda yürütüyor. Ude konuşmamızda ilginç bir bilgi daha verdi:- Camiyi Alman sağcılarla birlikte Diyanet İşleri'nin Köln'deki merkezi de engellemeye çalışıyor, dedi...Dostumuz Ude'ye sevgiler ve teşekkürlerle... m.asik@milliyet.com.tr Pülümürlü Ude...