YENİ NESİL KİMİN ESERİ ACABA?

17 Eylül 2018

- Devlet bütçesinin yüzde 18’ini eğitime aktarıyoruz ama Dünya Ekonomik Forumu Eğitim Kalitesi 2018 raporunda 137 ülke arasında 99. sıradayız. Aynı klasmanda olduğumuz ülkeler bizim harcadığımızın yarısını bile harcamıyor. Demek ki eğitim sadece parayla olmuyor.

- Eğitimde örnek ülke Finlandiya’da, okul 4 saat, bunun da 75 dakikası teneffüs. Ödev yok, sıralama sınavı yok. Öğretmenler, mezuniyet ortalaması en iyi yüzde 10 içinden, 3 ayrı sınavdan geçirilerek seçiliyor ve her hafta 2 saat hizmet içi eğitim alıyorlar.

Biz, öğretmenlerin maaşlarını, sayılarını, branşlarını ve bir de atanma kısmını konuşuyoruz.

- İlkokul öğrencileri, Rusya’da yılın 500, Danimarka’daysa bin, saatini okulda geçiriyorlar.

Okur-yazar oranında Rusya daha iyi ama Danimarka da problem çözen ve kendine güvenen bireyler yetiştiriyor.

Biz hep sınavları konuşuyoruz da eğitim kısmı ne oluyor? Kaç kişi karnenin sağ tarafına bakıyor?

- İntihar oranlarındaki yükselişin ardından eğitim sistemini gözden geçiren Güney Kore’de Alman Edebiyatı öğreten okul sayısı Almanya’dan fazla çıkınca alarm zilleri çaldı. Peki, Türkiye’de, karşılaştırmalı edebiyat fakültesi mezunları neden öğretmen olamıyor diye açıklayabilecek kimse var mı?

Yazının Devamı

DEMET AKALIN’IN EVİNİ GÖZETLEYECEKLER...

14 Eylül 2018

Demet Akalın-Okan Kurt çiftinin boşanmasına, kendilerinden sonra en çok alacaklıların avukatları üzülmüştür. Ünlü bir kadının, yeri yurdu belli bir adresine, medyanın da haber yapacağı şekilde haciz götürme imkanları kalmadı artık.

Şimdi Kurt’un taşınacağı adresi bulmak, sonra da orada kayda değer bir eşya bulmak için uğraşacaklar. Ancak bu, işin sadece bir yanı...

‘Hacizden kurtulmak için göstermelik bir boşanma mı?’ bu diye tüm imkanlarını seferber edecek aynı zamanda alacaklı avukatları. Kurt’un boşandıktan sonra, gerçekten evini ayırıp ayırmadığını, gece ortak evde kalıp kalmadığını kontrol edecekler?

İmkan olursa, tekrar eve girip Kurt’un giyim eşyalarının gidip gitmediğini ve evde bir izi olup olmadığını kontrol edecekler. Eğer bir iz ya da delil bulurlarsa, hem alacağı tahsil etmek için uğraşacak hem de yasal yeni bir süreç başlatacaklar.

Bu, Akalın’ın mücadelesinin sadece bir yanı...

Diğer yanda medyadan gelen ‘İyi günde-kötü günde birlikte olma yemini etmediniz mi?’ eleştirileri var.

Bu konuda ahkâm kesmeden önce, herkesin kendine sorması gereken

Yazının Devamı

KADIN OLMAK YETMEZ BİLMEK DE LAZIM

12 Eylül 2018

Dünyanın en ünlü moda dergisi Vogue, bir süre önce, sayfalarında 18 yaşından küçük modellerin fotoğraflarını kullanmama kararı aldı.

- Fransa Senatosu, ‘Çocuklar cinsel objeye dönüştürülüyor’ diye, 16 yaşından küçüklerin katıldığı güzellik yarışmalarını yasakladı.

- Belçika Sosyal Müfettişliği, bir süre önce, güzellik kavramının bir çocuğun neredeyse hiç kontrolünün olmadığı bir konu olduğunu ve miniklerin ruh sağlığını bozduğunu gerekçe göstererek, çocuk güzellik yarışmalarını yasakladı.

Başlık ve örnekleri durduk yere yazmadım.

