Devleti eleştirme, devleti yıpratma,
devlet görevlisinin moralini bozma, devleti zayıf gösterme, devlete karşı çıkma...
...
Yalova'da bulamayacaksam devleti, nerede bulacağım?
Uyduruk bir Kızılay çadırının altına sığınan, hala ölümden kurtulduklarına şükretmeleri istenen depremzedelere,
"Kudret - i ilahi"ye sığınmalarını "ğütleyen babalarda mı arasak devleti?
Tekmelenen bir kapının ardındaki babaya yağdırılan kurşunlar da mı arasak?
Devlet, yök müdür?
Devlet, rütük müdür?
Devlet, cezaevi midir?
Devlet, bildiriler, genelgeler, yasaklar, cezalar mıdır?
Devlet, sürekli olarak kendi vatandaşlarından düşman aramak mıdır?
Hepimizden korkup hepimizden kuşkulu olduğu için, hepimizi korkutup kuşkular içinde mi yaşatmaktır devlet?
...
50 gün sonra, Yalova'da bulamayacaksam nerede bulacağım devleti?
Nerede aramamızı istiyorsunuz?
Anayasa'da? Tabii.
Ama değiştirelim, değiştirilmeli diyen siz değil misiniz?
Şimdilerde
"Anayasa meşrudur" diyen Cumhurbaşkanı değil miydi, ona karşı
"hayır" dememizi arzulayan?
Nerede aramamızı istersiniz?
İnsanları vampir, şeytan gibi genellemeli benzetmelerle benzetmeye çalışan bir savcının hukuk dilinde mi?
Nerede aramamızı istersiniz?
Bir vatandaşının evi basılıp öldürüldüğünde
"Haberim yoktu" diyen ya da kendisi yurtdışındayken kendi sorumluluğundaki her devlet meselesinde
"görev ve yetkilerinden dolayı" kendisine karşı
"sorumlu" bir kurumun görüş, tavır açıklamasından gocunmayan bir başbakanda mı aramalıyız?
Devlet sadece bir isim midir, bir tanrı mıdır, dokunulmazlık, erişilmezlik, mesafe midir?
Devlet bizim midir, yoksa biz mi devletin?..
...
Tek maddelik bir anayasa yapıverelim:
Bir pazarlık, bir uzlaşma.
Devlet vatandaşı yıpratmasın, biz de onu!