Fenerbahçe, beklentilerin aksine Kayserispor karşısında oldukça rahat bir oyunun sonunda farklı bir galibiyetle sahadan ayrıldı.
Sumudica’nın üçlü defans tercihi, Kayserispor’un büyük bir zafiyet yaşamasına neden oldu. Nitekim Soldado’nun iki golünde de bu zafiyetin büyük bir etkisi vardı.
Skor arttıkça Kayserispor arkada daha fazla açık vermeye başladı. Maç tam Soldado’ya göre olmuştu ki, Aykut Kocaman 4-0’dan sonra 63’de onu oyundan aldı. Aykut Kocaman’ın bu tür hareketlerine artık şaşırmıyoruz. Tecrübeli teknik adam, rakibin gardının tamamen düştüğü bu bölümde farkı daha da arttırabilecekken, Soldado’nun yerine Alper Potuk’u sahaya sürerek bir nevi santraforsuz oyuna döndü ve kendi takımının hızını kesti. 85.dakikada Fernandao’nun oyuna girmesiyse yüzlerde ironik bir gülümsemeye neden oldu.
Sarı- lacivertlilerde iki gol atan ve daha da fazla atabilecekken Aykut Kocaman tarafından oyundan alınan Soldado dışında Aatıf ve Şener de etkili futbollarıyla göz doldurdular. Aatıf, iyi futbolunun dışında oldukça da güzel bir gol attı. Aslında bu gol, Fenerbahçe’nin rakip kaleye daha fazla şut denemesi yapması gerektiği gerçeğini de gözler önüne serdi.
Şener, maç boyunca sağ
Galatasaray ile Trabzonspor arasındaki karşılaşma, Galatasaray lehine tek taraflı bir maç şeklinde geçti.
Sarı- kırmızılılar, rakip sahada boğucu bir presle maça başladılar ve bunun sonucunda da henüz 7.dakikada 1-0 öne geçmeyi başardılar.
Bu golden sonra da oyunun hakimi Galatasaray’dı. Bu durum 50.dakikaya kadar sürdü. 50.dakikadan itibaren Trabzonspor oyuna ortak olmaya başladı. Bordo- mavililer daha rahat top yapıp, daha hızlı çıkmaya başladılar. Nitekim en tehlikeli ataklarını da bu bölümde Yusuf Yazıcı’yla yarattılar.
Ancak Rıza Çalımbay’ın, takımının yakaladığı bu ivmeyi daha da yükseltip gole çevirmek amacıyla yaptığı Hubocan- Dame N'Doye değişikliği, oyun üstünlüğünün yeniden ve kesin bir şekilde Galatasaray’a geçmesine neden oldu. Çünkü bu değişiklikle birlikte Okay Yokuşlu stopere çekildi. Esasen, Trabzonspor orta sahasında Okay dışındaki diğer isimler çok etkisizdiler. Okay da stopere çekilince Trabzonspor orta sahası tamamen oyundan düştü ve Galatasaray oyunu yeniden ve yoğun bir şekilde Trabzonspor kalesine yıktı.
Öte yandan stopere çekilen Okay, stoper orijinli bir oyuncu olmadığı için daha ilk pozisyonda büyük bir hata yaptı ve bu hata Galatasaray’ın
Ligdeki konumundan dolayı derbiyi kazanmak zorunda olan Fenerbahçe’de Aykut Kocaman, alışılmışın dışında Mehmet Ekici ve Soldado ile maça başlarken, son haftaların banko santraforu Fernandao’yu yedek oturttu.
Ancak bu tercihler verimli olmadı. Sol kanatta görevlendirilen Mehmet Ekici, bir kanat oyuncusu olmadığı için sürekli içeriye yöneldi. Böyle olunca sarı- lacivertliler bir tek Dirar’ın olduğu sağ kanada kaldılar. Ancak o da çok etkili olamadı.
Oysa Galatasaray’ın yan ve duran toplarda zaafı olduğu biliniyordu. O nedenle Aykut Kocaman’ın kanatları güçlü tutması ve hava toplarında oldukça etkili olan Fernandao ile maça başlaması daha doğru olurdu.