Geçtiğimiz hafta, 15 yaşındaki Derin Talu’nun mayolu fotoğraflarını yayınlayan medya kuruluşlarını eleştirmiştim.

Gördüm ki, medya sektörü de dahil, çocukların korunmasına dair bilgisi olmayan ama fikri olanlar var. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin hazırladığı ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu’nun 69’uncu sayfasında yazanlar bile, başlı başına yeterli aslında, ne olduğunu anlamak için. ‘Derin Talu yürek hoplattı’ ve ‘Derin Talu nefesleri kesti’ gibi kalıplaşmış tanımlamaları kullanmamak gerek diyor rehber.

Üşenmedim, bir arama motoruna, “Yürek hoplattı”, “Nefesleri kesti” diye yazdım, bir sürü haber buldum.

15 yaşındaki bir çocuktan böyle bahsedilmesi

Yazının Devamı

ABD’NİN TONU DEĞİŞİYOR...

10 Eylül 2018

The Heritage Foundation, 1973’de kurulmuş, muhafazakar çizgideki bir vakfın adı.

Bu sene, bir üniversite tarafından, kamu politikalarında en etkili düşünce kuruluşu olarak seçildi.

Vakfın, 2018 ABD bütçesine yönelik tavsiyelerinin yüzde 64’ü hayata geçti.

Trump, Başkan adaylığı sürecinde bu vakıfla yakın çalıştı, Yüksek Mahkeme üye adaylarını belirlemede birlikte hareket etti.

Bu vakfın Ortadoğu sorumlusu, eski bir asker ve İngiliz vatandaşı olmadığı halde bir dönem İngiltere Savunma Bakanı’na danışmanlık yapan ismi Luke Coffey, İdlib’in Türkiye-ABD ilişkilerinin rayına oturmasında fırsat olabileceğini söyledi.

Coffey’e göre, İdlib konusunda Ankara ve Washington ortak bir bakış açısına sahip.

Buna karşın Tahran’daki zirve gösterdi ki, Rusya ve İran ile Türkiye arasındaki fay hatları yerinde duruyor.

Yazının Devamı

BU KARE BASILIR MI ARKADAŞ?

7 Eylül 2018

Bu konu, ne Cem Yılmaz ne Defne Samyeli, ne de Derin Talu ile alakalı.
Bu konu, muhafazakârlık, ahlakçı anlayış ya da modern olmakla da alakalı değil.
Bu konu 15 yaşındaki bir kız çocuğu, medya ve çifte standartla alakalı.
Medya kadının cinsel meta haline getirilmesine karşı ya, 15 yaşındaki bir kızın bu fotoğrafını basmanın bir açıklaması var mı?


Çocuk gelinlere karşı olduğunu söyleyen bir medya, bu kareyi basarak, genç bir kız üzerinden 15 yaş ve üzeri tüm kızları potansiyel gelin haline getirdiğini nasıl fark edemez acaba? Yarın 15 yaşındaki öğrencisine sarkıntılık ya da evlenme teklif eden öğretmene, 15 yaşındaki kıza sokakta laf atan ahlaksıza, nasıl laf edeceğiz bu fotoğraf bastıktan sonra?

Yazının Devamı

GELDİM GİDİYORUM KADIN HÂLÂ GÜNEŞLENİYOR

5 Eylül 2018

Eda Taşpınar’a dair okuduğum ilk haber, Bodrum’da bir iskelenin üzerinde saatlerce ve günlerce güneşlenmesi olmuştu. Üzerinden en az 15 yıl geçmiştir. Sonra Anadolu Ajansı ekranında gördüğüm, Bodrum’da çıkan bir yangında kedisini kurtarmak için uğraşırken hayatını kaybeden bir hanımefendinin haberi dikkatimi çekmişti. Ya 2006 ya da 2007 senesiydi, ‘Bodrum’da yanan bedenler’ diye yazmıştım Sabah’taki köşemde, Taşpınar iskelede güneşin altında yanarak her gün haber oluyor, kedisini kurtarmak için alevler arasında kalan kadın haber olamıyor...

