Cumartesi"Babamın eserlerini rakı mezesi yapmam"

"Babamın eserlerini rakı mezesi yapmam"

29.07.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bu gece Emel Sayın, Münir Nurettin Selçuk'un eserlerini seslendirecek. Ona Timur Selçuk'un yönettiği senfoni orkestrası eşlik edecek. Selçuk "Babamın şarkıları doğru yerde, doğru şekilde okunmalı. Onun eserlerini meyhanelerde rakı mezesi yapmam" diyor

Babamın eserlerini rakı mezesi yapmam

Bu birlikte Münir Nurettin Selçuk'un bestelerini seslendirdikleri üçüncü konser. Bu sefer ilk iki konserin kayıtlarından oluşan bir albümleri ve DVD çalışmaları da var. Biz de provadan önce yanlarına gittik. Biraz Emel Sayın'la biraz Timur Selçuk'la sohbet ettik. Birlikte çok vakit geçirmesek de şunu söyleyebilirim: Timur Selçuk hiç asabi olmadığı gibi aksine sessiz konuşan, kibar bir beyefendi. Sadece AKP'ye, ekranlarda "açılan saçılan" kadınlara ve "dünyanın haline" biraz kızgın. Emel Sayın ise TV'de gördüğümüz gibi hanımefendi, sakin, güler yüzlü. Timur Selçuk'u yıllarca televizyonlarda babasının eserlerini korumaya çalışırken izledik. Çoğu zaman celallendi. Bazı yorumlar için "Meyhane yorumu" dedi, "Bu eserleri doğru okuyacaksınız, değiştiremezsiniz" diye sinirlendi. Bu akşam ise babasının eserlerini seslendirmek için Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nda sahneye çıkıyor. O, orkestranın başında olacak, mikrofonun başına ise Emel Sayın geçecek. Timur Selçuk: Ama bu herkes için geçerli. Şimdi ben sana saygısız, ters bir şey yapsam, sen de yaş farkına rağmen "Kendinize gelin" dersin bana. Ama boşver, beni böyle bilsinler. O bir koruma kalkanı gibi oluyor bana. Bizi bilen zaten bizim yumuşak yüreğimizi bilir. Allah'tan başka kimseye boynum eğik değildir. 61 yaşındayım. Bu yaşıma böyle geldim, değişmeye de niyetim yok. Timur S.: "Babam Atatürk'e 'Yanlış okuyorsunuz' diyen biri" Timur bey sizi TV programlarında biraz aksi, sinirli biri olarak görüyoruz. Emel Sayın: Timur hocayla tanışıyorduk ama ilk defa bu kadar iç içeyiz. Doğrusunu isterseniz ilk başta ben de çekiniyordum. Herkes onun çok asabi, ne zaman ne söyleyeceği belli olmayan bir adam olduğunu söylüyordu. Ama daha ilk anda o kadar nazik, o kadar şekerdi ki. Son derece nazik. Yanınızda da Emel Sayın. En "yumuşak" sanatçılarımızdan. Birbirinizi dengelediğiniz oluyor mu? Timur S.: Gayet tabii izin veriyorum. Bu ilk değil. Daha önce de benim iznimle Zekai Tunca, Coşkun Sabah, Nesrin Sipahi okudu. Münir beyin eserlerini koruyarak geçti hayatınız. Kimselere okutmak istemez gibiydiniz ama şimdi 15 bestesini Emel Sayın'ın seslendirdiği bir CD var. Demek ki izin veriyorsunuz. Timur S.: Evet, o da çok titizdi bu konuda. Kendi öğrencilerine bile hepsini okutmazdı. Münir Nurettin bir sohbette Mustafa Kemal'e "Ya siz okuyun ya ben okuyayım, yanlış okuyorsunuz" deyip müziği kesmiş bir adamdır. Ben böyle bir adamın oğluyum. 2,5 sene küsmüş Mustafa Kemal babama. Ben de bu şarkıları kötü okutmam. Bu şarkıları doğru okuyacaksınız, bunlar bana emanettir. Bu kadar zor mu bu adamın yazdığı notalara saygı duymak, doğru okumak? Babanız da çok titizdi eserleri konusunda, değil mi? Emel S.: Mustafa Oğuz'un teklifiyle hayata geçti. Zaten benim hayallerimi süsleyen bir projeydi bu. 15 yıllık bir proje.Emel S.: "15-16 yaşımda Münir Nurettin'in öğrencisiydim" Birlikte çalışmaya nasıl karar verdiniz? Timur S.: Emel sanıyorum Münir babayla iki yıl çalışmış olmasının getirdiği bir olgunlukla Türk musikisinin ahlak yanını doğru kavramış biri. Klasik eserler söylediğinde de üslubu daima belli bir çizginin üzerinde oldu. Münir babayı Emel'e emanet etme konusunda içim çok rahat. Emel S.: Münir hocayla çalıştığımda çok gençtim. 