Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Türkiye'nin kendine özgü ortamında medyamız Galatasaray - Leeds maçına kilitlenmiş bulunuyor. Siyasilerimizle medya aslarımız hep birlikte Leeds çıkartmasına hazırlanırken Cumhurbaşkanlığı seçimi ve GSM ihalesi bile ikinci plana düşmüş durumda. Bu ortamda ABD'de borsalarında yaşanmakta olan büyük çöküşün ve olası küresel etkilerinin gazetelerimizin başsayfalarında kendine yer bulması pek kolay değil. Bu gelişmelere değinmek bizim gibi gazetelerin arka sayfalarına sığınmış marjinal kalemlere kalıyor.
Aslında ben de özellikle pazar yazılarımda paradan, puldan, borsadan söz etmek istemiyorum. Ancak ABD borsalarında yaşanan çöküşün cuma günü kazandığı boyutlar, yakından izlemeye çalıştığım bu olaya öncelik vermemi zorunlu kıldı bu hafta.
Önce olayın boyutlarını kavramamızı kolaylaştıracak birkaç rakam vereyim:
* ABD'de hisse senedine yatırım yapmış olanlar son bir hafta içinde 2 trilyon dolarlık bir kayba uğradılar.
* 'Yeni ekonomi'yi simgeleyen internet ve teknoloji hisselerinin ağırlıkta olduğu NASDAQ endeksi son bir haftada % 25 değer kaybetti. Endeksin 10 marttaki zirve değerine düşüşü ise % 35'i buldu.
* Geçen yıl % 86 prim yapmış olan NASDAQ başaşağı giderken buradan kaçan paranın ilk aşamada 'eski ekonomi'yi simgeleyen hisselere yöneldiği ve bu çoğunlukla bu hisselerin oluşturduğu Dow Jones ve S&P 500 endekslerini yükselttiği görüldü. Ancak geçen haftanın ortasından itibaren bu hisselerden de kaçış başladı ve Dow Jones endeksi cuma günü tarihindeki en büyük düşüşü yaşayarak 617 puan birden geriledi. Bu endeksin haftalık kaybı da % 7.3 oldu.
* Yalnızca Microsoft şirketinin hisse fiyatının zirveye ulaştığı günden bu yana uğradığı değer kaybı 239 milyar doları buldu.
* Hisse fiyatları yükselirken krediyle hisse almış olanların toplam kredi borcu 278 milyar dolara tırmanmış durumda. Onların yaptığı zorunlu satışlar borsalardaki çöküşü daha da hızlandırıyor.
Özellikle 'yeni ekonomi'yi simgeleyen internetle ve yüksek teknolojiyle ilgili şirketlerin hisse fiyatlarında son bir yılda yaşanan ve NASDAQ endeksine yansıyan çılgınca yükselişin bir noktada hızlı bir çöküşe yol açması bekleniyordu.(6 nisan tarihli yazımda bu konuya değinmiştim). Ancak cuma günü açıklanan veriler ABD'de enflasyonun mart ayında % 0.7'ye yükseldiğini ortaya koyunca bu çöküş bütün hisselere yaygınlaştı.
Şimdi ne olacak? 'Yeni ekonomi' çöküyor mu? Borsalardaki çöküş ABD ekonomisinin hızını kesecek mi? Güçlü dolar da bu çöküşten nasibini alacak mı?
Bu soruları bundan sonraki yazımda ele alacağım.


Yazara E-Posta: oulagay@milliyet.com.tr