Meral Tamer

Meral Tamer

Tüm Yazıları

Meral TAMER

Geleceği satın alma merakımız her geçen gün artıyor
Think - tank kuruluşlarından meteorolojiye, futurolojiden yatırım danışmanlığına tahmin sanayii, her yıl bizi, 200 milyar dolarlık ve -çoğu hatalı- bilgi sağanağına tutuyorlar.
Yüklüce para ödediğimiz dünya çapında ünlü uzmanlar!, nedense 1987'deki borsa çöküşünü, sosyalist blokun dağılışını, Körfez Savaşı'nı, Berlin Duvarı'nın yıkılışını tahmin edememişler.
Kendisi de iş tahminleri uzmanı olan Sherden'a göre "bugünün modern falcıları ya da kehanet tacirlerine olan inancımız, aslında binlerce yıl öncesinin batıl inançlarından pek de farklı değil."
"Gelecek, temelde tahmin edilemez. Bu kural, ekonomi için de geçerlidir, borsa için de... Tek istisna meteorolojidir. O da kısa dönem için!. Gelecek, çoğunlukla bilinemez olarak kalacaktır."

* Meteoroloji
* Ekonomi
* Yatırım
* Gelecek bilim (futuroloji)
* Teknoloji değerlendirmeleri
* Demografi
* Örgütsel planlama

Yıllarca tüm dünyaya örnek gösterilen Asya Kaplanları'nın iskambil kağıdı gibi peşpeşe çökeceğini hangi ekonomist öngörebildi?
Japonya'dan Güney Kore'ye, Endonezya'dan Malezya'ya önümüzdeki 3 - 5 aylık kısa dönemde bile, Asya ekonomilerinde daha neler olacağını şu anda kestirebilen bir uzman olduğunu hiç sanmıyorum.
Aslına bakarsanız ben, hangi konuda olursa olsun, geleceğe dönük tahminlere kuşkuyla bakarım. İddialı öngörülerde bulunanlara da içimden hep "nereden biliyorsun?" demek gelir.
Belki de bu nedenle, Londra'da bir kitapçıda gördüğüm "Fortune Seller" (Kehanet Tacirleri) başlıklı kitap hemen ilgimi çekti. Hele kitabın yazarı William A. Sherden'ın "stratejik planlama ve iş tahminleri uzmanı" olduğunu ve AT&T'den Citicorp'a birçok uluslararası şirkete danışmanlık yaptığını öğrenince ilgim daha da arttı.
Kitabın sayfalarını karıştırırken Paul Kennedy'den Alvin Toffler'a, Tom Peters'dan Michael Porter'a ünlü futurologlar (gelecek bilimciler) ve yönetim gurularının yanlış öngörüleriyle ilgili pasajlar okuyunca, kitabı satın alıp genel havasını sizlere yansıtmadan edemedim.
Ancak bir noktayı hemen belirtmek istiyorum: Geleceğe dönük öngörülerin çoğunlukla tutmaması ya da önemli olayların hemen hiçbirinin önceden tahmin edilememiş olması, danışmanların işe yaramadığı anlamına gelmiyor kuşkusuz.
Onları can kulağıyla dinleyeceğiz, ama körü körüne güvenmeyeceğiz. Gerçekle çarpıtılmış arasındaki farkı ayırdetmesini bileceğiz. Daha da önemlisi, gelecek tahminleri arasından kendi koşullarımıza uyabilen, işimize yarayabilecek değerli birkaç tanesini cımbızla çekme becerisini göstereceğiz.
Sherden'a göre kehanet endüstrisinin yıllık cirosu 200 milyar dolar. Ve bu endüstri, belki de tek başarılı olduğu (o da 1 - 2 günlük kısa dönem için) meteorolojiden ekonomiye, yatırım danışmanlığı ve futurolojiden (gelecek bilim) örgütsel planlamaya her gün yenileri eklenen pek çok alana uzanıyor.
Tahminleri, güvenilirliklerini ve tahminlerin toplumda oynadığı rolü araştırmaya 1995 yılında başlamış Sherden. Ve biraz araştırınca geleceğe dönük tahminlerin yapıldığı alanların genişliğinin, şaşırtıcı boyutlarda olduğunu farketmiş. Hepsiyle ilgilense işin içinden çıkamayacağını anlayınca da araştırmanın çerçevesini en kurumsallaşmış, en çok kullanılan şu 7 "tahmin mesleği" üzerinde yoğunlaşmaya karar vermiş:
* Meteoroloji
* Ekonomi
* Yatırım
* Teknoloji değerlendirmeleri
* Demografi
* Futuroloji (gelecek bilim)
* Örgütsel planlama
Sherden bu alanları araştırmaya başlayınca, hepsinde benzer konuların tekrar tekrar işlendiğini ve her alandaki "kahinlerin," gelecek hakkında tahminlerde bulunurken benzer hatalar yaptığını hayretle farketmiş. Seçtiği bu 7 alanın 100 - 150 yıllık geçmiş tarihine de uzanmış Sherden. John Stuart Mill'den Karl Marx'a, Malthus, Adam Smith ve John M. Keynes gibi ünlü düşünür ve ekonomistlerin yanı sıra Jules Verne, H. G. Wells ve George Orwell gibi edebiyatçılar da Sherden'ın geniş araştırma yelpazesinde yer almış.
Kitaptan küçük bir alıntı:
"Bugün tahmin mesleği, yüzbinlerce kişiye istihdam sağlayan multi-milyar dolarlık bir sanayi. Değişik meslek gruplarından üniğversite mezunlarının çalıştığı bu sanayide en büyük grubu yatırım danışmanları oluşturuyor.
Tahmin sanayii, her yıl bizi 200 milyar dolarlık (çoğu hatalı) bilgi sağanağına tutuyor. İnsanlar, kurumlar ve hatta hükümetler, geleceklerini satın almaya çok meraklılar. Dolayısıyla tahmin sanayiine talep, her geçen gün artıyor.
Ancak yüklüce para ödediğimiz uzmanlar, her nedense büyük dönüm noktaları olan olayları bir türlü tahmin edemiyorlar. Örneğin 1987'deki borsa çöküşü, Doğu Avrupa'da sosyalist blokun yıkılışı, Körfez Savaşı, 1994'teki kongre seçimlerinde Cumhuriyetçilerin kazanması, ekonomik durgunluklar...Doğu Berlin'in çöküşünün işaretleri nasıl kaçabildi gözden? Üstelik ortada bu kadar da "uzman" varken!
Gelecek, temelde tahmin edilemez. Bu kural, ekonomi için de, borsa için de, hatta hava durumu için de geçerlidir. Sadece hava durumunda 1- 2 günlük kısa dönemli doğru tahminler yapılabilmektedir. Zaten meteoroloji, tahmin sanayii içinde en fazla doğru tahminin yapılabildiği alandır.
Ama genel olarak baktığımızda bilmeliyiz ki tarih kendini tekrar etmez. Bu yüzden de gelecek, çoğunlukla bilinemez olarak kalacaktır."