Aradan bunca yıl geçti Taşpınar, hâlâ yanıyor, haber oluyor ve gariptir, yaşlanmıyor da... Moda konusunda bu kadar iyi eğitim almış, dünyanın en ünlü markalarıyla çalışmış birinin, Türkiye’deki ününü güneşlenmeye borçlu olması bana garip geliyor. Kabahat onda mı yoksa söz yerine bedeni öne çıkarma kolaycılığına düşen medyada mı, hâlâ karar veremedim...

Türkiye’nin en zor düğünü

Nikah şahitlerinden ikisinin Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Meclis Başkanı Binali Yıldırım’ın olduğu bir düğün düşünün... Davetliler arasında, yeni ve eski bakandanlardan başlayan, eski CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin’den tutun da, eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’a kadar uzanan

Yazının Devamı

ERDOĞAN, FAZIL SAY’I ARAYINCA...

3 Eylül 2018

"Benim gibi düşünmeyenin, acısını duymam, sevincini paylaşmam hatta ona yaşam hakkı dahi tanımam" diyen, her siyasi cephede sesi fazlasıyla çıkanlar, fena halde açığa düştü.

- Erdoğan herkesin Cumhurbaşkanı olma hedefini biraz daha somutlaştırdı, Fazıl Say, mahalle baskısı göreceğini bilse de konuşmanın ne kadar gerçek olduğunu aktardı. Erdoğan telgraf çekebilir Fazıl Say da geldi bir mesaj diyebilirdi.

- Bir acı ve bir taziye, aynı şeyleri düşünmemenin, bir millet olma duygusunun önüne geçemeyeceğini, geçmemesi gerektiğini hatırlattı hepimize...

BADEM YOKSA FINDIK YESİNLER...

- Maliyeti 1.5 dolar olan ithal damızlık civcivin tanesine 7 dolar ödüyor yumurta üreticisi. Yerli yumurtacı tavuk ırkı günde 65 gramdan daha fazla yem yediği için işletmelerce tercih edilmedi çünkü. Her yıl 500 bin tane yumurtacı civciv ithal ediyoruz. Etçi civciv ithalatı sayımız tam 5.5 milyon adet.

- Bir tavuğun yediği yem miktarı önemli çünkü o da dolar üzerinden satılıyor. Yumurta tavuğuna en çok kalsiyum lazım o da bildiğimiz kemikte var. Her yıl, 500-600 bin ton kemik ve hayvansal yağı çöpe atıyor Türkiye. Sonra yem, yem yüzünden de tanesi 7 dolardan civciv ithal ediyoruz. Nasıl kırılacak o zaman bu düzen?

Yazının Devamı

SANAT, MUHALEFET VE GÜME GİDEN BİR İYİLİK FİLMİ

31 Ağustos 2018

Yeni Türkü’nün solisti Derya Köroğlu’nun Sabah gazetesine verdiği röportaj, ardından sözlerini inkar eden hali, sonra Sabah’ta yayınlanan ses kaydı ve CHP sosyal medya hesabından gelen “Yandaşlara röportaj verenlere belediye konseri yok” açıklaması...

Sanat ve siyaset konusunda Türkiye’de bir gariplik olduğu kesin. ‘Sanatçı muhaliftir’, genelde kabul gören bir anlayış ama sanatçılar genellikle kişilere değil sistemlere muhaliftir aslında.

Sisteme karşı sanatçıların sol ve sosyalist, sistemin terbiye edilmesi gerektiğini düşünen sanatçıların da sosyal demokrat kökenden olması geretiği şartına inanır çok kişi.

Bu ideolojik ayrım, doğru değil aslında. Sovyetler’in en acımasız lideri Stalin’e muhalefet ettiği için sekiz yıl hapis yatan Nobel Ödüllü yazar Soljenitsin’e sanatçı demeyecek miyiz?

Ya da Nazım Hikmet’in memleket sevdasıyla yaşayıp, öldüğü Sovyetler Birliği’nde düzenin bürokratik işleyişini eleştirdiği tiyatro oyunu ‘İvan İvanoviç Var mıydı Yok muydu?’ tiyatro eserini nereye koyacağız?

“Gördün mü bak, bu sanatçılar da muhalefet etmiş, eleştirmiş” diyebilirsiniz ama unutmayın ki, eleştirilen de Sovyetler Birliği.

Clint Eastwood, seçimlerde Trump’u destekledi, siyahi basketb

Yazının Devamı