Editörün Seçtikleri Futbolcuuu...

Futbolcuuu...

03.08.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Futbolcuuu...

Futbolcuuu...


Astronomik rakamların döndüğü piyasadan etkilenen aileler çocukları ellerinden tuttuğu gibi takımların kapısına dayanıyor. Sadece birinci lig takımlarının altyapısında 5 bin çocuk kurs görüyor


       Doktorluğun, avukatlığın modası geçti. Dönemin gözde mesleği futbol. Kulüplerin çocuklara yönelik açtığı futbol kurslarına ilgi her geçen gün artıyor. Binlerce minik kurslara katılırken yüzlercesi de yedek kayıtlarda sıranın kendisine gelmesini bekliyor. Büyük kulüplerde oynayan futbolcuların aldığı trilyonlar ya da ‘parıltılı hayatları’ hem velileri hem de çocukları etkiliyor.
       Henüz hayatın başındayken dayatılan o soru yok mudur? “Yavrum. Sen büyüyünce n’olucan bakiim." Bu soruya verilen cevaplar, yıllar geçtikçe olgunlaştı, “büyük adam" kimliğine bürünür oldu. Hele o çocuk kokan, “Ben büyüyünce büyük adam olucam" ya da “Büyüyünce sünnet olucam" gibi cevapları duymak artık çok zor. Son dönemlerde çocukların ağzında “futbolcu olmak istiyorumöu daha sık duyar olduk. Televole programlarının, futbolcu abilerine gösterdikleri aşırı ilgi ya da onların iyi yaşam standartlarına sahip olmaları kendilerini ve ebeveynlerini fazla etkilemiş olsa gerek.

       Aile baskı bile yapıyor
       Beşiktaş Spor Kulübü Genç Takımlar Antrenörü Ufuk Pak, Beşiktaş Altyapı Tesisleri’nde her cumartesi - pazar miniklere verilen futbol kursuna ilginin günden güne arttığını söylüyor: “Önceden veliler, çocuklarının avukat, doktor olmasını isterdi, top oynamalarına izin verilmezdi. Şimdi zorla getiriyorlar. Futbolcuların transfer paraları ya da dönen meblağlar onları etkiliyor. Bazen seçmelerde velilerin çocuklarına bağırdıklarını duyuyoruz. Çocuk üzerinde baskı oluşturmalarına izin vermiyoruz. Çocuğun yeteneği yoksa baştan söylüyoruz. "
       Kursun Teknik Sorumlusu Enver Yağmuroğlu’na göre futbol küçüklerin tutkusu haline geldi. Nedeni ise, göz önünde olan futbolcuların hayatlarının çocuklara cazip görünmesi. Yağmuroğlu, “Meşhur futbolcular gibi olmak için burada canla başla çalışıyorlar. Artık okumuş belli seviyedeki ailelerin çocukları da futbol oynuyor" diyor.

       Sergen’e ceza verildi
       Kursta futbolcu adaylarının eğitimine de önem veriliyor. Ufuk Hoca, dersleri iyi olmayan öğrencilere kurstan zorunlu uzaklaştırdıklarını söylüyor. Ceza konusunda ise karşısında kim olursa olsun asla taviz vermiyor. Zamanında ünlü futbolcu Sergen bile bu cezadan nasibini almış: “Çok yetenekli olmasına rağmen bu cezayı uyguladım. Liseyi bırakmayı düşünüyordu. Zorunlu izin verdik. Ama liseyi bitirdi."

       Çocukların hedefi
      
  • Futbol kursuna beş yıldır devam eden Abdülaziz Ayhan, 13 yaşında. Kursa gelmesinin nedeni iyi bir futbolcu olmak. Örnek aldığı abisi ise Şifo Mehmet. Derslerinden fırsat bulduğunda maçlara gittiğini söylüyor Serhat. Söylediğine göre, futbolcuların iyi para kazanmalarından birazcık etkilenmiş.
          
  • Serhat Şahin, kursun yeni beş aylık öğrencisi. Onun amacı ise, kaleci olmak. Burada olmasının nedeni, annesiyle kendisiymiş. Daha önce pilot olmayı istemiş ama sonra vazgeçmiş. Diğer kurslarından vakit bulamadığı için maçlara gidemediğinden yakınıyor.
          
  • Hikmet de 1997’den beri futbol oynuyor. O diğerlerine göre daha büyük düşünüyor: “Futbolcu olmayı istiyorum ama benim için eğitim çok daha önemli. Büyüyünce makine mühendisi olacağım. Futbolu bırakınca belli bir mesleğimin olması gerekiyor."
          
  • Selçuk Ulucan, bir yıldır oğlunun iyi bir futbolcu olması için işini gücünü bırakıp peşinden koşturuyor. Ethem’in yeteneğinden o kadar emin ki, onu geleceğin yıldız futbolcusu olarak görüyor: “Zor şartlarda her ay 20 milyon lira ödüyorum. Yeteneğe yatırım yapıyorum. Ayakları sağlam bassın yere."
          
  • Rahime Ayhan’ın oğlu ise, 13 yaşında olmasına rağmen altı senedir kursa devam ediyor. Rahime Hanım, oğlunun yeteneğini fark edince kursa yazdırmış. Bir anne olarak onun hayali bambaşka: “Kendi kararına bırakırım ama futbolcu olmasını isterim, gururlanırım. Ünlü futbolcuların anne babaları televizyona çıkıp ‘Çocuğumuzla gurur duyuyoruz’ diyorlar. Bunları yaşamayı isterim.

    Kurslara talep kapasiteyi aşıyor

           Kulüp yöneticileri, kurslara talebin yoğun olduğunu ancak sınırlı sayıda öğrenci alabildiklerini söylüyorlar.
  • Beşiktaş’ın kurslarına 300 öğrenci alınıyor. 8 - 14 yaş arası çocukların katıldığı kursa, bu sezon 230’dan fazla öğrenci kayıt yaptırdı. Kayıtlı öğrencilerin dışında 100 kişi sıranın kendisine gelmesini bekliyor. Üç ay süren çalışmalarda haftada 3.5 saat eğitim veriliyor. Kursun bedeli ayda 30 milyon lira.
  • Galatasaray’ın kurslarına katılan çocukların yaşları ise yedi ila 12 arasında değişiyor. Galatasaray’ın Altyapı Tesisleri’nde 500 öğrenciye 10 antrenörle haftada 2.5 saat eğitim veriliyor. Yedek öğrenci sayısı 200. Aylık ödeme ise 30 milyon lira.
  • Fenerbahçe Altyapı Tesisleri’nde yaklaşık 700 öğrenci, sekiz antrenör eşliğinde futbol öğreniyor. Haftada üç saat çalıştırılan öğrencilerden aylık 25 milyon lira alınıyor.
  • Diğer kulüplerin kurslarına gösterilen ilgi üç büyüklerden farksız. Bursaspor’un 6 - 12 yaş arası çocuklara verdiği futbol derslerine katılmak için iki ayda tam 1200 kişi müraacat etti. Bu süre içinde derslere 1100 öğrenci devam etti. Bir aylık eğitim karşılığında öğrencilerden alınan para 15 milyon lira.
  • Trabzonspor’da durum biraz daha farklı. Türkiye çapında yapılan seçmelere bu yıl 1000 kişi katıldı. Ancak sadece 10 kişiye eğitim veriliyor. Nedeni ise kurs karşılığında belli bir ücret talep etmemeleri. Paralı kursların açılması düşünülüyor.
  • Yazarlar