Güven Göktaş 1972 yılından bu yana TRT’nin olimpiyatları yayınladığını hatırlattı, ve bu yıl yayınların haklarının özel kuruluşlara verildiğini söyledi. Göktaş durumu TRT Spor’da anlattı: “Gönül isterdi ki bir yıl öncesinden belli olsun bizler de hazırlıklarımızı yapalım. 28 dalı ve 42 branşı hepsini en iyi şekilde sizlere sunalım. Biz buraya küçük bir ekiple geldik.” Bir de anladığım bizlere duyurulan Zafer Akyol var anlatım ekibinde. Uluslararası Olimpiyat Komitesi yayın haklarını özel televizyon kuruluşlarına verdi. Durum böyle olunca işler karıştı.
Bu durumda TRT’ye fazla yüklenmeyelim. Daha önce anlaşma olabilir miydi?
Her anlamda geç kalındı.
Çünkü işi alan kuruluş bile yan çizip, bir başka kuruluşa devretti. Nisan ayında akreditasyon zaten bitmişti. Aksaklıklar hazırlıklı olarak izleyelim. Biliyorum izlerken tüm bunları unutacağız, şikayetler başlayacak. Mesela altta olduğu gibi...
Ünlü jimnastikçi atlet oldu
Japonya’nın ünlü jimnastikçisi Kohei Uchimura muhteşem gösterisini tamamladı. Spiker bilgi veriyor: “Japonya’nın başarılı atletlerinden biri.”
Basketbolcular ne yaptı?
Didem Arslan CNN Türk’te yorucu geceler geçiriyor. Darbe girişimi üzerine bitmeyen tartışmaları yönetiyor. Son konukları Prof. Dr. Ahmet Keleş ve Nurettin Verel. Fettullah Gülen’le ilgili ‘bilinmeyenleri’ anlatıyorlar. Bir ara “Klimayı açın” diye uyardı Arslan. Stüdyoda şartlar zor. “Sizin de işkenceye keleş şey, sayın Keleş şahit oldunuz mu?” cümlesi sanırım çok şeyi anlatıyordu.
Gelişen gelişmekte olan
“İyi günler, sporda günün gelişen, gelişmekte olan ve gelişecek gündem maddelerini değerlendirmek üzere karşınızdayız” dedi Faruk Mutkan TRT Spor’da. Gündem yoğun yani!
Teğmen olmak kolaylaşıyor
ATV’de bir haber vardı; “Teskere bırak, teğmen ol.” Malum harp okulları kapatıldı ve dört yıl teğmen yetişmeyecek. Çözüm; asteğmenler, teğmen olabilir. “Ancak bugüne kadar silahlı kuvvetler tarafından bu tip girişimler çok tercih edilmiyordu. Zaten teğmen olabilmek için geçilmesi gereken sınavlar da bir hayli zordu. Önce yazılı sınav, ardından sözlü mülakat ve sağlık kontrolü. Bu aşamaları geçenler dokuz aylık zorlu bir askerlik eğitimine alınıyor. Bunu tamamlayabilen ancak teğmen olabiliyor” diyen haber şöyle bitiyor: “Ama yeni yapılanma nedeniyle dört yıl harp okullarında teğmen
Olimpiyatlar bugün başlıyor ve hâlâ kimin yayınlayacağı belli değil. Türkiye, bu olimpiyatlara en iddialı kadrosuyla katılıyor. (Madalya beklentisi yüksek bir kadro) Yayın hakkını elinde bulunduran Saran Group bir duyuru yaptı: “Olimpiyatları yayınlamak için elimizden geleni yapıyoruz.”
