“Kadınlardan mesajlar gelmeye başladı”

Mehmet Yeşil Yeşil son iki yılın başpehlivanı. Altın kemeri iki kez kazandı. Altın kemere sürekli sahibi olmanın kuralı, fire vermeden üç yıl üst üste Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde başpehlivanlığı almak. Yani Yeşil eğer önümüzdeki yılki Kırkpınar‘ın da galibi olursa altın kemeri evine götürecek.
Yeşil 24 yaşında, 1,79 boyunda,
115 kilo. Doğum gününde Kırkpınar’ın birincisi olan Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi’nde Beden Eğitimi Öğretmenliği Bölümü’nde okuyor.
10 yıl daha güreşeceğini söylüyor: “35’imde pehlivanlıktan emekliği olmayı planlıyorum”.
Yeşil’i İstanbul’dan memleketi Antalya’ya dönerken havaalanında “yakalıyorum”. Uçak için son çağrı yapılana kadar konuşuyoruz...


Lakabınız Yeşil Pehlivan, arkadaşlarınız, antrenörünüz size ilk isminiz Mehmet ile değil ikinci isminiz Yeşil ile hitap ediyor. Neden hem adınız hem de soyadınız Yeşil?
Pehlivanlık yapan dedem Mehmet Yaşar Aykın’ın lakabı Yeşil Pehlivan’mış. 1940-45 yıllarında Antalya’ya gelen başpehlivanların tümünün sırtını yere getirirmiş ama fakirlik yüzünden ne yazık ki Kırkpınar’a katılamamış. Babam bana onun adını vermiş. İkinci ismimi de onun lakabından seçmiş. Babam soyadımızı da Aykın yerine Yeşil’e değiştirdiğinden beri ben
hem ismimde hem soyadımda dedemin lakabını taşıyorum.

“Kulak kıkırdağı kırığı pehlivanın belasıdır”

Siz dedenize özenmişsiniz o zaman...
O öldüğünde ben çok küçüktüm. Onun gibi güçlü bir pehlivan olmak için yanıp tutuşan sekiz yaşında bir çocuktum. Babam baba mesleğini seçmemişti, benim bu isteğimi görünce beni hemen o yıl güreşe başlattı. Kırkpınar’a iki kez gelip altın kemeri alarak dedemin yokluktan ötürü yapamadığını yaptım. Bu kemer onun anısına... Dedemin yanı sıra bir diğer idolüm de bu yılki Kırkpınar’da çırağı ile eşleşince yarıştan çekilen Ahmet Taşçı’ydı.

Hiç karşı karşıya geldiniz mi Taşçı ile?
Hayır. Taşçı 51 yaşında ve 56 yaşında yağlı güreşi bırakan Kel Aliço’nun rekorunu kırıp
57 yaşına kadar Kırkpınar’da yarışacağını söylüyor.
O emekli olmadan onunla karşı karşıya gelmek için önümde altı yıl daha var. Onunla rakip olmayı istediğimi söyledim, bir karşılaşma ayarlayacağız.

1997 yılından bu yana başpehlivanlık unvanını üst üste üç kez hiç bir pehlivan elde edemediği için altın kemer 13 yıldır sahibini arıyor. Önümüzdeki yıl sizin olabilecek mi?
İki kez üst üste kazandıktan sonra üçünçü
kez başpehlivanlığı alma şansını ıskalayamamam. Eğer kaybedersem diğer aldığım iki başpehlivanlık da çöpe gidecek. Altın kemeri üç kez üst üste alıp ona sahip olan beş pehlivan var, altıncı olmayı çok istiyorum.

Üzerinizdeki altın kemer kaç kilo?
1,5 kiloya yakın ağırlığı. Değeri 60-70 milyar kadar. Eğer kemerin sahibi olursam satamam. Manevi değeri çok daha büyük benim için. Zaten Kırkpınar’ı kazandığınızda Edirne Belediyesi
20 milyar ödül veriyor. Gençlik ve Spor İl Genel Müdürlüğü de para verecek. Pehlivanlar yılda
30 kadar yarışmaya katılıyor. Yarışmalara katılıp derece yaparsanız hiç de fena para kazanmazsınız.

Sol kulağınızdaki yara Kırkpınar hatırası mı?
Evet, kulak kıkırdağı kırığı pehlivanların belasıdır. Müsabakalarda, antrenmanlarda özellikle el ense hareketinde başımıza sık gelir. Kulak içten kanar ve şişer. Çaresi, enjektörle o kanı çekmektir. Zaman içinde kulağın şekli de bozuluyor ne yazık ki...

“Sumocuların kondisyonu bizimle baş etmeye yetmez”

Kırkpınar’daki final mücadelesindeki rakibiniz, okul arkadaşınız Ali Gürbüz’dü. Başpehlivanlık yarışı iki dostun ilişkisini
olumsuz etkiledi mi?
Hayır. Ali benim hem okuldan hem de kulüpten arkadaşım. Yani hem rakibim hem de dostum. Nihayetinde er meydanında karşınıza kardeşiniz bile çıksa gözünün yaşına bakmazsınız. Kırkpınar’ın doğuşu da efsaneye göre iki kardeşin güreşirken ölmesine dayanıyor. Biz de Ali’yle 100 dakikaya yakın mücadele ettik, ben galip geldim.

Başpehlivan Ahmet Taşçı Kırkpınar’da sumo güreşçisi Akina Mina ile bir gösteri maçı yaptı. Siz bir sumo güreşçisi ile yağlı
güreş yapsanız kim galip gelir?
Ben. Çünkü onların kondisyonu yağlı güreşle baş edecek kadar yüksek değil. Tamam, iri cüsseliler ama bir saat boyunca rakiplerini alt etmeye çalışamazlar. Sumo rakibini minderdeki halkanın dışına çıkarmak veya dizlerini mindere değdirmek üzerine kurulu. 20-30 saniye sürüyor karşılaşmaları. Bizimki 1,5 saati buluyor.

Kadın hayranlarınız var mı?
İkinci kez altın kemer aldıktan sonra Facebook’tan “Tanışalım mı?” mesajları gelmeye başladı. Pehlivanlar yakışıklı, güçlüler... Kadınlara çekici gelmeleri çok normal.


Er meydanında kispet dışarıda Beymen takım elbise
Kispetin ömrü ne kadar ve ne kadara mal oluyor?
Sezon başında aldığımız kispet yırtılmazsa önümüzdeki sezon da kullanıyoruz. Türkiye’de birkaç kispet ustası kaldı. Biz de onlardan alışveriş yapıyoruz. Dana derisinden yapılan kispetin fiyatı 500 TL’yi buluyor. Er meydanında kispet giyiyorum, antrenmanlarda eşofman. Aslında ben bugünkü gibi takım elbise giymeyi seviyorum. Takım elbiselerimi Beymen’den alıyorum.