‘Çocuk gelin’in kahreden ölümü

Küçük yaşta evliliklerde Türkiye birincisi çıkan, Niğde’de bir çocuk gelin dramı daha ortaya çıktı.
Merkeze bağlı İçmeler köyünde oturan 13 yaşındaki Hilal Ünal, 17 yaşındaki İ.A.’nın tecavüzüne uğrayınca teyzesini arayıp “Babamın yüzüne bakamam” dedi ve İ.A. ile kaçtı. İ.A.’nın babası Rahmi A., Hilal’in babası Hacı Ünal’ı ikna edince iki çocuk aile arasında yapılan düğünle evlendirildi. Ancak çocuk gelin Hilal Ünal nikahsız evliliğin üzerinden daha bir ay geçmeden 21 Ekim’de odasında göğsünden tabancayla vurulmuş halde bulundu. İntihar ettiği öne sürülen Hilal gözyaşları arasında toprağa verildi.
Telefonları dinlendi
Olay günü ağlayarak jandarmaya ’Gelin kendini vurdu’ diyen Rahmi A. ve eşi Aysel A., ile oğulları İ.A. İfadelerin ardından 3 bırakıldı.
İntihar iddiasını inandırıcı bulmayan Cumhuriyet Savcısı, Hilal’in cinayete kurban gitmiş olabileceği değerlendirince üç şüphelinin telefonları dinelemeye alındı. Teknik takip sonucunda Rahmi A., olaydan sonra görüştüğü K.G.’ye, “Kendini vurdu, vuruldu” dedi. Aynı K.G., telefonda Aysel A.’ya, “İ.A. veya biri suçu üzerine alsın, ’Kazaen ben yaptım’ desin. Hiç olmazsa biri yatsın” dedi. Aysel A. ise “Ya olmaz, sonradan ifade döner mi?’ diye cevap verdi.
Soruşturma devam ederken ifadesi alınan Hilal’in kız arkadaşı R.K., Hilal’in telefonda kendisiyle ’Aşkım, canım’ diyerek görüştüğünü söyledi. Soruşturma sırasında savcılığa jandarmanın olay yeri inceleme raporu da ulaştı. Raporda Hilal Ünal’ın ’Uzak atış’ ile öldüğü, Rahmi A.’nın gömleğinde, Aysel A.’nın hırkasında ve olay sırasında ’Kapalı’ olduğunu söyledikleri kapıda atış artığı bulunduğu ve bu nedenle de olayın intihar olmasının mümkün olmadığı belirtildi.
‘Kayınpederi yanlış anladı’
İddianamede; ifadeler, raporlar ve teknik takip sonucunda elde edilen deliller sonucunda olayla ilgili, “Şüpheli Rahmi A. savunmasında, oturma odasının kapısının kapalı olduğunu beyan etmiş ise de kapıdan çıkan atış artıklarının kapının açık olduğunu ve muhtemelen Rahmi’nin kapı aralığından atış yaptığını gösterdiği, ifadesi alınan tanığın maktulün kendisine telefonda ’Aşkım, canım’ diye hitap ettiğini beyan ettiği, bu nedenle maktulün başka erkeklerle konuştuğu için Rahmi A. tarafından namus nedeniyle öldürülmüş olabileceği, Aysel’in ise olay esnasında eşinin yanında bulunduğu, çünkü el, yüz ve giysilerinde atış artığı tespit edildiği, eşine söz ve davranışlarıyla engel olmayarak destek vermek suretiyle eşinin kasten adam öldürme suçuna yardım eden olarak katıldığı kanaatine varıldığı” denildi.

Ağırlaştırılmış müebbet istendi

Elde edilen deliller üzerine Rahmi A. 16 Aralık’ta katil zanlısı olarak tutuklanırken, eşi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. İddianamesini tamamlayan Cumhuriyet Savcısı, Rahmi A. hakkında ’çocuğa karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu, Aysel A. hakkında ’Öldürmeye yardım ve cinsel istismara yardım etmek’ suçlarından 36 yıla kadar hapis istemiyle Niğde Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açtı. İ.A. hakkında açılan ayrı bir davada ise ’çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’ suçlarından 25 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istendi.