‘TRT yayınlasın’
Bana gelen tepkiler de “TRT bu olimpiyatları yayınlamalı. Bizden aldıkları elektrik paraları bugünler için” diyor. Saran, şöyle bir tablo çiziyor: “Şirketimiz başta lider yayıncı TRT olmak üzere tüm yayıncılarla görüşmelere başlamış, menfur darbe girişimi sonrasında yayın hakları için kurumdan maliyetinin de hayli altında bir bedel talep etmiştir. Bu süreçte sürekli temas halinde olduğumuz TRT’nin bütçesel sıkıntıları da düşünüldüğünde, kanaatimizce TRT de kendince haklıdır. Saran Medya bu bilinçle hareket ederek, Rio Olimpiyatları’nı Türk sporseverlerle buluşturmak adına, sponsor görüşmelerinden farklı televizyon kanallarına içerik bölüştürme yöntemine; hatta olimpiyatları YouTube kanallarından yayınlamaya kadar uzanan farklı çözüm modelleri üzerine çalışmalarını sürdürmektedir.”
Sorun komiteden başladı
Olimpiyat komitesi oyunların yayın haklarını, gelirlerini artırmayı düşünerek, en
Baktım kanalların “En birinci ben oldum” haberleri arka arkaya geliyor. Mesela Show TV, “Temmuz ayında total kategorisi, prime time ve ABC1 kategorisi prime time birincisi olduk.” diye yazmış. Sonuç: “Temmuz ayının en beğenilen kanalı Show TV.” “Yaz, FOX’la Bir Başka Güzel” diyen FOX da “A / B SES kategorisinde tüm gün ve prime time temmuz ayının en çok izlenen kanalı FOX oldu” diye duyurmuş. ATV, iki birincilik ilan etmiş. “ATV, yayınladığı dizi ve programlarıyla temmuz ayında tüm gün kişiler ve tüm gün +20 ABC1 statüsünde en çok izlenen kanal oldu” diye söylemiş. Hatta “10 aydır zirvedeyiz” diye de belirtmiş. İkinci birinciliği, “Cem Öğretir’in anchormenliğini yaptığı ATV Ana Haber Bülteni
1 Ağustos AB Sosyal Statü de +20, ABC1 statüsünde en çok izlenen haber bülteni oldu”
diye duyurmuş. Veriler o kadar çok ki, her kanal kendi meşrebine göre birincilik ilan edebiliyor. Bu arada belirteyim ev ahalisi, Öğretir’i takdirle izliyor ve “Hiç uyumuyor mu?” diye soruyorlar.
‘PARA ODASI’; YAŞASIN KAPİTALİZM!
Yarışmacının anası, babası, kardeşi ve eşi ‘Para Oda’sında. Görmüyorlar, ekranın yan tarafında para gösterir haneler yazılı. Bunlardan birine basacaklar ve
o para kazanılacak.
Bazen çok olağanüstü durumlar olabiliyor ‘Rising Star Türkiye’de. Onlardan biri Nurşah Aykut’tu. ‘Lal’ şarkısını seslendirdi. Hemen belirteyim, kendileri daha önce Show TV’deki ‘Bugün Yıldız Benim’e katılmış ve aynı şarkıyı seslendirmişti. Zor bir şarkı. Söyleyebilmek için hissetmek lazım.
Dinlerken, bugün yaşananlar resmi geçit yaptı. Bu şarkıyı ne zaman dinlesem yitip giden hayatlar gözümün önüne gelir. Onları anlatmak için yazılmıştır. Biliyorum kimin için yazıldığını. Ama bir anın şarkısı değildir. Tüm acıların, yitip giden canların şarkısıdır. Ve 15 Temmuz gecesi tankların önüne yatanların, darbeci kurşunlarının hedefinde yere düşenlerin de şarkısı olmuştur. Ve ne zaman çalsa bu şarkı, hiç değişmeyecek duygularım. Böyle bir ruh hali içinde dinleyince zaten koptum.
