Binlerce öğrencinin hayatını değiştirdi

Türk Eğitim Vakfı’nın (TEV) kuruluşundan bu yana görev yapan Güsel Bilal, 50 yılı geride bıraktı. Bilal, 49 yıllık genel müdür yardımcılığından sonra şimdi mütevelli heyeti üyesi. Aynı kurumda en uzun süre çalışan sayılı insanlardan biri olan Güsel Bilal’in hayatında eğitim ve TEV hep ön planda oldu. Topladığı bağışlarla binlerce öğrencinin burs almasını, kadınların meslek sahibi olmasını sağlayan TEV’in Güsel Ablası, hiç evlenmemesine rağmen bugüne kadar 40’tan fazla çifti de evlendirdi. Yıllardır yorulmak bilmeden çalışan Güsel Hanım, kanseri de sahip olduğu bu enerjiyle yendi. Hâlâ da bağış toplamaya devam eden Güsel Bilal, TEV’deki 50 yılını anlattı.
‘Ülkeme hizmet ettim’
Hayatınızı eğitime adamanızın en önemli nedeni nedir?
20’li yaşlarımın sonunda Fatih Kaymakamı Fahamettin Altun, Hakkâri’ye Vali olarak tayin edildi ve bizi davet etti. Orada gezerken Atatürk’ün heykelinin olmadığını fark ettim. “Neden heykel yok” diye sordum. Vali de “Tamam yaptıralım” dedi. Heykeltıraş Ferit Özşen’le konuştum ve yaptırdık. O haz beni çok etkiledi. O günden sonra hep ülkeme hizmet etme arzusu duydum. Eğitime de bu arzuyla gönül verdim.
TEV ile nasıl tanıştınız?
Çok sosyal biriydim. Bana verilen işi en güzel şekilde yapardım. Bir gün Vehbi Koç, bana “Çocuk okutacağız, senin insanları ikna etme meziyetin çok fazla, onu görüyorum” dedi ve beni o dönem ismi Türk Eğitim Tesisi olan TEV’e aldı. Alışından bugüne 50 yıl oldu.
Bu süreçte içinde yer almaktan mutluluk duyduğunuz beş proje nedir?
Sayısız projede yer aldım, fakat ilk aklıma gelenler: Hakkâri’ye Atatürk Heykeli, Batman Güsel Bilal Toplum Merkezi, Van depremi bursları, TEV-SINGA Singapur’da Karşılıksız Doktora bursları, TEV İnanç Türkeş Özel Lisesi.
‘Batman’ın Anası’ diyorlar
n Batman’da isminizi taşıyan merkez hakkında bilgi verebilir misiniz?
Batman’da o dönem kadınlar her gün canına kıyıyordu. Ne yapabiliriz diye düşündük. Biz kadınlara bir beceri kazandırırsak, kendilerine ve ailelerine katkıda bulunurlar, kişilik sahibi olurlar deyince Vali’nin çok hoşuna gitti ve 2001’de merkezi açtık. Kadınlar, halı, kilim dokuma, el sanatları, bilgisayar, ev ekonomisi, enstrüman çalma gibi farklı konuları öğrendiler. Orada meslek sahibi oldular. Batman’daki merkezle haftada en az bir kere konuşuyorum. Abbas Güçlü o konuda beni hiç yalnız bırakmadı. Bana “Batman’ın Anası” diyorlar. 90 yaşında kadın sarılıp elimi öpmeye çalışıyor. Ben de eğitime hizmet eden kim olursa olsun çok saygı duyuyorum.
Hedeflerinizi gerçekleştirdiniz mi?
İçimde hiç ukde kalmadı. İnsanların hayatlarına dokunmak çok güzel, bu şekilde mutlu oluyorum. 50 yılda ülkeme çok güzel hizmet ettim. TEV, eğitimde Türkiye’ye çok büyük destek verdi.
Evliliklerde de imzası var
Hayatına dokunduğunuz bursiyerler ve bağışçılarla görüşüyor musunuz?
Öğrencileri yakından tanıyorum. Hâlâ da bursiyerlerimizle görüşürüm. TEV’de hepsinin iletişim ve ne iş yaptıklarına dair bilgileri tutuyoruz. Çok üst noktada hatta şu anda milletvekili olan eski bursiyerlerimiz de var. Örneğin CHP İstanbul Milletvekili Didem Engin. İnanıyorum ki yakında bakan olan bursiyerlerimiz de olacak. BBVA Compass CEO’su olan Onur Genç bursiyerimizdi. Bana maddi durumumuz o kadar iyi değil diyerek orta seviye bir üniversiteyi tercih edeceğini söyledi. “Seni oraya göndermiyorum, sen bu kafayla çok daha iyi yerlere gidebilirsin” dedim ve kâğıdı yırttım. Sonrasında ABD’nin en iyi üniversitelerinden Carnegie Mellon’a gitti. Benim için önemli olan burs verdiğimiz çocukların neler yaptıkları. Aynı şekilde bağışçılarımızla da hep görüşürüz. Ailelerinden biri gibiyim.
Evlenmediniz ama birçok evliliğe imza attınız. Kaç kişiyi evlendirdiniz?
Beni evlendirmek için çok uğraştılar ama evlenmedim. Evlenseydim hem ev hem TEV olacaktı. İkisinden birini eksik yapacaktım. O yüzden evliliği düşünmedim. İyi ki düşünmemişim. Başkalarını mutlu etmeyi tercih ettim. 40’a yakın çalışanımızı, bursiyerimizi evlendirdim. Bir kere görüp de yakıştırırsam benden kaçmaz.

