Osman ULAGAY
Ankara'da düzenlenen "KOBİ'ler ve Devlet Politikaları" konulu toplantıda girişimcilerin devlete değil kendi aralarındaki işbirliği ve dayanışmaya güvenmeleri önerildi.
KOBİ'ler artık daha gerçekçi. Önceki gün Ankara'da yapılan toplantıya katılan KOBİ'lerle ilgili kişi ve kurum temsilcileri devletten teşvik taleplerinde bulunmak yerine, ülkede istikrarın sağlanması ve girişimcinin yolunun tıkanmaması için atılabilecek adımları konuştu.
Ankara Ticaret Odası(ATO), Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı(TOSYÖV) ve Konrad Adenauer Vakfı(KAV) tarafından ortaklaşa düzenlenen "KOBİ'ler ve Devlet Politikaları" konulu toplantıyı açış konuşmasında ATO Başkanı Ahmet Çavuşoğlu, "İşsizlik rakamları, girişimciliğin ağır bastığı Amerikan modelinin Avrupa modelinden çok daha başarılı olduğunu gösteriyor", dedi. Çavuşoğlu girişimciliğin, refahın tabana yayılması ve sosyal barışın sağlanması için en iyi yol olduğunu da sözlerine ekledi.
Koordinasyon gerekli
Çavuşoğlu konuşmasında, çok farklı yapılara sahip olan küçük işletmelerle orta ölçekli işletmelerin ayrı ele alınması gerektiğini; ayrıca KOBİ'lere destek veren tüm kurumların KOBİ Koordinasyon Kurulu ve KOBİ Yüksek Konseyi şemsiyesi altında koordine edilmesi gerektiğini savundu.
TOSYÖV Başkanı A. Kurtcebe Alptemoçin de Malezya örneğini vererek, bu ülkede yüksek vergiler ve katı kurallarla girişimciliğin engellendiği dönemde büyümenin çok düşük olduğunu, son dönemde bu alandaki devlet politikalarının değiştirilmesiyle büyümenin katlandığını ve girişimci bir ulus yaratıldığını söyledi. Alptemoçin Türkiye'de ise devleti beklememek gerektiğini ifade ederek, "KOBİ'lere destek vermek isteyenler biraraya gelip haykırsın. Biz özerk kurumlar olarak bir KOBİ Şurası düzenleyelim", diye konuştu.
"İcraat zor"
Toplantıya katılan Devlet Bakanı Mehmet Batallı da vergi oranlarının caydırıcı derecede yüksek olduğunu kabul ederek, "Hükümet henüz yeni. Bu konularda harekete geçeceğiz. Ancak koalisyon hükümetlerinde birşey yapmak zordur, zaman alır", dedi.
Toplantının panel bölümünde Prof. Dr. Ahmet Gökdere, Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu, Maliye Bakanlığı Gelirler eski genel müdürü Murat Semercigil, TOSYÖV Bursa destekleme derneği BOSYÖD'ün Başkanı Memiş Yılmam birer tebliğ sundular. Prof. Gökdere kayıtdışı ekonomi üzerine yaptığı konuşmada kayıtdışılığın, kaynakların optimum dağılımını engellediğini ve haksız rekabet yarattığını ancak küçük işletmelerin kayda geçmeleri için belirli avantajlar sağlamanın şart olduğunu belirtti.
"İlk iş vergi reformu"
Toplantının sonunda genel bir değerlendirme yapan Emekli Sandığı eski genel müdürü Özcal Korkmaz tüm konuşanların üzerinde anlaşmaya vardığı vergi oranlarının düşürülmesi konusunun ilk ele alınması gerektiğini söyledi. Ancak Korkmaz bununla birlikte idari ve adli reformun da şart olduğunu, bu kadar geniş çaplı bir reformun ise koalisyon hükümeti ile mümkün olmadığını sözlerine ekledi.
BOSYÖD Başkanı Memiş Yılmam işyeri kurmak isteyen birinin karşısına çıkan engelleri ve masrafları teker teker sıralayarak bürokrasinin girişimciliğe zararını gözler önüne serdi. Yılmam'ın ortalama bir anonim şirket için yaptığı hesaba göre işletme kurmak için muhtarlıktan vergi dairesine, Bakanlıklardan SSK'ya yaklaşık 40 kuruma başvuru yapmak gerekiyor. Bu başvurular sırasında yapılacak masraf 300 milyon TL'ya yakın.
Kira dahil işyeri giderleri de, bürokratik işlemler sürerken işlemekte olduğundan şirketin kuruluşuyla 1 aylık giderlerinin toplamı 1.7 milyar TL'ya varıyor. Yılmam bürokrasinin mali külfetinin yanı sıra yarattığı diğer sıkıntıları da ortaya serdi: "İşyeri kuracak kişi kadınsa polisten 'kötü kadın' olmadığına ilişkin rapor alması gerekiyor. İşyerinin 'uygunluğunu' denetlemek için bir müfettişin gelmesi ve olumlu rapor vermesi bekleniyor ki bu müfettişin gelmesi bile 15 gün sürüyor. İşlemlerin toplam süresi 3.5 ay!"
BOSYÖD Başkanı Yılmam devletin KOBİ'ler için piyasayı oluşturması ve ortamı girişimcilik için elverişli kılması gerektiğini belirtti.
Türkiye'deki tüm sanayici ve işadamları derneklerinin (SİAD) temsilcileri 17 ekim cuma günü yaptıkları toplantıyla tüm sanayici kurum ve kuruluşlarına örnek olabilecek bir işbirliği örneği sergilediler. İlk kez biraraya gelen bağımsız SİAD'lar bölgelerindeki koşullardan yakınmak ve destek talebinde bulunmak yerine yapıcı bir biçimde fikir alışverişinde bulundular. SİAD'lar özellikle "Başarılı SİAD Projeleri" başlıklı oturumda birbirlerinin başarılı olmuş projelerini inceleme ve örnek alma fırsatı buldular.
1. SİAD zirvesi'nde, sabahki genel oturumda yapılan açış konuşmalarını öğleden sonra beş ayrı çalışma komisyonu toplantısı izledi. Başarılı SİAD Projeleri konulu komisyon toplantısında İzmir merkezli sektörel dış ticaret şirketi EGS'nin yönetim modelini tanıtmasının ardından Bursa SİAD, bölgesel tanıtım konusundaki çalışmalarını ve bunların sonuçlarını açıkladı. Sivas, Mardin, Mersin ve Antalya SİAD'lar da bölgesel projelerini tanıttı.
Yerel Yönetimler ve Bölgesel Kalkınma Çalışma Komisyonu ise yerel yönetimlerle KOBİ'lerin bölgesel kalkınmada önemli iki etken olduğunu temel alarak, kalkınmanın teşviki için yerel yönetimler ve KOBİ'ler konusunda yapılması gereken girişimleri gündeme getirdi.
Diğer üç oturumda ise Sanayileşme ve Bölgesel Altyapı Çalışma Komisyonu, Toplam Kalite Yönetimi Komisyonu ve Başkanlar Toplantısı yapıldı.
Yazara EmailCandan YALÇIN