İnsan bitti. Şimdi reklamlar!Görüntü ‘gerçek’ten daha ‘gerçek’ artık; en azından daha muteber kabul ediliyorKendinizi televizyonda göremediğiniz için varlığınızdan ara sıra şüphe ettiğiniz oluyor mu? Kimse sizi izlemiyorsa belki de yoksunuzdur. Çünkü görüntü, gerçekten daha gerçektir artık; en azından daha muteber. Kadrajın dışında kalanlar, hayatın dışında da kalmıştır yani. Ama üzülmeyin, dijital televizyon reklamı kurtaracak sizi. Sonsuz sayıda "aynaödan biri, mutlaka sizin yüzünüze dönecek ve görüntünüz varlığınızı size kanıtlayacak.
Sen bir hamursun!Karanlık bir kehanetin kötü tadı mı geldi ağzınıza? Niye? Show TV’de "Film Gibi" diye gösterilen sizin hayatınız değil mi? NTV’deki "Gerçek Hayatlar" programı, ünlülerin tükenişiyle birlikte sıranın size geldiği müjdeleniyor ya aslında. Bu çağın, insanın içini boşaltıp, eşyanın insana "insan sureti" kazandırdığını söyleyen reklamları izleyince de gelmiyor mu ağzınıza o kötü tad? Eşyanın kendine insan seçtiğini düşünmenin tuhaf tadı. Armani pantolonunuz sizden daha görünür ise, "ellerinizin önsöz olduğu" zamanlar geçmiş, ayakkabılarınız sizin "başlığınız" haline gelmişse, kimsenin bir
haber olarak sizin ayrıntılarınızı okuyacak vakti yoksa orada karanlık bir kehanetin tadı yok mu?
Olanaksız kadın modeliİnsanların gitgide bir klip tadında şakalaşıp, gülüşüp, sanki etraflarında bir çekim yapılıyormuş gibi davranmaya çalıştığı bir zaman bu. İnsanın kulak memesi kıvamında bir hamura dönüşüp, "image makerölar tarafından yoğurulduğu bir çağ. İdeal kadının, "hem zarif hem güçlü" gibi olanaksıza yakın bir denklemle tarif edildiği, kadınlığın bu denkleme eşitlendiği bir çağ bu. Onlarca yolla "real time" iletiştiğimiz,
son tahlilde elle tutulur bir cümle edemediğimiz kaygan bir düzenek. İnsanların cep telefonunda, bilgisayar klavyesinde yapılan işaretlerle anlaştığı, bu şifrelerin dar alanında paslaştığımız yepyeni bir çağ :):):)!
Ve galiba nihayetinde herkes gitgide bir görüntüye dönüşüp, insanmış, gerçekmiş gibi yapacak: Telefonda kendini taklit eden bir ses, üzgün olmayı taklit eden bir yüz, telaşlı olmayı taklit eden bir telaş, ölüm döşeğinde "Daha game over yazmadı" diyen bir insanoğlu.
Gerçek, müzelerde üzerinde "ellemeyin" yazan bir uyarıyla sergilenecek bir süre sonra. "Reklam filmi çeviriyormuş gibi konuşmamayı becerebilen ses", "Ayakkabısı olmadan karizmatik olabilen bir erkek", "Çürük dişleriyle sırıtan bir kadın", "Tepeden aşağı bir çiçekle koşan çocuk"... Bunların hepsi için bir müze kurulacak. Ve biz, bir kılavuzla gezeceğiz orada. Elimizdeki kılavuza bakarak tanıyacağız kendimizi.
Tur operatörleri mi? Onlar, "Casablanca" filminin sonunda Humphrey Bogart’ın neden kadınla gitmediğini anlatmakta hep zorlanacak. n
1. reklam:Ayakkabın seni beğeniyor mu? RTL’de bir reklam. Vitrinde satılık insanlar duruyor. Dükkana bir ayakkabı ve bir pantolon giriyor. İkisi de vitrinin önünde biraz "düşünüp", kendilerine birer insan "beğeniyorlar". Budur işte: Nihayetinde eşya, içini doldursun diye kendine insan seçecektir!
3. reklam:Kulak memesi kıvamına geldin!Bir lap top reklamı. Lap top’ın üzerine bir inci kolye bırakılmış. Yanda duran kahve fincanında kırmızı bir ruj lekesi var. Slogan şöyle: "Sizin kadar zarif, sizin kadar güçlü!" Lap top ve siz: İkiniz de 2000 Model olmak mecburiyetindesiniz. Çünkü siz, kulak memesi kıvamında bir öznesiniz. Siz, size biçim verecek ellere teslimsiniz!
2. reklam:Kendini taklit et! Gerçek olmaAjda Pekkan balkondan içeri, gülüşen arkadaşlarının yanına dönüyor. Derken
telefon çalıyor. Kadınsı bir kayıtsızlıkla "Hiç çekemeyeceğim şimdi" diyor. Telefondakini atlatmak için aklına bir numara geliyor. Telefonu açıp kendi kendini taklit ediyor: "Aradığınız kişiye şu anda...."
Yoksa herkes kendi kendini mi taklit ediyor?
4. reklam:Kendinize bir ayna bulun!Digitürk reklamında, dijital televizyonda ne kadar çok kanal olduğunu anlatan havada uçuşan ve izleyenin üzerine doğru hücum eden aynalar var. Her biri bir kanalı gösteren sonsuz sayıda ayna. Nihayetinde "ünlüler" tükenecek ve kanallardan biri sizi göstermek zorunda kalacaktır herhalde. Siz de, "15 dakikalığına ünlü" olabileceksiniz artık. Sevinsenize!
CUMARTESİ