Daha önce söylemiş olması, yarışmış olması hiç önemli değildi. Billur gibi bir ses sedaya yükseliyordu. Mustafa Sandal yarışma için riskli bir şarkı olduğunu söyledi. Bilinen şarkıların listesinin dışında bir parça olması riskliydi belki. Bu arada hemen belirteyim piyano muhteşem bir şekilde eşlik etti. Şarkı güzel yorumlandıysa piyanonun o duyguyu hem soliste hem de bizlere olağanüstü verdiğini de söylemem lazım,
“Bir Dolar Lanetli Oldu” başlıklı Mahmut Keşan’ın haberi A Haber’de ekrana geldi. Malum, FETÖ subaylarının üzerinden bir dolarlar çıkmıştı. İşte ondan sonra düğünlerin ‘vazgeçilmezi’ olan ‘Havaya fırlatılan bir dolar’ olayı bitmiş. “Evlenen çiftlerde zarfların içine bir dolar yerine, Türk lirası koymayı tercih ediyor” haberin girişi böyleydi. Bir çift görünüyor karede: “Darbeci askerlerin üzerinden çıktığı için doları tercih etmedik” diyor.
“Düğün yapacak vatandaşlara piyasada birlik dolar yetiştiremiyorduk. Şimdi herkes bir dolar bozmaya başladı. Herkes ‘Aman cebimde bir dolar bulunmasın’ diyor” da dövizcinin yorumu.
“Üzerinde f harfi olan bütün dolarları bozdurmak istiyor. Üzerinde f harfi olan her şeyden Türk halkı artık nefret ediyor” cümlesi de bir başka dövizcinin yorumu.
Sanırım bundan böyle dolarlı düğün haberleri devri kapandı.
BALIK EKMEK YA DA ISTAKOZ
Belki de darbe girişiminin ilk belgesel çalışması da diyebilirim; ‘Kara Geceden Demokrasi Şafağına’ için... NTV Haber Merkezi’nden Deniz Kilislioğlu Türkiye’nin yakın tarihinin bana göre ‘ekrandan izlenen darbe girişimini’ dakika dakika anlatan bir çalışmaya imza atmış. Eldeki bol görüntü malzemesini aralara serpiştirdiği tanıklarla güzel kotarmış. Çok taze ve daha külleri soğumamış darbe ateşinin gündelik koşturması yanı sıra böyle bir toparlama yapmak, kolay değil. 45 dakikalık dosyada NTV muhabiri Özden Erkuş’un kanala yapılan ‘yayını kes’ hikayesi bu vesileyle ilk defa anlatılıyor. “O gece ne olmuştu?” diye baştan sonra bir özet isteyenler için başarılı bir çalışma. Bu kadar kargaşanın hüküm sürdüğü, her gün yeni bir ‘sıcak gelişme’ peşinde koşan haber kanalının bunun yanında böyle bir ‘haber - belgesel’ çalışmaya imza atması kayde değer bir durum. ‘Kara Geceden Demokrasi Şafağına’ şimdiden bu ihanet gecesinin “Ne olmuştu?” sorusuna cevap arayan her daim saklanması ve izlenmesi gereken belgesi olmuş bile.
ARADA DEREDE FİLM ÇEKMEK
Yaz ayları film ayı oluyor. Sene içinde dizide oynayan oyuncular, boş vakitleri değerlendirme adına film çekiyor bizde. TV 8’deki ‘Magazin 8
Ergenekon, Balyoz ve bilumum kumpas davalarının mağdurları haber kanallarında ‘kapış kapış’ gidiyor. Bir örnek, emekli tümgeneral Ahmet Yavuz’u cuma gündüz NTV’de canlı yayında gördüm. Sonra TVEM’e telefonla bağlanmış. Akşam da CNN Türk’teydi.
TRT yıldızlarını harcıyor
Zafer Kiraz, TRT’nin içinden çıkmış ve kanalın haber bültenlerini izlenir kılmayı başarmış bir isim. Yani TRT’nin yıldızı. Şimdi TRT onu harcıyor ve yerine dışarıdan bir isim getiriyor. Tijen Karaş da ilginin üzerinde olduğu bir isim. Neden bu görülmüyor? TRT kendi starlarını görmüyor! Erhan Çelik meselesi değil altını çizeyim.
Dizilere reklam yok