Uğur İşven

Uğur İşven

ugur.isven@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İzmir’de her haftaya farklı bir olay damgasını vuruyor. Geçen hafta da Karşıyaka Kulübü’nün Mavişehir’de yapmak istediği stat projesinin yarattığı fırtına vardı. Ancak bu fırtına sırasında, bir kesimin hiç sesinin çıkmaması canımı sıktı. Oysa en ufak bir şey olduğunda (çoğunda benim de desteklediğim) çıkışlarına alışmıştık.
Olayı çoğunuz biliyor ama kendi bakış açımdan bir özet yapmamda yarar var.
Mavişehir bölgesi planlanırken, nerelerin yeşil alan, nerelerin spor alanı kalacağı belirlenmiş, yüksek binaların yapılacağı yerler de böyle ayrılmıştı. Emlak Konut yerini özel yetkilerle donatılmış TOKİ’ye bıraktıktan sonra, şehircilik ilkeleri biraz tırtıklandı, bölgede yoğunluk arttı. Ancak hiç bu boyutta bir tırtıklama girişimi yaşamadığımız için, son olaya gelene kadar çok fazla önemsenmedi.
TOKİ, imar planında “spor alanı” olarak belirlenmiş söz konusu araziyi dört kez ihaleyle satma girişiminde bulundu; ancak başaramadı. Benim anladığım kadarıyla; hem bu arazinin durumunu, hem KSK’nin stad özlemini bilen malum aracı kuruluş, “Sen burayı al, ben gerisini hallederim” diyerek bir vatandaşa bu araziyi aldırdı. Ardından allanıp pullanıp 100’üncü yıl rüya projesi diye konu ortaya kondu. KSK’ye stat yapılırken, arada hatırı sayılır bir rant elde ediliyordu. (Kimine göre 180, kimine göre 250 milyon lira...) Asıl amaç KSK’ye stat yapmak mı, yoksa birilerinin köşeyi hızlı yoldan dönmesini sağlamak mı varın kararı siz verin.

Çabalarını anlıyorum

KSK’ye stat Örnekköy’de zaten yapılacak. Ancak kulüp yöneticileri burası olsun diye bastırıyor. Çünkü stat içi ve çevresinde yaratılacak ticari aktivite, büyük ölçüde Selçuk Yaşar’ın eline bakan kulübe önemli bir gelir kaynağı yaratacak. Kendi yağı ile kavrulur hale gelmesini sağlayacak.
Konuya bu açıdan baktığınızda, kulüp yönetimine hak vermemek elde değil. Asırlık çınar KSK bunları elbette hakediyor ancak bu şekilde değil.
Sonuçta, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun KSK’ye Örnekköy’de daha büyük stat yapma karşı hamlesi, ardından Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar‘ın adını bu işte spekülasyonlara karıştırma girişimine sert karşılık vermesi geldi. Son olarak da Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım‘ın Kocaoğlu’nun yaklaşımını destekler şekilde; “Biz böyle karışık kuruşuk işlere girmeyiz” sözleriyle olay “en azından şimdilik” noktalandı.


Yorumunuzu bekliyoruz

İşte bütün bunlar yaşanır, İzmir’de bir şehircilik cinayeti işleme girişimi olur, kamuya ait bir spor alanına rant uğruna el konmaya çalışılırken, meslek odalarından hiç ses çıkmadı. Haydi diyelim; koordinasyon kurulunu toplayıp bir değerlendirme yapamadılar. Hiç olmazsa bu konunun asıl uzmanı Şehir Plancıları Odası iki çift söz edemez miydi? “Arkadaşlar; biz bu olayda kimsenin değil; toplumun tarafındayız. Kamusal çıkar işte şunu gerektiriyor” diyemez miydi?
Diyebilirdi; demeliydi...
Futbolun doğasından kaynaklanan bazı duygular mantıklı tavır almalarında etkili oldu mu bilmem. Ama hala geç kalmış sayılmazlar. En azından başka konularda yaptıkları çıkışları eleştirenlere karşılık vermek adına bu olayda neyin doğru olduğunu kendi ağızlarından duymak istiyoruz...