Kanal D’nin geçen yıl ses getiren dizilerinden “Bir Bulut Olsam” yeni bölümüyle sezonu açtı. Zaman zaman töre, kadının ezilmişiği vs. simgeleri kullansa da sonuçta bildik temaları “reyting” uğruna vermek zorunda kalıyor. Şimdi ortada bir kanlı gelinlik var. Narin yaktı gelinliği de şimdi Mustafa’dan çocuk olacak mı? Bir de Narin’e üç erkeğin ilgisi fazla değil mi? Mustafa başlı başına zaten yetiyor. Bir eşi var, e bir de doktor var... Bana göre eşi hikâye. Mustafa ile doktor kapışacak gibime geliyor.
Sanırım dizi bu sene biter. Hikâye yine uzun. Aslında şimdi aklıma geldi, senaristlerin bir suçu yok. Bir saate yakın (reklamlar dahil) dizi ekrandaydı. Böyle olunca tam bir entrikayı yakalıyorsun yetmiyor, iki yetmiyor, üç yetmiyor... Bu sene de aynı sıkıntılar var anlaşılan. En az üç dört bölüm götürecek malzeme bir bölümde tüketiliyor. O zaman da dizinin keyfi kalmıyor. Bakalım öteki çok izlenen diziler ne yapacak?
Sahip olmanın dayanılmaz ağırlığı!
Bu arada Mustafa’nın Narin’e “sahip” olduğu sahne de tam fanteziydi yani! Bütün meşaleler tepelerde yakılmış, ortaya “muhteşem” bir hava çıkartılmış. E, ne de olsa adamın aşkı sonsuza dek gidecek. Varsın olsun, böyle bir sahne de “alışılagelmişin” dışında çekilsin değil mi!
Saba Tümer iki kanalda!
Arkadaşım aradı. “Hangi kanalı izliyorsun şu an?” diye sordu. O sırada Saba Tümer yeni kanalı CNN Türk’te “Kurtlar Vadisi Pusu”nun ve “Gladio” filminin başrol oyuncularından Musa Uzunlar (Büyük İskender) ile sohbet ediyordu. Arkadaşım “Haaa, evet İbo ile sohbet ediyor” dedi.
Anladık ki Saba Tümer aynı saat diliminde iki kanalda birden karşımızdaydı! Arkadaşım gibi transfer olayını bilmeyen çok kişi var. Habertürk’teki ses getiren söyleşileri “depo olarak” kullanılan Kanal 1 ekranına taşımışlar anlaşılan. Aynı saat diliminde CNN Türk’ün karşısına koyuyorlar. Bundan böyle de koyacaklar sanırım. Bu hep kullanılan bir yöntem bizim televizyon dünyamızda. “Türk usulü TV’cilik nedir?” sorusunun yanıtlarından biri daha yaşanıyor.
Zeyna Rojin
“BeşN BirK”da Diyarbakır’daki “Barış Mitingi” ile ilgili konuşmalar vardı. Aysel Tuğluk Diyarbakır’dan sesleniyor. Gayet sakin konuşuyor. Cüneyt Özdemir Tuğluk’un gündüz “kurt” misali akşam da gayet sakin olduğu yolunda yorumlar yapıyor! Rojin stüdyoda. Kendisi için “Zeyna” yakıştırması yapıyorlarmış. Olabilir, neden olmasın?
İskender olmayı kabul ettim
Musa Uzunlar’dan bahsetmiştim. Bir cümlesi bundan önce ve bundan sonrasını gayet güzel özetliyordu; “Sokakta zaten İskender dolaşıyor. O ben değilim”. Musa Bey de olayı çözmüş. Fena da değil yani. İlgi, alâka. Artık hayat boyu böyle gider!