Enerjisiyle kanseri yendi
Çalışma enerjisi hiç bitmeyen Güsel Bilal, TEV için bağış toplamaya devam edeceğini söylüyor ve ekliyor:
“Hâlâ listemde isimler var. Onları bağışçı olmaları için ikna edeceğim. Sonuna kadar hizmete devam. TEV, benim hayatım. Kanser oldum, kemoterapiye gidiyordum ama sonra işimin başına geliyordum. Doktorum, ‘Kanserin üçüncü evresindesin nasıl canına eziyet ediyorsun’ dedi. 6 ay sonra ise ‘Sana hiçbir ilaç kendi yaptıkların kadar enerji veremez, biz sana bir şey yapamamışız’ dedi. İnanılacak gibi değil. Bu enerjimle kanseri yendim.”
İkna etmediği kimse yok
Güsel Bilal, Zeki Müren, Safiye Ayla gibi ünlü isimlerin yanı sıra birçok insanı TEV’e bağış vermesi konusunda ikna etti. Bunu nasıl başardığını Bilal, şöyle anlatıyor: “Bugüne kadar halledemediğim tek bir olay olmadı. İnsanlara o an içimden ne gelirse onu söylüyorum. Bağış vermesi konusunda en zor Zeki Müren’i ikna ettim. Tam 5 yıl sürdü. Sonrasında ise Zeki Müren’le çok yakın arkadaş olduk. Bana, “Senden evvel çok arkadaşlarım oldu ama seninle konuşurken aldığım hazzı hiç kimseden almadım. Beni o kadar etkiledin.” dedi. Gerçek kendinizi anlatırsanız ve anlattıklarınızı yaparsanız insanlar size güveniyor. Samimiyet, sabır ve güven. İşte bu yüzden inanıyorlar. Hâlâ da bağışçı bulmaya devam ediyorum.”

