Fuarda saltanat

       FRANSA'da süren Dünya Kupası her ne kadar etkilese de, dünyanın kalbi bugünlerde Lizbon'da da atıyor.
       Mayıs ayında Portekiz'in başkentinde açılan ve 30 Eylül'e kadar sürecek "EXPO 98" evrensel sergi fuarının teması, bu kez denizcilik ve "Geleceğin mirası okyanuslar" üzerine kurulmuş. Kısaca bu yıl Expo, çevreyi konu ediniyor.
       İleriye dönük projelerin, ütopyaların teknolojiyle birleştirilerek sergilendiği fuarda Türkiye, en iddialı 5 pavyon arasında yer alıyor. Geçmişle günümüzü yansıtan Türk pavyonunda, ileriye dönük bir mesaj ve proje olmaması dikkat çekerken, Sultan Abdülaziz'in 25 metre uzunluğundaki, yedi çifte kürekli, altın süslemeli, 19. yüzyıl "saltanat kayığı" fuarın en ilgi gören eseri olarak göze çarpıyor. Teknolojide, pavyonunda okyanusla ilgili bir kurgu bilim yaratan Almanlar, tasarımda İspanyollar ve imaj olarak Türkiye fuarda en çok ilgi çeken pavyonlar arasında ilk sıralarda yer alıyor.

       Ünlü kaşif Vasco de Gama'nın Hindistan'ı keşfinin 500. yıldönümüne rastlaması nedeniyle bu yıl Portekiz'de gerçekleştirilen Expo fuarı, Lizbon'un zenci yerleşim birimi olan doğu bölümünde kurulu.
       Bu bölgede gerçek bir kent yaratılmış. Tejo Nehri kıyısında yaklaşık 8.5 kilometrekarelik bir alan üzerine kurulu fuarda 155 ülkenin pavyonu bulunuyor. Gezi için teleferik sistemi de hazırlanan fuarın tüm maliyetinin yaklaşık 50 milyar dolar civarında olduğu belirtiliyor. Expo'ya aralarında Sony, Siemens, Coca Cola, BP, Rover, Microsoft, Swatch, Merloni gibi dünyaca ünlü 35 firma sponsorluk yapıyor. Geceleri fuar konserlerin, tiyotro gösterilerinin ve çeşitli etkinliklerin sergilendiği tam bir eğlence merkezine dönüşüyor.

       Türkiye pavyonu, yetkililerden aldığımız bilgiye göre 8 milyon dolara malolmuş. Oldukça geniş bir alan verilen Türk pavyonunu günde ortalama 3 - 4 bin kişi ziyaret ediyor. Daha çok Türkiye'nin kültürel, turistik tanıtımı yapılan pavyonu açıldığı 22 Mayıs'tan 17 Haziran'a kadar toplam 90 bin 798 kişi ziyaret etmiş. Pavyonda toplam 7 müzemizden 66 eser bulunuyor. Eserler arasında haritalar, amforalar, çini tabaklar, pişmiş topraktan Ana Tanrıça heykeli gibi birçok eser yer alıyor. Dev bir ekranda İstanbul ve Boğaz'ın, sinema salonunda Türkiye'nin tarihi ve turistik yerlerinin tanıtımı yapılıyor. Türk Pavyonu'nun Müdürü Türkan Çoban, "Fuarın teması okyanuslar. Bizim okyanuslarla doğrudan bir ilişkimiz yok, ama üç tarafımız denizle çevrili. Bu pavyonda denizlerle ilişkimizi, denizlerimizin daha önce ve şimdi nasıl kullanıldığını anlatmaya çalışıyoruz" diyor.

       Alanı: 840 hektar, Sergi Alanı: 150 hektar, Dünya Nüfusunun Temsil Oranı: Yüzde 91, Beklenen Ziyaretçi Adedi: 8 milyon 300 bin, Toplanan Çöp: Günde 70 ton, Yeşil Alan: 272 hektar, TV Yayını: 1300 saat, Sahnelenecek Aktivite Sayısı: 3900, Kullanılan İşgücü: 8500 kişi, Kullanılan Tuğla ve Beton Malzeme: 1 milyon 70 bin ton, Demir-çelik: 5 bin ton, Elektrik ve Telekomünikasyon Kabloları: 800 km, Kanalizasyon Boruları: 76 km, Bahçe Sulama Boruları: 37 km, Düzenlenmiş Caddeler: 16 km...

       ATLANTİK Okyanusu kıyısında bulunan Portekiz, Asor Adaları ve Maderya Adası'nı kapsıyor. 92 bin kilometrekarelik bir yüzölçümüne sahip olan ülkede, zeytinlik ve bağcılık oldukça yaygın. Yaklaşık İstanbul kadar, 12 milyonluk bir nüfusu olan Portekiz'de enflasyon yüzde 2 - 3. Tekstil, gıda (balık konservesi) Porto şarabı başlıca ihracat ürünleri arasında yer alıyor. Turizmin de çok önemli bir yeri var. Tarihte büyük denizci ve kaşifler yetiştirmiş denizci bir millet. Portekizce konuşulan ülke, sömürgeci bir geçmişe de sahip. Hala Asya'da Macao ve Timor sömürgeleri arasında. Portekiz, bir Avrupa Topluluğu üyesi. Ancak Avrupa'nın gelir düzeyi en düşük ülkeleri arasında yer alıyor.