Bu hatalı tahmin yağmuru gerek kişiler ve şirketlere, gerekse hükümetlere korkunç boyutta maddi ve manevi maliyetler yüklüyor. Özellikle de hükümetlerin hatalı tahminler üzerine kurulu kararları sonucunda, iş dünyası ve bireyler için yüksek vergiler, artan enflasyon gibi ağır faturalar çıkıyor.
Örneğin Reaganomics (Reagan ekonomisi) yanlış bir ekonomik tahmin üzerine kuruluydu. Pahalıya malolan tahminin özü şuydu: Kapsamlı bir vergi indirimi ekonomiyi o kadar kamçılayacaktı ki, toplam vergi geliri artacak, böylece federal bütçe dengesi sağlanırken bir yandan da savunmaya oluk oluk para akacaktı. Sonuç: Reagan yönetimi 8 yıl sonra görevi bıraktığında 1 trilyon dolarken devraldıkları bütçe açığı 3 katına çıkmıştı."
Sherden'a göre Amerikan hükümetlerine danışmanlık da yapan ünlü gelecek bilimci Alvin Toffler da, bir-iki fikri dışında kehanetlerinde hep yanıldı. Artan uzmanlaşma artık hayatımızın gerçeği. Yugoslavya'nın, Sovyetler Birliği'nin çözüldüğü doğru ama genelde Avrupa'da gönüllü bir konfederasyon hala yürürlükte. Ve de Toffler'ın bahsettiği küçük, özel çıkar grupları kendi partilerini oluşturmaktansa varolan büyük partileri etkileyerek güç arıyorlar.
Toffler'ın tahminlerindeki ana tema da yanlış. Çünkü insanlar, değişimden dolayı "şok" olmadılar. Hatta çoğu, artan bir merakla değişimi kucaklamış durumdalar. Sherden'a göre Toffler'ın göremediği, insanların değişimleri anı anına izleyip benimseyebileceği yolların bu denli hızla artacağıydı. Gelecek hakkında bizi şok eden tek şey ise, aslında bu yüksek teknolojili araçlar olmasaydı bunca şeyin altından nasıl kalkacağımız düşüncesi.
Sherden'ın yanlış tahminlerle ilgili olarak verdiği örneklerden Naisbitt ve Paddock kardeşler de nasiplerini almışlar:
"* William ve Paul Paddock kardeşler, 1967'de kaleme aldıkları Kıtlık 1975 adlı kitapta, tüm dünyayı etkisi altına alacak bir gıda sıkıntısını öngörüyorlardı. Kıtlığın etkisiyle toplumsal barış tamamen bozulacak, anarşi ve diktatörlükler ortaya çıkacak, enflasyon dizginlenemez bir hal alacaktı.
Modern tarım yöntemlerinin verimlilik artışına etkisini dikkate almadıkları için yanıldılar. Örneğin ABD'nin 1980'lerdeki tahıl üretimini 60 milyon ton olacağını tahmin etmişlerdi. Ama 102 milyon ton oldu. Hata payı yüzde 72.
* Megatrends 2000'in yazarı John Naisbitt 1982'de yayınlandığında büyük yankı uyandıran kitabında geleceğimizi şekillendirecek 10 eğilimden sözediyordu. Aslında eğilimlerin üçü zaten önceden bilinen ve kimsenin itiraz etmeyeceği cinstendi: Bilgi toplumunun büyümesi, küreselleşmenin yaygınlaşması ve ABD'deki kuzey - güney göçü.
Bilgi toplumuyla ilgili tahminleri ise pek çok yanlışı içeriyordu. Örneğin yakın gelecekte ABD'deki yabancı işçi gücünün tamamının robotlardan oluşacağını söylüyordu. Oysa bugün Amerika'da 131 milyon kişilik çalışabilir nüfusa karşılık sadece 50 bin robot var. Diğer 7 eğilim ise asla gerçekleşmedi."
Sherden'ın verdiği yanlış tahmin örneklerinden "modern kahinler" olarak nitelediği Michael Porter ve Tom Peters gibi yönetim guruları da nasiplerini almışlar tabii ki.
Özetle Sherden'a göre bugünkü kahinliğe olan inancımız, binlerce yıl öncesinin batıl inançlarından pek farklı veya gelişmiş değil ve "çoğu işe yaramaz bilgiler için gözümüzü kırpmadan milyarlarca dolar harcıyoruz."

Yazara EmailM.Tamer@milliyet.com.tr