‘Tarkan star, ben değilim’

BBG’nin Tarık’ı kendini Tarkan’la aynı kategoride görmüyor‘Tarkan star, ben değilim’
Biri Bizi Gözetliyor ile üne kavuşan, "Of Deli Gönül" kasedi ile Tarkan’ın single’ını sollayan Tarık, "Belki benimle birlikte yeni bir star anlayışı gelişir" diyor
Tuba Akyol

Ne zamandır müzik yapıyorsunuz?
11-12 yıldır müzikle iç içeyim. Çocukluğumdan beri bütün hayallerim müzikle ilgiliydi. İstanbul’a konservatuvar sınavlarına katılmak için geldim. Kazanamadım. Açıköğretim İktisat’a girdim. Bitirdim de. Bu arada müzik hep hayatımdaydı.

Ailenizin tepkisi ne oldu?
Annem beni hep destekledi. Babam biraz daha telaşlıydı. Olmayacaksa başka bir işe bak falan diyordu. Ama benim müzik dışında yapabileceğim bir iş yoktu.

Ailelerin bunu kabul etmesi zor olur. "Adam gibi bir iş tut" derler genellikle...
Evet ama ben çok ısrarlıydım. Kendimi bildim bileli enstrüman çalıyorum, şarkı söylüyorum. Baktılar ki bir istikrar var, rahat bıraktılar. Bu arada ben müzikten para kazandım. Barlarda söyledim, çeşitli sanatçılarla çalıştım.

Kimlerle çalıştınız?
Haluk Levent’le, Ata’yla... Demet Sağıroğlu’na vokal yaptım.

Onlardan yardım istemediniz mi?
Bana yol açmalarını istedim tabii. Ama kısmet değilmiş; kısmet bugüneymiş.

Beraber çalıştığınız ya da dinlediğiniz sanatçılar arasında bir rol modeliniz var mıydı? Müzikal anlamda ya da bulunduğu yer anlamında benzemek istediğiniz biri oldu mu?
Hayır. Albüm çıktıktan sonra böyle benzetmeler yapıldı. Yaşar’a benzediğim yazıldı gazetelerde. Ben çok sert özeleştiri yapabilen bir insanım. Mantığım hep hislerimin önündedir. Bence Yaşar’ın tarzı benimkinden çok farklı. Sözler farklı. Benim şarkılarım biraz daha Anadolu, türkü formatında.

"Of Deli Gönül" çalıntı mı?Ne zamandır beste yapıyorsunuz?
Yaklaşık 7 yıldır. Ama o zamanlar yaptığım şarkıları ben bile beğenmiyordum. Sonra benim de beğendiğim besteler yaptım. O zaman bana bir şevk geldi. Kendi besteni söylerken utanmıyorsun. Hani "Kendi besteni çalsana" derler de, utanır söylemek istemezsin ya. O kalmamıştı artık.

Çıkış şarkınız "Of Deli Gönül"ün bir bölümünün çalıntı olduğu söylendi ama...
Evet. Aslında şöyle oldu. Şarkının nakarat kısmı, "ooo oo" kısmı Biri Bizi Gözetliyor evinde ilk söylediğimde değişikti. Ama sonra evdeki arkadaşlar şarkıyı söylerken, o bölümü şimdiki haliyle söylemeye başladılar. Böylesi daha kolaylarına geldi. Kaset yapılırken ben bu benzerlikten rahatsız olduğumu söyledim. Sonuçta bire bir aynı değil ama andırıyor. "Bu şarkı böyle söylendi, beğenildi; değiştirmeyelim" dediler. Bu haliyle kaldı.

Adınız Tarkan’la, Mirkelam’la beraber anılıyor. Kaset satışlarında onları zorluyorsunuz. Böyle bir başarı hayal etmiş miydiniz?
Benim hayallerim biraz daha lokaldi. Bir albümüm olur, 40-50 bin dinleyicim olsa bana yeter diye düşünüyordum. Ama BBG evinin içine girince hedef büyüdü. O sihirli ev, sihirli bir kutunun içinden de izlenince, ortaya böyle bir sonuç çıktı.

O sihirli ev, star olmanızın önünde de bir engel değil mi aynı zamanda? Şarkılarınız herkesin dilinde ama star olmanız çok güç. Zira star gizeminiz kalmadı. Her halinize vakıfız.
Benim star olmak gibi bir kaygım yok ki. Ben şarkılarımı söyleyeyim, insanlar onları dinlesin, benim hissettiklerimi anlasınlar, bu bana yeter. Tek istediğim müzikle uğraşmak.

Ama karşınızda starlar var. Kabul edin ya da etmeyin onlarla kıyaslanıyorsunuz. Tarkan’la kıyaslanmak sizi mutlu etmiyor mu?
Tarkan çok takdir ettiğim bir sanatçı. Pırıl pırıl bir sesi var. Ve o sesi çok iyi kullanıyor. Ne diyebilirim ki, Tarkan her haliyle, tarzıyla bir star. Ben kendimi o kategoride görmüyorum.

Siz hangi kategoridesiniz?
Bilemiyorum. Belki yeni bir star anlayışı gelişir. Böyle bir star da olabilir.

Kendi gibi, samimi...
Evet. Kafamda bir şey çizip ben böyle olayım diyemiyorum. Rol yapmak çok zor bir şey. BBG evinde rol yapsaydım, dışarıda da aynı rolü devam ettirmek zorunda kalırdım. Sürekli rol yapmak istemem açıkçası. Kendim gibiyim.

