Editörün Seçtikleri ‘Dumlupınar’ın 50 yıllık sırrı...

‘Dumlupınar’ın 50 yıllık sırrı...

01.03.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

‘Dumlupınar’ın 50 yıllık sırrı...

‘Dumlupınar’ın 50 yıllık sırrı...



‘Dumlupınar’ın 50 yıllık sırrı...


Daha önce ‘Derinlerdeki Tarih’ belgeseline imza atan Savaş Karakaş, şimdi de denizcilik tarihimizin en trajik facialarından, 81 denizcimizin can verdiği ‘Dumlupınar denizaltısının batışının’ öyküsünü hazırladı.
Öyküyü ve yaşananları ilk kez Milliyet’e anlatan Karakaş, hazırlayıp sunduğu ‘Son Söz: Vatan Sağolsun’ adlı belgeselde, Çanakkale Boğazı’nın Nara Burnu açıklarında 4 Nisan 1953 tarihinde İsveç bandıralı Naboland gemisiyle çarpışma sonucunda yaşanan ve bugüne kadar tüm yönleriyle anlatılmayan Dumlupınar faciasının üzerindeki sır perdesini araladı. Facianın tanıkları 50 yıl sonra, o gece ve sonrasında yaşanılanları ilk kez anlattı.

Bu ikinci kazası
Karakaş, belgeseli hazırlarken 23 Nisan 1944’te denize indirilerek ‘USS Blower’ ismiyle Amerikan donanmasında hizmet etmeye başlayan Dumlupınar’ın, ilk görevinde bir Amerikan keşif botuyla çarpıştığını da ortaya çıkardı.
Belgeselde ayrıca, faciadan sağ kurtulan Emekli Astsubay Hüseyin İnkaya, Hüseyin Akış ve kaza sonrası yaptığı dalışta yaşadığı zorluk ve olanaksızlar nedeniyle batığa ulaşamayan emekli donanma dalgıcı Yılmaz Süsen’le yapılan röportajlar da yer aldı. Ve tanıklar, korkunç kazayı Karakaş’a şöyle anlattı:
"Naboland Marmara’dan Ege’ye, Dumlupınar Ege’den Marmara’ya giriyordu. Dumlupınar’ın gözcüleri, Naboland’ın gelişini gördü ve derhal o andaki vardiya amiri Üsteğmen Hasan Yumuk’a bildirdi.

Karaya oturmamak için!
Yumuk, ‘15 derece sancak’ emrini verdi. Denizaltı kurtulacaktı ama karaya oturma tehlikesi vardı. Komutayı alan gemi komutanı Yüzbaşı Sabri Çelebioğlu, karaya gidildiğini görünce ‘İskele alabanda’ diyerek, ilk emrin tam tersi bir emir verdi. Gemiyi böylece iskeleye (yani sola) sola döndürüp Naboland’ın önünden geçmeyi düşündü. Ama Naboland, akıntıyı da arkasına almış çok hızlı geliyordu. İki gemi, tıpkı yolda yürüyen iki adamın karşılaşıp önce sağa, sonra sola hareket ederek, birbirlerine yol vermesi gibi aynı manevraları yapınca, denizin orta yerinde Naboland, Dumlupınar’ı altına aldı.
Köprü üstündeki 5 kişilik mürettebat çarpışmayla denize döküldü. Batan denizaltının kıç torpido dairesindeki personelle telefon irtibatı sağlandı. Ancak gittikçe sertleşen hava ve şiddetli akıntıya rağmen 91 metre derinlikte yürütülen kurtarma çalışmalarından sonuç alınamadı. Denizdeki 5 kişi sabah kurtarılırken, diptekilerden 72 saat sonra ümit kesildiği açıklandı.

Yapımcı Savaş Karakaş, Dumlupınar’da duyulan son ses olan ‘Vatan sağ olsun’ haykırışıyla tarihe geçen Şehit Astsubay Selami Özben’in kardeşi Haşim Özben ve kız kardeşi Günaydın Tezbulut ile kazadan sağ kurtulanlar ile şehit yakınlarını Çanakkale Zaferi’nin kutlanacağı 18 Mart 2003’te batığa götürecek. Ve bu seçilmiş kişiler, Dumlupınar’ın battığı yere indirilecek robot kamerayla, ‘çelik tabutu’ tam 50 yıl sonra mavi derinliklerde görme şansını elde edecek. Böylece Dumlupınar da ilk kez A’dan Z’ye görüntülenmiş olacak. Denizaltının batışının 50. yıldönümü olan 4 Nisan 2003’te ise, Denizaltını Sevenler ve Sosyal Yardımlaşma Derneği tarafından Gelibolu’da ‘Denizaltı Şehitleri Anıtı’nın temeli atılacak.


























Yazarlar