Yılmaz Çetiner

Yılmaz Çetiner

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


     Balık bollaştı. Özellikle kılıç, kalkanın tam zamanı. Lüfer, palamut, uskumru hem ortada yok hem bu mevsim lezzetsiz olurmuş. Haa bir de istavrit ile hamsi yani küçük balıklar var ki, fukara balığı diyorlar ama lezzet onlarda!
Genç kalmak, sağlıklı yaşamak için balık yemeliymiş. Damarlarda tıkanıklığı önlüyormuş, yani yüksek kolesterolü. "Aman kırmızı ete el sürmeyin" diyor Dr. Faruk Turnaoğlu belki 30 yıldır. Şimdi de Dr. Osman Müftüoğlu gazetelerde, TV'lerde manşet manşet "kırmızı ete boykot" çağrısı yapıyor. Bol bol sebze ve balığı tavsiye ediyor, sağlıklı yaşlanmanın sırrı buradaymış!
Peki ama sevgili doktorlar balık ateş pahası ona ne diyeceksiniz? Balıkçılar sebebini mazota bağlıyorlar?
Böylesine gürültülü medya - doktor kampanyası arasında acaba et satışları ne alemde diye bizim Bebekli kasap Erhan'a sordum.
"- Satışlar düştü, fakat dedi diyet nedeniyle değil fiyat nedeniyle." Et de pahalanmış, halkın alım gücü azalmış. Orta hallilerin bile.
Ehh öte yandan balık tablalarına baktım. Kalkan maşallah 65 milyon! Üç dört gün geçti geçmedi 50 milyona düştü, sonra birden 25 milyona indi bir kilosu! Bir kilo yahuu!

Peki bir kilo kalkandan kaç porsiyon çıkar? Hiç hesapladınız mı? Lokantasına göre 5 - 6 porsiyon. Bazıları iyi fiyat koyabilmek için önünüze kocaman iki parça getirmiyor mu! Patlayıncaya kadar ye der gibilerden! Mezeye, salataya yer kalmıyor.
Yakın zamanlara kadar restoranlarda her yemeğin fiyatı yanında balık fiyatları da yazılırdı. Et ile balık arasında pek fark yoktu. Şimdi ise dikkat etmişsinizdir, balık fiyatları verilmiyor. Çünkü mübarek o kadar oynak ki! Balık gibi işte!

Geçen hafta bir dostum balık ağırlıklı bir restorana gitmiş üç yakınıyla. Hafif bir meze, birer kadeh rakı üç kişi de balık yemiş, hesap 260 milyon lira! Yani kelle başı 65 milyon. Balığın fiyatını varın siz çıkartın! Daha sonra bir başka dostum bir diğerine gitmiş iki porsiyon kalkan, salata birer kadeh Tekirdağ 150 milyon. Ee vallahi ağır geldi söylemesi ayıp ama diyor!
Neden bu böyle? Kar oranlarını mı fazla tutuyorlar yoksa balık dışı diğer malzemeler mi çok pahalı? İkisi de doğru olsa bile bence bir önemli neden yeni tip müşterilerin para harcama tutkusu!
Ancak bunların önce ölçüleri yok, sonra aradıkları lezzet filan değil etiket! Birbirlerini, falancaları filancaları görmek, onlara kendilerini göstermek hevesi tutkusu! Falancalar filanca yere gidiyormuş, haydi biz de oraya gidelim, görünelim!
Geçenlerde birkaç ünlü genç işadamı "Yahu, demişler, burası da çok kazık oldu, filanca yere gidelim bundan sonra." Haydaa toparlanmış göç etmişler... bu defa takıntıları da peşlerinden gelmez mi? Yani diğer taraf out yeni yer in olmuş!
Anlaşılan bazıları, lokantalarda lezzetli yemek değil, etiket arıyor, numaralı koltuk arıyor!
Unutmadan söyleyeyim: Hani gazetelerde restoranların nitelikleri, fiyatları filan yazılıyor, tanıtılıyor ya! Bunlar elbette yararlı ama galiba işletmeciler oralara bakıp fiyat biçiyor. Biz filan yerden üstünüz hiç onların fiyatına olur mu, diyor 40'ı 60 veya 60'ı 80 yapıyor, fiyatlarını yükseltiyor. Bir başı boş yarıştır gidiyor!