Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Kendini darı tanesi gibi gördüğü için tavuklardan kaçan adam bir süre akıl hastanesinde tedavi görerek darı olmadığına ikna edilmiş ve başhekimin elini öperek taburcu olmuş. Ancak hastanenin iki sokak ötesinde bir tavukla karşılaşınca soluk soluğa geri dönmüş. "Hani sen darı olmadığını öğrenmiştin ya, neden gene paniğe kapıldın tavuk görünce?" diye sormuş başhekim. Adam cevap vermiş: "Evet efendim ben öğrendim ama ya tavuklar öğrenmemişse."
Yüksek enflasyonla uzun süre yaşayan ülkelerde halkın ruh sağlığı da bozulur, kimsenin kimseye güveni kalmaz. Herkes enflasyon topunu birbirine atmaya çalışarak bu oyundan zararlı değil kazançlı çıkmanın yollarını arar. Bu ortamda kendini darı gibi görüp tavuktan kaçana da rastlanabilir.
Bu güvensizliğin aşılması ve enflasyon oyununun sona erdirilmesi için oyunun tüm taraflarının bu oyundan vazgeçmeyi kabul etmesi gerekir. Bunlardan biri sözünde durmaz ve oyunbozanlık ederse diğerleri de onu izler ve oyun devam eder.
Enflasyonu önleme programlarının, tüm tarafların katılacağı bir toplumsal anlaşmayla desteklenmesi işte bu nedenle önemlidir. Tüm taraflar ya da oyuncular, enflasyonu düşürme programına ve bu programın hedeflerine sadık kalacaklarını taahhüt ettiklerinde bu yönde önemli bir adım atılmış olur.
Ecevit hükümetinin uygulamaya kararlı göründüğü, IMF destekli enflasyonu düşürme programının bu ayağı şimdilik eksik. İşadamının, işçinin, memurun, çiftçinin, esnafın bir araya gelerek "evet biz hükümetin koyduğu yüzde 20 - 25'lik enflasyon hedefini benimsiyoruz ve bu hedefe uymayı taahhüt ediyoruz" diyecekleri bir toplumsal anlaşma henüz gündeme gelmiş değil.
İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hüsamettin Kavi, böyle bir toplantının bayram tatili sonrasında, ocak ayı ortalarında yapılmasında yarar görüyor. Böylece ücret ve fiyat artışlarının mutabık kalınan hedefe göre yapılması olasılığının artacağını düşünüyor.
Böyle bir toplumsal anlaşmanın yararını kabul etmekle birlikte zamanlaması konusunda farklı düşünenler de var. Bir görüşe göre böyle bir anlaşmanın enflasyonla mücadele programının ilk olumlu sonuçları alınmaya başlandıktan sonra, örneğin 2000 yılının mayıs ayında yapılması daha kolay olabilir. Enflasyonun gerçekten düşme trendine girdiğini gören insanlar bunu sürdürmek için özveri yapmaya daha kolay razı olabilir, belki kazanılmış haklarından bile vazgeçebilir.
Yüzde 20 hedefine inanmak için birinci koşul kamu kesiminde mutlak disiplin ve hedeflere uyum. İkinci koşul da tüm tarafları bağlayacak bir toplumsal anlaşma mı acaba?


Yazara E-Posta: oulagay@milliyet.com.tr