Songül Hatısaru

Songül Hatısaru

songul.hatisaru@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Cemiyet hayatı ve iş dünyasında her yıl görmeye alıştığımız renkli yılbaşı partileri, birbirinden lüks ürünlerle dolu sepetler, pahalı armağanlar bu yıl neredeyse sıfırlandı. Yeni yıla merhaba partileri azaldığı için özellikle abiye kıyafetler lüks butiklerin vitrinlerinde kaldı. Esnaf keyifsiz...

Ticari hayatta bir süredir kiminle konuşsam işlerin kötü olduğundan yakınıyor. “Ortada kalabalık var ama alan yok” diyorlar. Küçük esnaf da, bir günde milyon TL’li ciro yapan büyük markalar da umutlarını yılbaşı alışverişine bağlamıştı. Özellikle Aralık 15’ten itibaren işlerin canlanmasını bekliyorlardı.
Beklentiler karşılandı mı? Bunu görmek için Nişantaşı’na çıktım. Cadde bomboştu dersem abartmış olmam. Şişli Belediyesi’nin bütçe sıkıntısı nedeniyle caddeyi bu yıl süslememesinin yarattığı renksiz atmosferin etkisi tabii ki hissediliyordu. Nitekim cadde esnafı belediyeye kızgın. “Her yıl bu zamanlarda Nişantaşı ışıl ışıl olurdu, insanlar başka şehirlerden kalkıp buraya gelirdi. Bu yıl kimse gelmediği için alışveriş de yapılmıyor” diyorlar...
Haklılar, Nişantaşı lükstür, albenidir, özellikle yılbaşı zamanı piyasa ekonomisinin simgesidir. Kapitalizmin kalbidir. Ancak gün boyunca gezdiğim semtte gördüklerim şaşalı yılbaşı süslemelerinin eksikliğinin üstünde bir fotoğraf veriyordu.

2015’in en lüksü ‘piyango’
Caddeki lüks mağazaların hemen hemen hepsine uğradım. Gördüğüm işlerin beklenenden de vasat olduğuydu. Özellikle yılbaşı bolalarında, havalı partilerde giyilen abiye kıyafetlerin olduğu bölümlere girdim. Her biri 10 bin TL’lerden başlayan abiyeler vitrinlerde duruyordu. Siz bakmayın magazin basınında yer alan ‘davetlere yetişemiyoruz’, ‘partiledik, yine sabahladık’ demeçlerine. Esnaf, “Bunların çoğu piar amaçlı, eş dostun mekana çağrıldığı partiler. Öyle giyinip, kuşanıp öncesinde alışverişin yapıldığı etkinlik sayısı çok az” diyor.

Kurumsal satışlar azaldı
Nişantaşı sonrasında Levent’e uzandım. Bu hattaki Kanyon, Zorlu Center’ı gezdim. Buralarda da insanlar dertli. Duyduklarım içinde beni en şaşırtan ise kuramsal satışların geçen yıla göre neredeyse yüzde 50 oranında azaldığı bilgisiydi.
İçinde lüks çikolatadan, havyara her tür lezzetin olduğu pahalı yılbaşı sepeti siparişleri çok azalmış. Lüks kravat, eşarp gönderenler de azalmış. Bazı şirketlerin hatırlı müşterilerine bu yıl yılbaşı sepeti yerine milli piyango bileti armağan ettiğini söyleyen mağaza görevlileri, “Çalışanlara armağanlar ise bir market sepetini bile doldurmayacak küçüklükte çeklerle sınırlı” diyor.

Haberin Devamı

Abiyeler bu yıl vitrinde kaldı

Haberin Devamı

Fakir parasız, zengin çekiniyor
Ekonomik nedenlerle bu yıl ev partilerinin revaçta olduğu söyleniyor. Şaşalı yılbaşı kutlamalarına gösterilen çekincenginliğin etkisi de var tabii bunda. Bu noktada sınıfsal ayrımlar ortadan kalkmış durumda! Yoksul kesim para harcayamadığı için evde tombala pazarını kuracak. Zenginlerse ortalarda görünmekten çekindiği için evde eğlenecek, Gerçekten de bu yıl geceye özel kıyafetlerin alınıp, kırmızı halılarda yürünen tek organizasyon popüler borsacı Mehmet Kutman’ın ‘Binbirdirek’te verdiği ve işi anlayanların, ‘En az 150 bin dolar harcanmıştı’ dediği partiydi. Bu çapta başka parti duymadık!

Haberin Devamı

Kimse önünü göremiyor
Mağaza görevlilerine ‘işler neden durgun’ diye sordum. Cevaplar aynıydı: “Doların haline baksanıza. Kimsenin keyfi yok, kimse önünü göremiyor. İnsanlar harcamaya korkuyor.” Burada bir parantez açıyorum, lüks dünyada mesela Yves Saint Laurent’te
gördüğüm yandaki crocodile (timsah derisi) küçük bir çantanın fiyatı 104 bin TL. Doların yükselmesi en çok bu ürünleri satanları etkiliyor. TL değer kaybettikçe aynı değerdeki ürünü almak için daha çok TL ödüyorlar. Tatsız yılbaşı geçiren Nişantaşı’ndan haberler böyle.
Sokaklara çıkmışken küçük bir piyasa turu da yaptım... Dünyada bu yıl crocodile çanta fırtınası esiyor. Çantalarda, ayakkabılarda canlı renkler hakimdi. Yukarıdak resimdeki bakmalık! kışkırtıcı kırmızı Dior elbisenin fiyatı 16 bin 500 TL idi. Gördüğüm kadarıyla desen furyası devam ediyor. Etro, Peter Pilotto desenlerde popülerliğini sürdüren markalardan.

İlla kırmızı olsun!
Nişantaşı’na gitmişken modacı Siren Ertan Çarmıklı’yı aradım. Buluşup kahve içtik. Türk kadınının genellikle siyah giyinmeyi tercih ettiğini hatırlatan Ertan, “Yılbaşı gecesi de siyah giyecek kadınlar kırmızı bir ayakkabıyla kıyafetini renklendirebilir” dedi.
Gezdiğim mağazalarda gördüğüm (üsttü) Dior’un 1.800 TL fiyatlı saten ayakkabıları, Christian Louboutin’in yeni sezon 2 bin 700 TL fiyatlı kırmızı ayakkabıları bunun için uygun modeller olarak göründü gözüme. Öte yandan Chanel, Yves Saint Laurent, Valentino başta olmak üzere ünlü moda markalarının çoğu spor ayakkabı da üretiyor bir süredir.
Valentino’nun kamuflaj desenli sneakers ayakkabılarda fiyat 2 bin TL civarındaydı.