İELEV Özel Lisesi’ne Almanya’dan akreditasyon

İstanbul Erkek Liseliler Eğitim Vakfı (İELEV) Okulları’nın, 2013’te eğitime kazandırdığı İELEV Özel Lisesi, Almanya Dışişleri Bakanlığı tarafından özel statüye tabi tutularak akredite edildi. Dünyada bu statüye sahip 140 okul bulunuyor. Türkiye’de ise anaokulundan liseye 12 yıl kesintisiz eğitim sunan İELEV Özel Lisesi, Almanya tarafından akredite edilen tek okul oldu. Okulun ayrıca Gemischtsprachiges Internationales Baccalaureat (GIB) akreditasyonu da var. Akreditasyonun içeriğiyle ilgili bilgi vermek amacıyla İELEV Akademik Kurulu IB-DP Danışmanı Imke Hermann ile İELEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Akademik Kurul Başkanı Prof. Dr. Erhan Erkut’un katılımıyla dün bir toplantı düzenlendi.
Toplantıda konuşan Imke Hermann, “Bu özel statü sayesinde, dil ve fen dersleri için Almanya’dan yabancı öğretmen desteği, okulun laboratuvar ve teknik donanım benzeri ihtiyaçları için maddi destek sağlanacak” dedi.
Akreditasyon süreciyle ilgili konuşan Erhan Erkut, IB hakemlerinin okullarını denetleme sırasında müfredatı incelediklerini, öğrenciler, öğretmenler, velilerle görüştüğünü kaydetti. Denetleme sonunda akreditasyona hak kazandıklarını dile getiren Erkut, “300 okul ziyareti yapan IB Hakemi, ziyaret ettiği okullar arasında lisemizin ilk yüzde 5 içinde olduğunu ifade etti. Bu bizim için güçlü bir motivasyon oldu” dedi. Kurumun, Almanca ve İngilizce hazırlık sınıflarıyla Türkiye’de iki dilde hazırlık sınıfı olan tek lise olduğunu belirten Erkut, şunları söyledi: “100’den fazla ülkede geçerliliği olan GIB ile öğrencilerimizin, Türkiye’nin yanında yurtdışındaki üniversitelere de kabulünü kolaylaştıracak Almanca ve İngilizce yeterliliğini vermeyi hedefliyoruz.”

Beykoz, öğrencilerine iş deneyimi sunuyor

Beykoz Üniversitesi, uygulamalı ve kişiye özel eğitim programlarıyla öğrencileri hayallerindeki mesleğe hazırlıyor. 2016’da kurulan üniversitenin öğrencilere sunduğu olanaklarla ilgili bilgi veren Beykoz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Durman, “2008’de Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu’nun kurulması ile temelleri atılan üniversitemiz, mesleki yükseköğretim alanında sahip olduğu güçlü geçmişi üzerine inşa ettiği yapısı ile yükseköğretimde yenilikçi vizyonu ve yeni nesil bir üniversiteyi temsil ediyor” dedi.
Ünlü eğitim bilimci John Dewey’in ‘Eğitim hayata hazırlık değil; hayatın kendisidir’ sözünü motto olarak belirlediklerini vurgulayan Durman, “Öğrencilerimizin sadece bilmek için değil, uygulamak için öğrenmeleri gerektiğine inanıyoruz. Akademik kadromuz sektörle iç içe bir yaklaşımla ders içeriklerini oluşturuyor, bölümlerin tasarımında da iş dünyasının ihtiyaçlarından faydalandık” diye konuştu.
Stajın, eğitimin bir parçası olduğunu dile getiren Durman, şunları söyledi: “Öğrencilerimiz en az bir dönemlerini alanlarında faaliyet gösteren bir işyerinde geçirecek. Fakülte, lisans programlarında 7 dönem okulda, bir dönem işyerinde, yüksekokul lisans bölümlerinde 6 dönem okulda iki dönem işyerinde, ön lisans programlarında ise 3 dönem okulda bir dönem işyerinde olacaklar.”