Galatasaray’da ise tek değişiklik Fernando’ydu. Fatih Terim, sakatlığından dolayı uzun zamandır sahalardan uzak kalan Fernando’yu ilk on birde sahaya sürdüğü gibi, oyun planında da onu ön plana çıkarttı. Tecrübeli futbolcu da görevini büyük bir başarıyla yerine getirdi. Nitekim Fernando, oyunda kaldığı süre içerisinde sahanın en iyi ismiydi.
Esasen Fatih Terim’in planlarının tuttuğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Üçüncü bölgede topu Fenerbahçe’ye bırakıp savunmaya ikinci bölgede başlayan sarı- kırmızılılar, Fernando’nun da
Fenerbahçe derbisi öncesi Türk Telekom’daki Konyaspor maçı, Galatasaray açısından adeta bir gerilim filmi gibi geçti. Konyaspor’un maçın henüz ilk dakikasında bulduğu gol maçın bütün gidişatını değiştirdi. Galatasaraylı futbolcuların bu gole hemen cevap vermek adına telaşlı oynamaları, çok pas hatası yapmalarına neden oldu. Konyaspor kalecisi Serkan Kırıntılı’nın Gomis’in penaltısını kurtarması, sarı- kırmızılıların morallerini iyice bozdu.
Takım halinde topun arkasına geçip etkili bir savunma yapan Konyaspor karşısında Galatasaray’ın ilk yarıdaki bütün atakları sağ kanattan geldi. Buna rağmen Mariano çok top kaybetti ve belki de en kötü maçlarından birini oynadı. Nitekim ikinci yarının başında da yerini Linnes’e bıraktı.
Sol kanadın hiç işleyememesinin en büyük nedeni Rodrigus’di. Genç futbolcu, özellikle ilk yarıda oyunun içerisinde hiç yer alamadı. İkinci yarı biraz kıpırdansa da genel anlamda vasatı aşamadı. Sarı- kırmızılıların en başarılı ismiyse şüphesiz Feghouli’ydi.
Fatih Terim’in ikinci yarıya Mariano yerine Linnes’le başlaması beklenen bir olaydı. Ancak Donk’un yerine Fernando değil de Sinan Gümüş’ün tercih edilmesi bence sürpriz oldu.
Gelgelelim Fatih
Beşiktaş, Başakşehir’in Alanyaspor’a mağlup olmasıyla yakaladığı fırsatı kaçırmadı. Bununla birlikte, Başakşehir’in mağlubiyetiyle oluşan bu ortamın siyah- beyazlıları biraz gerdiği de gözlerden kaçmadı. Nitekim bu gerginlik acelecilik, pas hataları ve kötü vuruşlarla kendisini gösterdi.
Esasen Beşiktaş maça iyi başladı. Atiba’nın yerde kalmasına verilmeyen penaltı ve dört net pozisyon siyah- beyazlıların ilk yarı karnesini oluşturdu. Ancak Gençlerbirliği’nin biri frikik, ikisi de pozisyondan olmak üzere yaşattığı üç büyük tehlike, Beşiktaş için ilk yarının çok da kolay geçmediğinin göstergesiydi.
Beşiktaşlı futbolcuların en büyük hataları, yukarıda da belirttiğim gibi, büyük ölçüde gerginliğe dayanan son paslarda ve son vuruşlarda yaşanan başarısızlıktı. Bu durum ikinci yarıda da devam etti. Ancak siyah- beyazlılar, bu devrede Talisca ile bir gol bulup maçı kazanmayı başardılar.
Kara Kartal’da Quaresma’nın eksikliğinin hissedildiğini düşünüyorum. Lens, son iki maçta performansını biraz yükseltse de çok verimli olamıyor. Bu anlamda Quaresma ve Lens’e göre daha farklı bir futbolcu olmasına rağmen Babel öne çıkıyor.
Esasen Beşiktaş’ın bu galibiyeti, takım omurgasının ne
Ligde, özellikle de zirvede, bu hafta alınana sonuçlar Trabzonspor- Beşiktaş karşılaşmasının önemini daha da arttırmıştı. Nitekim bu nedenle iki takım da maça temkinli başladılar. Sahada daha ağır basan taraf ise konuk Beşiktaş’tı.
Her ne kadar forvetleri arasındaki uyumsuzluk dikkat çekse de siyah- beyazlılar Vagner Love, ama özellikle Talisca ile gol için denemelerde bulundular. 58.dakikada Negredo’nun Vagner Love’ın yerine oyuna dahil olmasından sonraysa bu denemeler gole dönüştü.
