Tamer Heper

Tamer Heper

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Tamer HEPER

İstanbul’un sahil kesiminde oturuyorum. Evimizde deprem nedeni ile bariz bir hasar yok. Ancak binayı gören mühendisler iyi şeyler söylemiyor. Örneğin zeminimizin yumuşak olduğu, her yağmurda alt katımızı su bastığı için temelde tahribatın olacağı, dolayısıyla zemin etüdü yapılmadan bir önlemden söz edilemeyeceğini söylediler. Zemin etüdü 300 milyon lira. Yönetici kat maliklerini toplayıp zemin etüdü yaptırmak için karar almak istiyor ama en yakın toplantı bir aya kadar uzayabilir. Bir kısmı da eldeki parayla yapılabilir diyor. Hangisi doğru?
C.S. - İstanbul

Sorunuz büyük tartışmalara yol açan bir hukuki problem. Size söylenen kısaca şu. Binanızın zemini tehlike yaratıyor. Bunun tespiti yapılıp önlem alınmazsa ilk orta şiddette depremde enkazın altında kalırsınız. Şimdi size soruyorum. Böyle bir olayda binada oturan herkesin hayatı tehdit altında iken inceleme yapalım mı, yapmayalım mı diye tartışılabilir mi. Veya biri çıkıp da yıkılırsa yıkılsın tedbir almayalım diyebilir mi? Diyemez.
Problem depremin hayatımızda ne derece önemli olduğunu gözlerimizle gördükten sonra sonra ortaya çıktı. Oysa daha önce küçük arızalarda örnekleri yaşandı. Mesela Kat Mülkiyeti Kanunu 35. maddesi yöneticiye ana gayrimenkulün gayesine uygun olarak kullanılması, bakımı ve onarımı için gereken tedbirleri al diyor ve bir başka fıkrada ana gayrimenkulün korunması ve bakımı için kat maliklerinin yararına olan hususlarda gerekli tedbirlerin onlar adına alınması görevini veriyor. Örneğin su borusu patlamış daireleri su basıyor. Yönetici kat maliklerini toplayacak, biri çıkıp yapmayalım mı diyecek? Böyle şey olur mu.
Sizin sorunuz ise su basması çatı çökmesi gibi paraya dayanan hasarlar değil kim bilir kaç kişinin hayatı söz konusu. Burada kat maliklerine sorulacak soru şu olabilir, gerekli önlemi almak için muhtelif firmalardan teklif var hangisini tercih edelim. Yoksa böyle önemli bir konuda yapılmasın oyu kullanılamaz.