Provokatif çalışmalara dikkat edilmeli. Hizbullah bölgede PKK’dan sonra örgütlenme açısından ikinci sıradadır. Örgütlü bir yapı olarak önemini koruyor...
Tutukluluk sürelerini 10 yılla sınırlayan düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle birlikte, Hizbullah lider ve militanlarının cezaevinden tahliye edilmesi başka bir tartışmayı da başlattı.
Tabanı güneydoğuda bulunan Hizbullah’ın nasıl kontrol altında tutulacağı, örgütle ilgili olarak kimin, ne planlar yaptığı konusu gündemin ilk sırasına tırmandı. Bunda, Abdullah Öcalan’ın, “PKK’nın Hizbullah ile bitirilmek istendiği” yolundaki tezi de etkili oldu. Öcalan, seçime giderken Hizbullah’ın bölgedeki yüksek oy potansiyeline dikkati çekti ve gerekirse öz savunma güçleri devreye sokularak Diyarbakır’dan atılmalarını istedi. Öcalan, “Hizbullahçıların bırakılması, binlerce imam kadrosu, bölgedeki cemaatler, özel paralı ordu kurulması çabaları Kürt hareketini siyasal İslam’la bitirmek için yapılan bilinçli politikalardır. Sormak gerekiyor; bu Hizbullahçıların arkasındaki para nereden geliyor?” dedi.
6 ay sonra seçim var. Kürt meselesinde çok sert bir tartışma yürüyor. Provokasyona çok açık bir süreçte Hizbullah’ı öyle ya da böyle canlardırmanın maliyeti kuşkusuz çok ağır olacaktır. Konuyu, 41 yılını Milli İstihbarat Teşkilatı’nın en kritik noktalarında geçiren eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş’le konuştuk. Öneş, uzun yıllar Diyarbakır Bölge Başkanlığı yaptı. Bir dönem istihbarattan sorumluydu. Değerlendirmeleri önemli. Sorularıma verdiği yanıtlar şöyle:
‘Tekrar risk yaratma potansiyeli var’
Örgüt şu anda ne durumda?
Öneş: Güneydoğu’da Hizbullah’ın bir potansiyeli olduğunu biliyoruz. 10 senedir silahlı bir eylem içerisinde gözükmedi. Ancak legalize olmuş örgütlü hareketler içerisinde bulunduğunu biliyoruz. Dernekler, vakıflar gibi. O nedenle önemsenecek bir yapı olduğu kabul edilmeli, hassasiyetle üzerinde durulmalı. Bölgede PKK’dan sonra örgütlenme açısından ikinci sıradadır. Bu yapılanma hala sürüyor. Lagelize olmuş hareketler içinde, örgütlü bir yapı olarak önemini koruyor. Ayrıca bu yapı tekrar risk yaratma potansiyeline de sahip.
Öcalan’ın, ‘Kürt hareketini bitirmek için geçmişte oynanan oyun oynanıyor’ sözünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Öneş: Öcalan’ın açıklamaları BDP ile Ak Parti arasında, bölgedeki siyasal çıkar çatışmaları çerçevesinde yapılmış bir değerlendirme. Böylesine bir tartışma başlatılmışsa, iktidar partisinin, devlet kurumsal yapılarının çok hassas davranmaları önemli. Bu tip provokatif çalışmalara karşı hassasiyetlerini en üst seviyede tutmaları gerekiyor. İçinde bulunduğumuz süreç çok hassas. PKK’nın silahlarının bıraktırılması meselesi gündemdeyken buna paralel olarak karşımıza bir de Hizbullah siyaseti çıktı. Hizbullah’ın da, hukuk sisteminin kuralları içerisinde meşru bir yapı kazanması Türkiye için önemli. Ancak böylesine yapılar çerçevesinde demokratik siyaset süreci önem kazanırken, bunu engellemek isteyen güçlerin varlığını da biliyoruz. Ve hatta olabileceğini öncelikle dikkate almak durumundayız. O bakımdan provokatif çalışmalar ve hareketlere karşı duyarlı olmak durumundayız.
Hizbullah tüyler ürperten infazlarıyla Türkiye’nin gündeminde yer aldı. Bu acı tecrübelerden sonra, bu yapının “kullanılması” sözkonusu olabilir mi?
Öneş: Böyle bir şeyin düşünülmesi, siyasi çıkarlar içerisinde öne sürülerek tartışılması dahi Türkiye açısından zarar verici.
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025