‘Halk konserleri vereceğim’Ama aynı zamanda ünlüsünüz. Sık sık televizyona çıkıyorsunuz...
Ben biraz rahatsızım bundan. Ben eskiden televizyona dönüp dolaşıp hep aynı insanların çıkmasına sinir olurdum. Şimdi ben de o duruma mı düştüm acaba diye soruyorum kendime. Arkadaşlarım da biraz fazla çıktığımı söylüyorlar. Gerçi bu bir dönemdi, yavaş yavaş azalacak.

Hayallerinize kavuştunuz. Şimdi hedefte neler var?
Yeni bir hedef seçmedim daha. Bu hedefime artık son noktasını koymak üzereyim. 10 Haziran’da (yarın) Bostancı Gösteri Merkezi’nde ilk konserimi vereceğim. Geniş kitlelere seslenmek istiyorum. Bedava halk konserleri yapmak isterim mesela. Konser biletine para veremeyen ama beni çok seven insanlar var diye düşünüyorum. Belki sponsorlu olabilir. Çünkü maliyeti çok yüksek. Bunun dışında sadece kendi şarkılarımı söyleyeceğim bir konser hayal ediyorum. Bostancı’da kendi şarkılarım dışında Türk Sanat Müziği ve türkü de söyleyeceğim. İkinci, üçüncü kasedim de böyle sevilirse, günün birinde belki sadece kendi şarkılarımı söylediğim konserler verebileceğim. n

Milyonların önünde reddedilen ilk erkekHenüz bir sevgilim yok. Vakit olmadı. İnşallah bir boş vaktimde... İnsan istiyor tabii... İlişkilerimde çok samimiyimdir. Karşı tarafa zaman kaybettirmem."
Milyonların önünde reddedilen ilk erkek oldunuz galiba...
Öyle oldum ya... Gerçekten! Ne yapalım, önemli değil. İlk reddedilişim değildi. Ama sizin de dediğiniz gibi biraz farklı oldu bu sefer. Çok kişi izledi.

Dilek’le sevgili olamadınız ama arkadaş olabilirdiniz. Niye olmadı?
Ben sonrasında bile iyimserdim. Ama anladım ki çok ayrı insanlarız. Arkadaş olabilecek karakterde değiliz.

Şimdi bir sevgiliniz var mı?
Daha ona vakit bulamadım. İnşallah bir boş vaktimde... İnsan sevip sevilmek istiyor. Yanında özel biri olsun istiyor. Ama şu an cidden çok yoğun bir programın içindeyim. Yakında o da olur.

Daha önce ilişkileriniz oldu mu?
Oldu tabii ki. 30 yaşındayım.

İlişkide nasıl bir erkeksiniz? Dilek neler kaybetti?
Çok samimiyim. Karşımdaki insana zaman kaybettirmem. Oyunlar oynamam. Nasılsam, öyle davranırım. İlk gün nasılsam, bittiği gün de öyleyimdir.

Eski sevgililerinizle aranız nasıl?
Kimseyle kötü ayrılmadım. Bazı sevgililerimle bugün hâlâ çok iyi arkadaşız. Annem babam gibi merak ettiğim, telefon açıp hatırını sorduğum eski sevgililerim var.

Ece Erken’in programındaydınız geçen gün. Bir kız aradı ve sizinle buluşmak istediğini söyledi. Siz de kabul ettiniz. Buluştunuz mu o kızla?
Hayır. Ne yazık ki onun telefonunu almayı unutmuşlar.

Telefonu olsa, arar mıydınız?
Arardım tabii. Niye aramayayım?

Tarık, Avusturya BBG’si finaline katılacakBiri Bizi Gözetliyor’a katılmaya nasıl karar verdiniz?
Tesadüfen oldu. Bir arkadaşımla internette dolaşıyorduk. "Böyle bir yarışma var, katılsana; şarkılarını söylersin, televizyona çıkarsın" dedi. O gün başvurdum, ertesi gün aradılar beni. Şimdi de Avusturya BBG’si çağırıyor.

Nasıl?
Benim burada büyük bir ilgi gördüğümü öğrenmişler. Bu program Türkiye’de bir star çıkardı diye, final gecesine beni davet ettiler. Finalde orada olacağım ve onlara şarkılarımı söyleyeceğim.

Sizin bu başarınızdan sonra eline gitarı alan Türkiye’deki yarışmanın ikinci bölümüne katılacak sanırım. Size yeni rakipler çıkacak o evden.
Ben kimseyi rakip olarak görmüyorum. Yani şöyle, müziğin rekabet ortamında yapılması bence hoş değil. Ben hissettiklerimi söylüyorum, diğerleri de öyle. Hem biri sevildi diye, diğerini silip atmıyor ki dinleyici. Dinleyici Tarkan’ı da, Mirkelam’ı da, Tarık’ı da, yeni çıkan birini de dinliyor ve aynı anda sevebiliyor.

Siz kimleri severek dinliyorsunuz?
MFÖ’yü hâlâ dinlerim. Grup Gündoğarken, Kayahan, Sezen Aksu, Yaşar, Deniz Seki... Bir de otantik müzikleri çok seviyorum. Flamenko severim. Paco de Lucia hayranıyım.




CUMARTESİ