Serpil Çevikcan

Serpil Çevikcan

scevikcan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

PKK’nın eylemsizlik süresinin son günü olan 31 Ekim’de İstanbul’un kalbinde patlayan canlı bombanın ne anlama geldiği sorgulanırken, örgüt ateşkesi genel seçime kadar uzattığını açıkladı.
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’la, bu kritik iki gelişme çerçevesinde hem eylemi hem de bardağın dolu tarafını konuştuk.
Demirtaş Taksim’deki eylemi provokasyon olarak yorumluyor:
“Ortada, PKK’nın eylemsizlik tarihinin son günü diye somut bir tarih vardı. O gün birileri Taksim’de bomba patlatıtıyorsa, bu provokasyondur. ‘Eylemler provokatif değil. Sanki PKK yapsaydı provokasyon olmazdı’ gibi yorumlar dinledim. Bunun altından PKK da çıksa provokasyondur. Devletin elindeki bilgiler neyse, onu da açıklasın.”
Eylemi PKK içinden farklı bir grubun yapmış olma olasılığı Demirtaş’a göre ne kadar? Yanıtı şöyle:

Eylem amacına ulaşmadı
“Bu da ihtimal dahilindedir. Ancak ben, dünden beri bu üzüntüyle birlikte şöyle bir şansın Türkiye’de oluştuğunu hissediyorum: Bu tür eylemler amacına ulaşmıyor. Diyelim ki provoke etme amacıyla yapıldı, amacına ulaşmadı. Korku salma amacıyla yapıldı, amacına ulaşmadı. Birileri Türkiye’yi karıştırmak istedi, amacına ulaşmadı. Orayla sınırlı kaldı. Bu yeni bir durum. Türkiye’nin bence binbir badireyi atlatarak geldiği nokta olgun bir nokta. Yani, kafasından provokasyon geçirenlerin bile artık şunu görmesi gerekir: Tutmuyor kardeşim Türkiye’de bu maya.”
Demirtaş, bu “yeni” durumun İmralı’nın da devrede olduğu diyalog zemininin bir sonucu olduğunu savunuyor:
“Türkiye’de şu giderek görülüyor: Sorunlara çözüm arayışı atmosferi var. Bu tür eylemler, asıl o diyalog zeminine zarar vermek için yapılır ve dolayısıyla savaş isteyen çevrelerin hesabına yazılır. ‘Biz de onların ekmeğine yağ sürmeyelim’ diye ortak bir akıl oluşmuş görülüyor.”

Aysel Hanım daha gitmeden
Demirtaş, DTP eski milletvekili Aysel Tuğluk’un Abdullah Öcalan’ı dünkü ziyaretini, “Görünen odur ki, Aysel hanım daha oradayken ateşkes uzatıldığına göre demek ki Aysel hanım gitmeden önce İmralı ile temaslar olmuş” diye değerlendirdi. Demirtaş, “PKK’nın açıklamasında da, eylemsizliği uzatma kararının Öcalan’ın talimatı doğrultusunda alındığına özel vurgu yapılıyor. Öyle anlaşılıyor ki bu işin omurgası İmralı ile görüşmeler” sorumuza şu yanıtı verdi:
“Doğal olarak öyle. Bugüne kadar biz de buna işaret ediyorduk. Bakın kıyamet kopmuyor. Doğru şekilde ilerleniyor. Umarız ki bu akıllı davranışlar devam eder. BDP olarak biz de rolümüzü oynayabiliriz. Bize hep, ‘topu taca, oraya atıyorsunuz’ deniliyordu ama biz de bunu söylüyorduk. ‘İşin o tarafını orayla bir çözün, konuşun, biz de siyaseten üzerimize düşeni yapalım’ diyorduk. Şimdi o günleri yaşıyoruz.”

“Türkiye’ye anlatmak istiyoruz”
Demirtaş, eylemsizlik sürecinde BDP’nin yol haritasını da şöyle anlattı:
“Kürt sorunu çözülecekse kesinlikle bu anayasal düzeyde olacak. Başbakan’ın, genel seçimden önce anayasa değişikliği yapılmayacağına dönük sözleri çok önemli değil. Anadilde eğitim, demokratik özerklik derken ne demek istiyoruz, Türkiye’ye bunu anlatmak istiyoruz bu sürede. Bunlar bölünmeyi getirmez. Bu önyargıyı kırmak istiyoruz. Siyasetçiler, sivil toplum, akademisyenler halkın da izleyeceği şekilde, bunları bütün şehirlerde, yuvarlak masa şeklinde tartışabilmelidir. Biz o ortamlara gidip çözüm önerilerimizi anlatabiliriz. BDP’lilerin tutukluluklarının sona ermesi, seçim barajının düşürülmesi gibi taleplerimiz demokratik Türkiye için mücadele argümanlarımızdır. Ama ‘bunlar olmadı diye ateşkes bozulsun’ demeyiz, diyemeyiz.”

Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’ye çağrı
Demirtaş’ın, “Hükümetin BDP ile temasında bir çekingenlik mi var” sorusuna yanıtı şöyle:
“Sadece bu ortam oluşmasın diye BDP ile bir hayli kavgalı bir dil kullanıyor. BDP ile hükümet arasında bir diyalog var algısını kamuoyunda yaratmamaya çalışıyor. Çok tehlikeli bir politika.”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmenin program yoğunluğu nedeniyle gerçekleşemediğini belirten Demirtaş, “Bugünlerde bu görüşme olabilir. Bu CHP’nin de sorunudur. Benim bugünlerde, BDP eşbaşkanı olarak CHP’den beklentim daha yüksek. Ön açıcı olmalılar” derken, MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye de mesaj gönderdi: “BDP-MHP görüşmesi ihtiyaç duyulursa neden olmasın? Bütün partilere çözümümüzü anlatmak isteriz.”