99’uncu şeref yaşı
Türk Ulusu, Cumhuriyet tacını hiç çıkarmayacak. Kederde ve sevinçte tek yürek olmaya devam edecek. Türk gençliği yön verilen değil, yön veren olacak. Cumhuriyetin 99’uncu şeref yaşı kutlu olsun!
85 milyona yaklaşan nüfusu,
Dünya ekonomisinde en büyük 21’inci ülke olması,
208 üniversitesinde yüksek öğrenim gören 7.829.148 öğrencisi,
En geniş hızlı tren hattına sahip 9’uncu ülke olması,
Her yönüyle rekabet edilmesi zorlaşan eşsiz havalimanları, otoyolları, limanları, köprüleri, altyapısı, dünya markası haline gelmiş, Avrupa liglerine adını veren şirketleri, yerli otomobili,
Dünya liginde yarışan inşaat şirketleri, kriz yönetiminde ustalaşmış şirket yöneticileri, kalifiye işgücü,
Kalite sembolüne dönüşmüş turizm hizmet sektörü,
Her 100 kişiden 78’inin internet, dolayısıyla dünya bağlantısının olmasının yanında birçok gurur duyulacak kapasitesi ve potansiyeli ile Türkiye Cumhuriyeti 99’uncu şeref yaşına erdi.
Samsun’dan esen rüzgârla şahlanan dalga dalga bayrağım,
Dünya var oldukça göklerden yere inmeyecek, Cumhuriyet’in sembolü bayrağım.
“Cumhuriyet, özgürlük, insanca varlık yolu
Atatürk’ün çizdiği çağdaş uygarlık yolu.”
Ufak tefek komşu ülkelerin savaş çığırtkanı boğuk seslerine mikrofon tutan ülkeler olsa da, Cumhuriyet yurtta barış, dünyada barış demektir. Mavisiyle yeşiliyle, toprağıyla deniziyle vatanıma sakın göz dikme!
Çünkü Cumhuriyet, mazlum milletlerin de sesi ve soluğu olmaya devam edecektir.
Çünkü Cumhuriyet, Rusya - Ukrayna savaşında olduğu gibi, barışa aracılık etme gücü ve yeteneğine sahiptir.
Cumhuriyet taçlandırdı
Bugünkü İran sınırlarımızı belirleyen 17 Mayıs 1739 Kasr-ı Şirin anlaşmasından sonra, Mavi Vatan’ımız dahil Türkiye Cumhuriyeti coğrafi bölgesinde 1915 - 1916 Çanakkale savaşlarına kadar hiç savaş olmamıştır. En son savaş, varlığımızın temeli olan, vatanın bütün sathında cereyan etmiş ‘Kurtuluş Savaşı’dır.
Kurtuluş Savaşı, ulus olma bilincinde olmayan bir milletin var olma savaşıdır, Cumhuriyetin kuruluşu ile taçlanmıştır.
Türk Ulusu, başındaki bu Cumhuriyet tacını hiç çıkarmayacaktır.
Kederde ve tasada, sevinçte ve gururda tek yürek olmaya devam edecektir.
Sadece bilimde ve teknolojide değil, felsefede, edebiyatta, sanatta, sporda insanlığın gelişimine ve refahına katkıda bulunacaktır.
Türk gençliği yön verecek
Türk gençliği yön verilen değil, yön veren olacaktır! Bir öğretim üyesi olarak bunu görüyorum, gözlemliyorum ve biliyorum.
Yeter ki, festivaller ve konser gibi yasaklarla gölge etmesinler.
Her ağacın kurdu, kendinden olur.
Cumhuriyet kurumları, alanlarının en yüksek liyakat sahibi atanmışları tarafından yönetilmeyi hak etmektedir.
Başta mülteciler ve yabancılar sorunu, ekonomik koşullar, bazı girdilerde dışa bağımlılık gibi sorunlarımız olsa da, sorunlarımıza biz neden olur, ama yine biz çözeriz. Sorunlarımız da, çözümlerimiz de, millidir. Nihayetinde; dert bendeyse, derman da bendedir!
Cumhuriyetin 99’uncu şeref yaşı kutlu olsun!
Polis Koleji mezunları Cumhuriyeti kutluyoruz
Irmak gibi coşan, deniz gibi kabaran duygularımızla kutluyoruz.
Ayva sarısı, nar kırmızısı bir sonbahar gününde.
Yüreğimizde meşaleler aydınlatıyor akşamın ufkunu.
Hiçbir gecenin sabahına bitmeyecektir Cumhuriyet coşkusu.
Polis Koleji mezunları olarak bu akşam İstanbul’da Cumhuriyet için bir araya geliyoruz. Cumhuriyetin 99’uncu yaşını kutlayacağız.
Ne de olsa, Polis Marşı’ndaki gibi; “Hudutta ordu bekler, dahil biz bekleriz, Biz kanunun rejimin timsali polisleriz.”
Polis Koleji mezunları’ndan sadece emniyet müdürleri çıkmamıştır. Bu akşamki toplanmayı organize eden, Türk - Rus ilişkilerinin hem ekonomik hem de kültürel yönden gelişmesine yadsınamayacak olumlu katkısı olan, aynı zamanda Moskova Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı Başkanı Ali Galip Savaşır gibi iş insanı abilerimiz de var.
Cumhuriyet’in parasız yatılı okullarında okumuş bireyler olarak bizim milletimize karşı borcumuz, sorumluluğumuz ve görevimiz hiç bitmez.
