Ayrıca, antik kentteki iyi korunmuş durumdaki birçok arkeolojik kalıntının kayıt altına alınması ve bunlara yönelik bilimsel koruma tedbirlerinin geliştirilmesi de amaçlanıyor.
Diocaesarea, iyi korunmuş arkeolojik kalıntılarıyla öne çıkarken Hellenistik, Roma ve Geç Antik Dönem eserlerini barındırıyor.
Silifke ve Erdemli arasında kalan bölge, Hellenistik Dönem'de Rahip Krallık Hanedanlığı tarafından yönetilmiş ve Diocaesarea, bu dönemde Olba olarak adlandırılan bölgenin idari ve dini merkezi rolünü üstlenmesi ile biliniyor.
Doç. Dr. Ümit Aydınoğlu, bölgenin dönemin en önemli başkentlerinden biri olmasının yanı sıra Rahip Krallar Hanedanlığı tarafından yönetildiğine dikkat çekerek, "Uzuncaburç, bölgenin başkenti.
Bu başkente de bütün yollar bağlanıyor. Kenti çevreleyen çok sayıda yol, Roma döneminden beri kullanılıyor.
Biz bu yollardan birini, Kızkalesinden Uzuncaburça bağlanan yolun bir kısmını temizleyip açığa çıkardık.
Antik dönem geleneğinde bu yolların aynı zamanda antik kentin kutsallığından kaynaklı olarak etrafı mezarlık olarak kullanılması nedeni ile de görkemli mezarlar yapılmış. Biz bu mezarların 32 tanesini açığa çıkardık. Bugün gezi parkı olarak düzenlediğimiz bu alan, ormanın içinden geçen bir antik yoldur. Bu antik yol ve mezarlar görülmeye değer bir hal aldı. Bu 32 mezarı tabelalandırdık, işaretlendirdik. Gezginler için çok güzel bir gezi parkuru haline getirdik" dedi.
