Maceracı bir dış politika izleyerek küresel riskleri tırmandıran ABD yönetimi, Amerikan dolarıyla da büyük bir kumar oynuyor. 2002 yılından bu yana euro karşısında % 40 değer yitiren ABD dolarının dış ticaret ağırlıklı para sepetine karşı değer kaybı da % 20yi bulmuş durumda. Doları "sağlam para" olarak kabul edip varlıklarını dolarda tutanlar aslında muazzam bir değer kaybı yaşamış durumdalar. Buna karşın "dolar dolardır" deyip hâlâ dolarda kalanlar var. Özellikle ülkemizde eski ezberden kurtulamayıp dolarda para tutmaya devam edenler hayli fazla. Bu davranışta ısrar edenler, "nasıl olsa bir gün gelir, dolar gene toparlanır" diye düşünüyorlar. Böyle düşünenlere durup yeniden düşünmelerini tavsiye etmenin zamanı çoktan geldi. Aylardır çeşitli yazılarımda, ABDde başkanlık seçimini John Kerrynin kazanması halinde, doların değerindeki düşüşün durabileceğini ve Kerrynin izleyeceği çizgiye göre yeni trendin belirleneceğini yazdım. Ancak Kerry seçimi kazanamadı ve ipler, dolarla kumar oynayan Bush yönetiminin elinde kaldı. Devasa bütçe açıklarına ve dolayısıyla ABD, GSYİHsının % 6sına doğru tırmanan rekor düzeyde dış açıklara (cari işlemler açığına) yol açan ve bu sorumsuzca tavrını sürdüreceği anlaşılan Bush yönetiminin doların değerini daha da düşürmesi olası görünüyor.IMFnin eski başekonomisti Kenneth Rogoffun da aralarında bulunduğu saygın ekonomistler, doların dış ticaret ağırlıklı para sepetine karşı en az % 20 daha değer kaybedeceğini, ABDnin sorumsuz politikalarını değiştirmemesi halinde bu kaybın % 40ı bulabileceğini belirtiyorlar.Doların değerinin bundan sonraki güzergahını belirlemede, ABD yönetiminin oynadığı kumara ortak olan Asya ülkelerinin bundan sonra izleyeceği çizgi önem taşıyor. Başta Çin ve Japonya olmak üzere Asya ülkelerinin merkez bankaları, son yıllarda trilyon dolar mertebesinde dolar varlıkları, çoğunlukla da ABD hazine kağıdı satın alarak doların daha da fazla değer kaybetmesini önlediler ve kendi paralarının dolar karşısındaki değer kazanmasını engellediler. Daha da düşebilir Çinin ve diğer Asya ülkelerinin, ABD yönetiminin kumarına ortak olması sayesinde tasarrufu unutan Amerikan halkı çılgınca tüketmeye devam etti ve Asya ülkelerinden gelen mallara şahane bir pazar oluşturdu. Çinin ABD ile yaptığı ticaretle verdiği fazlanın bu yıl 150 milyar dolarlık yeni bir rekora erişmesi bekleniyor. Japonyanın da ABD ile yaptığı ticaretle 75 milyar dolar fazla verdiğini düşünürsek, yalnızca Çin ve Japonya ile yaptığı ticaretle 225 milyar dolar açık veren ABDnin durumunu daha iyi anlayabiliriz.Bu kumarın devamı bir noktaya kadar Çinin ve diğer Asya ülkelerinin de işine geldi. Ancak madalyonun diğer yanında ise bu ülkelerin sürekli değer yitiren bir parayla, yani ABD dolarıyla trilyon dolarlık bir rezerv biriktirdikleri gerçeği vardı. Asya ülkelerinin dolara verdikleri desteği çektikleri anda doların değer kaybının hızlanacağı da açıktı. Yani burada bir kısır döngü söz konusuydu ve bunu bir noktada durdurmak gerekiyordu. Şimdi bu noktaya çok yaklaşıldığı izlenimi yaygın ve Asya merkez bankalarının dolara verdikleri desteğin azalmasıyla birlikte doların yeni değer kayıplarına uğraması gündemde. Kumarın sonu Öte yandan Asya ülkelerinin izlediği politika nedeniyle dolardaki düşüşün yükünü Avrupanın tek parası euro taşıdı bugüne dek. Ancak bu durum euro alanındaki ülkelerin rekabet gücünü olumsuz etkileyerek sorun yaratmaya başladı. Avrupa Merkez Bankası, euronun dolar karşında daha da değer kazanmasını önlemek için ne yapacağını düşünüyor şimdi.ABD Hazine Bakanı John Snowun bu hafta Avrupada katılacağı toplantılarda da bu konunun gündeme gelmesi bekleniyor. Aslında doların değerindeki düşüşü önlemenin tek bir gerçekçi yolu var o da Bush yönetiminin sorumsuz çizgisini terk edip bütçe açıklarını hızla kapatmaya yönelmesi. Ancak bu seçenek şu an için gündemde değil. Dolayısıyla doların değer kaybetmesinin devam etmesi olası. Dolara güvenmeye devam edenlere bizden söylemesi. Dikkat edin, Bushun kumarında siz de kaybedebilirsiniz.NOT: Soru - Yorum ve Makro Bakış köşeleri bir hafta kapalı kalacak. Haftaya buluşmak umuduyla... oulagay@milliyet.com.tr Avrupa telaşta
Özay Şendir
Hamaset ile siyaset arasına sıkışmak...
20 Haziran 2025
Cem Kılıç
Yıllık izin hakkında her şey
20 Haziran 2025
Abbas Güçlü
İşsizlik mi iş bilmezlik mi (5)
20 Haziran 2025
Zafer Şahin
İsrail’in sessiz Kıbrıs işgali ve Ekim seçimi..
20 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Savaş ne zaman bitecek?
20 Haziran 2025