Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

2006nın gündemi, "Mortgage kredisi" olacak. Çünkü, milyonlarca kişi bu sayede kira öder gibi ödeme yapıp ev sahibi olmak istiyor. Konu herkesi ilgilendiriyor. AKP, ister beğenin ister beğenmeyin, böyle projelerle gündemi tuttuğu sürece, umutları ve dolayısıyla iktidarını sürdürecek. Böyle projeler sürdüğü sürece, AKPye kolay kolay kimse alternatif olamaz."Mortgage" sistemi sadece aileleri ev sahibi yapmakla kalmayacak, gecekondu yapımına da son verecek. Giderek bütün gecekondular ortadan kalkacak. Gecekondu sorununun da tek ve gerçekçi çözümü "Mortgage" kredisi sistemidir. Bunun nasıl gerçekleştirilebileceğini sonraki bir yazımda ele alacağım."Mortgage" sisteminin gelişmiş ülkelere en büyük katkısı ise, "Borçlandıran, yönetir" prensibidir. Gelişmiş ülkenin insanı, devletini korumaya uğraşır. İsteseniz de ona vergi kaçırtamazsınız. Yalnız kendisinin değil, komşusunun, işyerinin haklarını da korur. Yaşadığı çevreyi, işyerini temiz tutar; buraların yeni kalması, görüntüsünün bozulmaması için uğraş verir. Sokaktaki çiçekleri kopartmaz, evini her yıl boyar, arabasını bakımsız bırakmaz, trafik kurallarına uyar. Gelişmiş ülke insanının bu davranışı, "Kapitalist Düşünce Biçimi"ne uygundur. Gelişmiş ülke insanı, "Gerçek Çıkar"ını bilir. Sistemi koruyan davranış biçimi, onun "Gerçek Çıkar"ına uygundur."Azgelişmiş Devlet" vatandaşlarına "Asgari Yaşam" şartlarını sağlayamamıştır. Bu nedenle, azgelişmiş ülke insanının, gelişmiş ülke insanı gibi davranmasını bekleyemeyiz. Azgelişmiş ülke insanı "Gerçek Çıkar"ını bilebilecek şekilde yani, "Kapitalist Düşünce Biçim"ine uygun eğitilmemiştir. "Rekabet Ortamı"ndan haberi yoktur. İşte "Mortgage" sistemi, her şeyin ötesinde azgelişmiş ülke insanına bu eğitimi verir."Devlet Gibi Devlet"in vatandaşlarına "Asgari Yaşam Şartları"nın sağlandığı ortamı yaratması gerekir. Ülke insanı, "Kurulu Düzen"e, "Sistem"e, "Devlet"ine borçlu olmalıdır. "Borç Alabilen", o düzenden pay alabiliyor demektir. Bir düzenden pay alan, o düzenin en büyük destekçisidir, ortağıdır, koruyucusudur. Gelişmiş ülkelerde, vatandaşa olabildiğince kredi verilmesinin ve "Mortgage" sisteminin devlet eliyle geliştirilmiş olmasının temel nedeni budur. Sonuçta, kişi "Sistem"e borçlandırılmıştır. Üstelik, borçlanma banka sektörü sayesinde, devlet kaynakları zorlanmadan sağlanmıştır. Kişi borçlanabildiği için mutludur. Kişinin asgari yaşam şartları vardır. Doğal olarak, bu kişi "Devlet"ini sevecektir. "Devlet"ini koruyacaktır. Kendisine bu düzeni sağlayanlara ve devam ettireceklere oy verecektir. "Kurulu Düzen"i savunacaktır. İşte, bu noktada devletin ve kişinin çıkarları birleşmektedir.Benim "pet" projem "mortgage" sisteminin gerçek sihri buradadır. ytoruner@milliyet.com.tr Hükümetler her yıl insanları oyalayacak ve gündemi değiştirecek bir konu bulmak zorundalar. Aslında, iktidar partilerinin güçlerini koruyabilmelerinin büyüsü bu. Önceki birçok hükümet böyle bir gündem yaratamadığı için yok olup gitti. AKP, çok akıllı bir biçimde, bu yılın gündemini "Avrupa Birliği" ve 2005 yılının gündemini "Yeni Türk Lirası" olarak belirledi. Bu değişim herkesin hayatını etkiliyor.