Semih İdiz

Semih İdiz

sidiz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Üst düzeyli yoklamalarımız, Türkiye'nin mevcut Irak politikasının tespitler, temenniler ve telkinlerden oluştuğunu gösteriyor. Ancak buna girmeden, habercilik gereği, hemen duyuralım: Irak'ta yeni hükümet kurulur kurulmaz, yeniden cumhurbaşkanı seçilmesi beklenen Celal Talabani'ye Ankara'dan davet gidecek. Son yazımızda, 15 Aralık seçimlerinin Irak'a istikrar getirmesinin niçin güç olduğunu anlatmaya çalışmıştık. Bu yazımızdaysa Türkiye'nin bu ülkedeki gelişmelere bakışını irdelemeye çalışacağız. Yeni Irak Özel Temsilcimiz Büyükelçi Oğuz Çelikkol'un da Türkiye'nin tespit, temenni ve telkinlerini duyurmak için yakında Bağdat'a ve Kuzey Irak'a gitmesi bekleniyor. Şimdi konumuza geçelim. Tespitler kaleminden baktığımızda, Ankara, yeni Irak'ın "federatif" olacağını, Kürtlerin de buna özerk bir statüyle katılacaklarını artık kabullenmiş bulunuyor. Aynı şekilde, Türkmenlerin sanıldığı kadar güçlü olmadıklarını, seçim sonuçlarının da gösterdiği gibi, toplam nüfuslarının 1.5 milyonu geçmediğini kabullenmiş görünüyor. Türkmenlerin homojen bir blok oluşturamadıklarını belirten yetkililer, Irak Türkmen Cephesi'nin Ankara'ya "fazla yakın" görünmekle, Türkmen birliğine zarar dahi vermiş olabileceğini söylüyorlar. Ankara, Bulgaristan'daki "Hak ve Özgürlükler Hareketi"ne işaret ederek, Türkmenlere artık bu yoldan ilerlemelerini öneriyor. Türkmenlere zarar verdi Kısacası, Ankara'ya göre bu seçimler ülkenin fotoğrafını ortaya koydu. İşte bu noktada temenniler devreye giriyor. Ankara, federal da olsa, özellikle Savunma ve Dışişleri'nin Bağdat'a bağlı olduğu ve ülkenin toprak bütünlüğünün korunduğu bir Irak istiyor. Bunun için de Şiiler, Sünniler ve Kürtler arasında geniş tabanlı bir uzlaşma hükümetinin kurulmasının şart olduğunu belirtiyor. Bu arada, Celal Talabani'nin tekrar cumhurbaşkanı seçilecek olması, bir yetkilimizin ifadesiyle, "nimet" sayılmalı. Zira bu durum Kürtlere, "özerk" de olsalar, ülke birliğinin korunması açısından sorumluluk yüklüyor. Kürtler 'birlik' sorumlusu Telkinler faslına gelince, Ankara'nın tüm taraflara en ciddi telkini Kerkük'le ilgili. MGK Genel Sekreteri Yiğit Alpogan'ın da geçen hafta Washington'da ısrarla belirttiği gibi, Ankara'ya göre Kerkük'te yapılacak bir hata, Irak'ta kurulmaya çalışılan siyasi yapıyı bir hamlede yıkabilir. Onun için Kürtlerin bu konuda ısrarla dile getirdikleri beklentiler dizginlenmeli.Ankara, Kürtlerin bu kentin demografisiyle oynama çabalarını da gözeterek, Kerkük'ün statüsü için 2007'de yapılması planlanan referandum konusunda şunu söylüyor: Kürtlere Kerkük freni Ya anayasanın konuyla ilgili maddesi değiştirilsin -ki Sünniler de bunu istiyor- ya bu referandum bir dahaki genel seçimlere kadar ertelensin, ya da, illa da yapılacaksa, bu referandum, öngörüldüğü gibi sadece Kerkük'te değil, ülke genelinde yapılsın. Türkiye'nin yaklaşımı ve beklentileri, bir ceviz kabuğunda, böyle. Bunun ne kadarı tutar, sonuçta ne çıkar? İşte bunları zaman gösterecek. semihi@cnnturk.com.tr Türkiye'nin hesapları