Gerçekten de Negredo değişikliği oyunda fark yarattı. Vagner Love, kariyeri tartışılmayacak iyi bir futbolcu. Çok istekli ve iyi niyetli. Sürekli golü düşünmesinin yanında yaptığı koşularla alan boşaltıyor. Ancak Negredo daha farklı bir oyuncu. O, sırtı dönük oyunu çok iyi oynamasının dışında, ikinci golde olduğu gibi gerektiğinde çok güzel bir şekilde duvar olabiliyor. Yarattığı pozisyonlar ve arkadaşlarına boşalttığı alanlar da cabası.
Nitekim İspanyol golcü, Beşiktaş’ın ilk golünde pozisyonun yaratıcılarından olmasının yanında, ceza sahasında çok sakin kalıp topu Babel’e aktarmayı başardı. Ayrıca, pek çok golcünün yaptığının tersine bencil davranmaması ve kaleye vurmak yerine daha uygun
Deplasmandaki Karabük karşılaşması Galatasaray açısından tam bir hazırlık maçı havasında geçti. Sarı- kırmızılıların ilk yarıda yarım düzine gol attıkları bu karşılaşmayı teknik- taktik açıdan değerlendirmek söz konusu olamaz.
Nagatomo’nun özellikle ilk yarıdaki performansı ve ilk üç goldeki etkisi, Gomis’in bitmeyen hırsı ve attığı dört gol, Feghouli’nin övgüyü hak eden çabası, Sinan Gümüş’ün ligde golle tanışması ve diğer pek çok nokta, Karabük’ün durumu karşısında ikinci planda kalıyor.
Gerçekten de sahada birbirine denk iki takım yoktu. Karabük gibi bir takımın bu duruma gelmesi çok üzücü. Teknik Direktör Levent Açıkgöz ve futbolcuların işleri çok zor. Başkalarının neden oldukları ağır faturanın sonuçlarını onlar çekiyorlar. Tabii bir de Karabükspor taraftarları.
Galatasaray, haftaya kendi sahasında Konyaspor ile karşılaşacak. Konyaspor kolay bir rakip değil. Bundan sonra Galatasaray’ı daha zorlu bir fikstür bekliyor. Bu açıdan Fernando’nun geri dönmesi büyük bir önem taşıyor.
Az hata yapanın ipi göğüsleyeceği bir sürece girdik. Galatasaray’ın şampiyon olabilmesi için deplasmanlarda da galip gelmesi gerekiyor. Karabük deplasmanı bir ölçü olamaz. Ancak getireceği
Taktiksel başarılarıyla ön plana çıkan Aykut Kocaman, Şenol Güneş’in taktiksel hamlelerine karşılık veremedi ve Fenerbahçe’nin yenilmezlik serisi sona erdi.
Maça Fenerbahçe iyi başladı. 1-0 öne geçmeyi de başaran sarı- lacivertliler, ilk 20 dakika boyunca oyunun hakimiydiler. Ancak Talisca ve Oğuzhan’ın yokluğunda defans ağırlıklı bir kadroyla sahaya çıkan Şenol Güneş, saha içerisindeki taktiksel dizilişte değişiklik yapınca işler değişmeye başladı.
Medel’i orta sahadan stopere, Tosic’i de stoperden sol beke çeken Şenol Güneş, sol bek Adriano’yu sol öne, Tolgay’ı da orta sahaya aldı. Babel de ikinci bir santrafor olarak oynamaya başladı. Bu değişikliklerden sonra oyun üstünlüğü Beşiktaş’a geçti.
Topa daha çok sahip olan, rakibine pas imkanı vermeyen ve oyunu Fenerbahçe kalesine yıkan Kara Kartal, bunun semeresini 49.dakikada Vida ile alıp beraberliği yakaladıktan sonra da Şenol Güneş’in hamleleri devam etti. Bu sefer 63.dakikada Vida’yı kenara alıp Negredo’yu oyuna dahil eden tecrübeli teknik adam, Tosic’i stopere, Adriano’yu sol beke, Babel’i sol öne ve de Negredo’yu Love'ın yanına santrafora yerleştirdi.
Oyundaki üstünlüğünü iyice arttıran Beşiktaş’ta 75’de yeni bir