USTALARIN USTASINA VEDA...

Cumartesi günü kaybettiğimiz Türk sinemasının seyrini değiştiren usta yönetmeni Lütfi Ömer Akad, dün 23 yıl boyunca ders verdiği Mimar Sinan Üniversitesi Sinema TV Bölümü’nde düzenlenen tören ve Levent Camiii’ndeki cenaze namazının ardından Ulus Mezarlığı’nda toprağa verildi. Tören ve cenaze, Akad’ın Türk sinemasında ne kadar kalıcı izler bıraktığını, ne kadar çok sevilip, sayıldığını bir kez daha gösteriyordu. Birlikte çalıştığı pek çok oyuncunun yanı sıra yönetmenler, eleştirmenler ve sektörün her alanından sevenleri, ‘ustaların ustası’nı son yolculuğuna uğurladı.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın da katıldığı cenazeye, aralarında Şerif Sezer, Tarık Akan, Türkan Şoray, Kadir İnanır, Hülya Koçyiğit, Vedat Türkali, Deniz Türkali, Halil Ergün, Mustafa Alabora, Güler Ökten, Selim İleri, Reis Çelik, Kutluğ Ataman, Halil Ergün, Handan İpekçi, Çağan Irmak, Berhan Şimşek, Fikret Hakan, Orhan Gencebay ve Azize Tan’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda isim katıldı.
Mimar Sinan Üniversitesi Sinema - TV Merkezi’ndeki tören salonu Akad’ın öğrencileri, sinema dünyasından dostları ve sevenleriyle doluydu. Tören, Akad’ın film yönetirken, ders verirken, Mimar Sinan’dan fahri doktora unvanını alırken çekilmiş görüntülerinden oluşan bir barkovizyonla başladı. Akad’ın sevenlerini duygulandıran bu görüntülerin ardından ilk konuşmayı Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Yalçın Karayağız yaptı. Karayağız, “Lütfi Akad, filmleriyle ruhumuza, aklımıza, yüreğimize hitap etti. Ben sinemacı değil ressamım. Ama ilk ödülümü aldığım tabloyu Lütfi Akad’ın ‘Hudutların Kanunu’ filminden yola çıkarak yapmıştım. Akad’ın bu toprağa ektiği tohumlar bereketli ve gür olsun” dedi.

Ustanın okul heyecanı
Karayağız’ın ardından söz alan Mimar Sinan Sinema-TV Merkezi’nin kurucusu Sami Şekeroğlu, Lütfi Akad’la tanışmasını ve merkezin kuruluşundaki desteğini anlatan bir konuşma yaptı. Akad’ın soğukkanlılığına dikkat çeken Şekeroğlu, ‘okul’ sözkonusu olanca ünlü yönetmenin nasıl heyecanlandığına dair anılarını anlattı: “Okul açmayı düşününce gidip görüşünü almak istedim. Lütfi Bey, bir sinema okulu açmayı istiyorum dedim. Müthiş etkilendi. ‘Ne olursa olsun yanınızdayım’ dedi.” Şekeroğlu ikinci anekdotta ise merkezin temeli atılırken, Akad’ın betona para gömme adetine katılmak için ne kadar ısrarcı olduğunu aktardı.
Şekeroğlu’nun ardından söz alan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, “1949 tarihli filmi ‘Vurun Kahpeye’den itibaren Türk sinemasında güzelliklerin temelini attı. Hepimizin yaşamında onun filmlerinin izi vardır. Akad’ın ruhunu şad edecek olan Türk sineması seyircisinin sayısının artmasıdır. Türk sinemasının uluslararası ödüller alıyor olmasıdır” dedi.
Cenaze namazını kıldıracak olan imamın Akad ailesine başsağlığı da dilediği konuşmasının ardından tören sonlandı; cenaze namazının kılınacağı Levent Camii’ne geçildi. Caminin avlusunu dolduran kalabalık, ustalarını sükunet ve hüzünle uğurladı. Taziyeleri, Akad’ın 60 yıllık eşi Şükran Akad kabul etti.