Şehirli öğrenciler Cansat’ta finale kaldı

İstanbul Şehir Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi öğrencilerinin geliştirdiği iki farklı uydu projesi; NASA tarafından desteklenen mini uydu yarışması CanSat’ta en başarılı 40 proje arasında yer alarak, finale kaldı. İstanbul Şehir Üniversitesi öğrencileri, 9-11 Haziran’da ABD’nin Teksas Eyaleti’nde yapılacak yarışmada ‘Mechanics’ ve ‘SwifTurk’ isimli iki takımla Türkiye’yi temsil edecek.
Faddale Demir’in takımı Mechanics’in danışmanlığını Yrd. Doç. Dr. Hakan Doğan, İbrahim Duru’nun takımı SwifTurk’ün proje danışmanlığını ise Yrd. Doç. Dr. Kemal Özdemir yapıyor. Yarışmanın ilk aşamasında projelendirilen uydular, finalde bir roket aracılığıyla 1000 metre yükseğe fırlatılacak. Uyduların hızı, gökyüzündeyken öğrencilerin verilere erişip anlık olarak NASA ekibiyle paylaşabiliyor olması gibi kriterlere göre başarılı takımlar belirlenecek.

TÜSİAD ve Özyeğin ortak forum kurdu

Üniversitelerle işbirliklerini geliştirmeye devam eden TÜSİAD, Özyeğin Üniversitesi ile Türkiye’nin sürdürülebilir gelişme çabalarına güçlerini birleştirerek destek olmak amacıyla “Sürdürülebilir Kalkınma Forumu”nu (SKF) kurdu. Forumla, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri başta olmak üzere bu kapsamda diğer uluslararası yeni düzenlemeler, anlaşmalar ve yaklaşımlar bağlamında güncel çalışmaları izleyerek, Türkiye iş dünyasına etkilerinin değerlendirileceği bir diyalog ve işbirliği ortamı sağlayacak. Forum ayrıca sürdürülebilir büyüme ve akıllı endüstrileşmeyi ivmelendirirken, çevreye olumsuz etkilerinin en aza indirilebilmesi için başta döngüsel ekonomi olmak üzere yeni yaklaşım ve yöntem önerileri geliştirmeyi de hedefliyor.

STEM eğitimcileri İstanbul’da buluştu

Dünyanın gelişmiş ülkelerinde uygulanan, fen, teknoloji, mühendislik ve matematik gibi dört önemli disiplinin birbirleriyle entegrasyonunu hedefleyen bir öğretim sistemi olan STEM modelini 11 yıl önce Türkiye ile tanıştıran Bahçeşehir Koleji, bu konudaki çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda STEM Day etkinliği düzenlendi. Avrupa Birliği STEM Çalışmaları Proje Yöneticisi Maite Debry’nin de davet edildiği etkinlikte, MEB, Yenilik ve Eğitim Teknolojileri (YEĞİTEK) Genel Müdürü Bilal Tırnakçı ve Bahçeşehir Koleji Kurucusu Enver Yücel katıldı. Etkinlikte konuşan Yücel, her alanda mühendislere ihtiyaç duyulduğunu dile getirerek, disiplinlerarası bir eğitim anlayışının gelişmiş ülkelerde sürdürülebilir hale geldiğini söyledi. Uluslararası başarı için STEM eğitiminin önemini vurgulayan Bilal Tırnakçı ise kodlama derslerini müfredata eklediklerini kaydetti.

Eryetiş & Balkanlar en iyileri ödüllendirdi

Eryetiş & Balkanlar Eğitim Kurumları, Mavi Çınar Ödülü kapsamında her yıl ülke düzeyinde bilim, sanat, edebiyat ve spor alanlarında başarılı çalışmalarıyla öne çıkan kişi ve kuruluşları seçiyor. Öğrencilerin oylarıyla belirlenen ödül çerçevesinde bu yıl 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle kategorilerde ve organizasyon biçiminde değişikliğe gidildi. “Mavi Çınar-Vatan” adıyla verilecek ödül kapsamında bu yıl, darbe girişiminin başarısızlığa uğratılması için verdiği mücadele nedeniyle 1. Ordu Komutanlığı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü ve CNN Türk Televizyonu ödüle layık görüldü. 1. Ordu Komutanı Orgeneral Musa Avsever ile İstanbul Emniyet Müdürü Dr. Mustafa Çalışkan’a ödülleri, Eryetiş & Balkanlar Eğitim Kurumları’nın kurucusu Dr. Vedat Eryetiş başkanlığında oluşan heyet tarafından makamlarında takdim edildi.