15-16 yaşlarındaydım. O yaşlarda böyle büyük bir şansım oldu. Çok prensipli bir öğretmendi. Beni de çok severdi. Çekingen, çocuksuydum diye belki. Gerçek bir İstanbul beyefendisiydi. Fevkalade nazikti. Timur S.: Onu da kibirli, mesafeli, sert bilirler. Hiç öyle bir adam değildi. Çok zarifti. Anladığım kadarıyla Emel hanımla bu konuda içiniz çok rahat. Timur S.: Maalesef. Şarkıların bir fiziki bir de ahlaki yanı vardır. Fiziki yanı notalardır, vuruşlardır. Ahlaki yanı üsluptur. Benim babamın şarkısını meyhanede rakı mezesi yapmasınlar kardeşim. Şimdi Türk sanat müziğini gençlere sevdirmek için remiksler yapıyorlar. Ya da meyhanelerde gençlerle birlikte söylüyorlar. Timur S.: Üçer dakikalık popüler şarkılar doğrultusunda bir şeyler besteleniyor. Ama klasik Türk müziği doğrultusunda bir şey kalmadı. Aynı kaybettiğimiz milli değerler, eserler gibi bunu da kaybedeceğiz. Emel S.: TRT dışında Türk sanat müziği kalmadı. Ama zaten bu müziği yapmak isteyenlere verilen bir şans yok. Aslında Türk sanat müziğini seven çok gence rastlıyorum. Konservatuvara gidiyor, Türk sanat müziği eğitim alıyor ama okulu bitirdiğinde popüler müzikle gündeme geliyor. Son dönemde Türk sanat müziği şarkıcısı, bestecisi çıkmıyor. Ne olacak? Emel S.: "Benim için yapmacık diyenler oldu" Emel S.: Böyleyim, belki aileden, belki yaradılıştan... Emel hanım, sizin özellikle kibarlığınız konuşulur. Hep nazik, kırılgan... Emel S.: Olur mu? Ben de insanım. Ama galiba ben biraz biriktiriyorum. Senede bir defa patlama şeklinde çıkartıyorum. Birçok şeye de çok hoşgörüyle bakabiliyorum, kolay sinirlenmiyorum. Bir de belki herkes de buna göre davranıyor. Beni çok üzmemeye, kırmamaya çalışıyorlar. Benim kulisimde, film setlerimde hiçbir zaman bir kavga olmamıştır. Hiç mi bağırıp çağırıp kendinizi kaybetmezsiniz? Emel S.: Ben çok duyardım benim için yapmacık dendiğini. Üzülüyordum, şaşırıyordum ama zamanla tanırlar diyordum. Artık biliyorlar. Soruyorum çünkü dışarıdan sürekli böyle kırım kırım olmak zor gibi görünüyor. Emel S.: Allah Allah. Madem öyle, niye yalnızım ben? Bunu ben de çok duyuyorum, hoşuma gidiyor. Artık çok yakın bazı erkek arkadaşlarım yıllar evvel bana nasıl aşık olduklarını itiraf ediyorlar. Size, gözlerinize, kibarlığınıza aşık olanlar da çoktu. "Konserde Lübnan'daki rezalete de değiniriz" Timur S.: Benim çenem çok düşüktür. Gün sadece şarkı söyleme günü değil. Şimdi bu akşamki konserde de şu Lübnan'daki rezalete bir değiniriz diye düşünüyorum. Timur bey siz konserlerde şarkı aralarında mutlaka konuşursunuz. Bu konserin de bir konusu var mı? Timur S.: Doğrudur. Konserden önce kuliste iki rekat namaz kılarmışsınız, doğru mu? Emel S.: Ben bunu ilk defa söylüyorum, yakınlarım dahi bilmez. Allah'la benim aramda olan bir şey. Ben de konserlerimden önce iki rekat namaz kılarım. Çok şaşırdım Timur hocanın da kıldığını duyunca. Böyle şeyleri de hiç söylemem aslında.Timur S.: Söylemek lazım bunları. Amerika'da adam holding yöneticisi, pazar günü mutlaka kiliseye gidiyor. Burada büyük bir holdingde çalışan hangi genel müdür cuma namazını kaçırdığından bahsedebilir ki? Hangi babayiğit bunu yapabilir? Emel hanım sizin böyle bir huyunuz var mı? Konsere çıkmadan önce mutlaka yaptığınız bir şey...

KEŞFETYENİ
Aylardır beklediği oğluna kavuştu! 'Hoş geldin Pamir'
Aylardır beklediği oğluna kavuştu! 'Hoş geldin Pamir'

Cadde | 12.06.2025 - 12:23

Survivor yarışmasıyla adını duyuran Sahra Işık Aybirdi, bugün anne oldu.

Yazarlar