04.12.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:
81 yaşında, kansere yakalandığını öğrendiğimizde, hemen kendisini telefonla aradık. Konuşmamızda, ben onu değil o beni teselli ediyordu. Ameliyat olmaya karşı çıkıp kaderi kabullenişi hepimizin gözlerini yaşartmıştı.Yirmi iki yaşında başladığı mesleğini 81 yaşına dek sürdürdü. Bir buçuk ay süren hastalığı boyunca, hasta yatağından başyazarı olduğu Ege Telgraf Gazetesi'ndeki köşe yazılarını son nefesine dek yazdı.Yedi çocuklu ailesini geçindirmek için çalışmak zorundaydı. İzmir Gazeteciler Cemiyeti, değerli arkadaşımızı, geçen yıl, çalışan en yaşlı gazeteci plaketiyle onurlandırmıştı.* * *İzmir Gazeteciler Cemiyeti binası önünde yapılan törende, Başkan Erol Akıncılar, Mehmet Ali Keskin'i yitirmenin acısını, 81 yaşına dek çalışarak örnek oluşunu dile getirdiği duygusal konuşmasında şöyle dedi:"Birbirimizi onun gibi sevelim. Mesleğimizin gereği ne ise onu yapalım ve mesleğimizi yüceltelim."Yakın dostlarından Erkin Usman, Yeni Asır'daki köşesinde, "Türk Basını'nın simge isimlerinden olan ve yetiştirdiği gazeteci sayısını bilmenin olanaksız" olduğunu belirterek şunları yazıyordu:"Mehmet Ali Ağabey, ustalığı ve gençlere öğrettikleri ve yardımseverliğiyle herkesin kalbine taht kurmuştu."Son yıllarda, Ege Telgraf Gazetesi'nde birlikte çalıştıkları Kaya Çelikkanat, "1960'larda, Demokrat İzmir Gazetesi'nde başladığımız dostluk, Ege Telgraf Gazetesi'nde noktalandı" diyerek şöyle devam ediyordu:"Ben CHP'den, o Demokrat Parti'den belediye meclisi ve daimi encümen üyelikleri yapmıştık. İki ayrı siyasi partide görev yapmamıza karşın, aramızda siyasal çatışma olduğunu anımsamıyorum."Babası gibi gazeteci olan sevgili oğlu Fahrettin Keskin, Ege Telgraf'taki, "Ustamı ve Babamı Kaybettim" başlıklı yazısında, "Pazar gecesi 24'te babam Mehmet Ali Keskin'i kaybettim" diyerek şunları söylüyordu:"Önceki gece ben, önce insan, 7 çocuklu ailesini geçindirmek için tek başına çırpınan bir aile reisini, yani fedakar bir insanı yitirdim. Önceki gece ben, bana nasıl gazeteci olunacağını öğreten, bu meslekten 30 yıl boyunca ekmek yememi sağlayan ustamı, babam Mehmet Ali Keskin'i yitirdim."Ege Telgraf çalışanları ise, "Onu hep anacak unutmayacağız" başlıklı yazılarında, genç kuşaklara sahip çıkan ve yaşam boyu çalışan ustaları için "Ağaçlar ayakta ölür" diyerek şunları yazmışlardı:"Her zaman mantıklı, güleryüzlü ve sevecen kişiliğiyle örnek bir duayen olmanın rehberliğiyle genç kuşaklara sahip çıkmış, özellikle giyim ve davranışlarıyla hepimize örnek olmayı hedeflemişti."Bizlerde, bu görüş ve duygular içinde, sevgili dostumuzu, birlikte geçirdiğimiz uzun, çileli ve zor günleri anarak, onu hiç unutmayacağız.* * *Bizim kuşağın simge isimlerinden renkli kişiliğiyle İzmirlilerin yakından tanıdığı Mehmet Ali Keskin, tüm vasıflarıyla, çalışmanın erdem olduğunu bizlere miras bırakmıştır.1924 yılında İzmir'de doğan Mehmet Ali Keskin, 7 çocuklu bir aileyi geçindirmek için, 81 yaşında verdiği son nefesine dek çalışmıştı. Geçen hafta yitirdiğimiz değerli meslektaşımız ve kadim dostumuza Allah'tan rahmet, kederli ailesine, tüm meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz. ege@milliyet.com.tr Mesleğimizin simge isimlerinden, yaşam boyu gazeteciliğe gönül ve emek vermiş, genç kuşaklara örnek olmuş kadim dostumuz Mehmet Ali Keskin'i geçen hafta yitirdik.