20.08.2020 - 14:42 | Son Güncellenme:
DHA İHA
Gaziemir ilçesinde yaşayan Deniz Kaplan (25), geçen 18 Ağustos Salı günü saat 23.30 sıralarında Karşıyaka'dan gelen yeğenleri İğde Sena Ortaç (15) ve Nisanur Altundağ (15) ile birlikte Sarnıç Mahallesi'ndeki lunaparka gitti. Kaplan ve yeğenleri, asansörlü kuleye bindi. Ancak asansör, kuleden inişe geçtiği sırada halatının kopması nedeniyle yere çakıldı. Kaplan ve 2 yeğeni yaralandı.
Kaplan'ın eşi Mustafa Kaplan'ın ihbarı üzerine olay yerine polis ve 112 Acil ekipleri sevk edildi. Yaralılar, ilk müdahalenin ardından ambulansla Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaralanan Kaplan ve Altundağ ile belinde kırık bulunan Ortaç, tedaviye alındı. 3 yaralı tedavilerinin ardından taburcu edildi. Sena Ortaç'ın 6 hafta boyunca hareketsiz şekilde yatacağı öğrenildi. Şikayet üzerine polis soruşturma başlattı.
'VERİLMİŞ SADAKAMIZ VARMIŞ'
Deniz Kaplan, yaşadıklarını DHA'ya anlattı. Kaplan, "Yeğenlerim o gün bana gelmişti. Onları gezdirmek için dışarı çıkardım. Lunaparka gitmek istediklerini söylediler. Korktukları için benim de onlarla binmemi istediler. Oyuncak yukarıya çıktıktan sonra büyük bir gürültüyle yere çakıldı. Çocukların biri kendini yere attı, diğeri ağlamaya başladı. Ben de çok korktum ama onlara yardımcı olmaya çalıştım. Eşim ve küçük kızım da oradaydı. Onlar da çok korktu" dedi.
Yaşanan olaya rağmen lunaparkın halen açık olduğunu belirten Kaplan, "Olayı çok ucuz atlattık. Çakılana kadar düştüğümüzü anlamamıştık. Çocuğum küçük olduğu için yatamıyorum. Tam olarak iyileşmesem de ayağa kalkmak durumundayım. Verilmiş sadakamız varmış. Sorumlular hakkında şikayetçiyiz" diye konuştu.
'OYUNCAK ESKİ GÖRÜNÜYORDU'
Deniz Kaplan'ın eşi Mustafa Kaplan (31) da olaydan psikolojik olarak etkilendiklerini söyledi. Kaplan, "Eşimi ve yeğenlerini oyuncağa bindirdikten sonra kızımı salıncakta sallamaya başladım. O sırada büyük bir gürültü duydum. Döndüğümde çığlıkları ve ağlamaları duydum. Hemen polisi ve ambulansı aradım. Bu kadar basit bir ihmalin olması aklıma gelmezdi. Aslında binmeden önce şüphelendim çünkü oyuncak çok eski görünüyordu. Allah'a şükür yine de hafif atlattık. Çocuğumuz da olaydan sonra saatlerce ağladı. Gereken mercilere başvurduk. Lunaparkın halen çalışıyor olması gururumuza dokunuyor. Oyuncak tamamen dolu da olabilirdi. Yetkililerden gerekeni yapmalarını rica ediyorum. Psikolojik olarak çöküntüdeyiz. Eşimi ve yeğenlerimi öyle görmek beni çok üzdü" dedi.
"ÜZGÜNÜM, VİCDAN AZABI ÇEKİYORUM"
Olayla ilgili açıklama yapan iş yeri sahibi Hakkı Yakut, üzgün olduğunu ve vicdan azabı çektiğini belirtti. Yakut, "En son gelen müşterilerimizi bindirdik. 2 metreden aşağı düştü. 3 kadın vardı. 2'si ayakta tedavi oldu ancak birisi belim ağrıyor dediği için hastaneye gönderdik. Ertesi gün velilerini aradığımda 'ikisinde bir şey yok, ayakta tedavi oldular, birinin belinde biraz rahatsızlığı vardı korse takıp evine gönderdiler' diye söylediler. Bu cihaz bizim değil, bu saatten sonra paketleyip firmaya göndereceğiz. 2014'den beri buradayız. Bu üzücü kaza yaşandı, keşke olmasaydı. Oldu üzgünüm, vicdan azabı çekiyorum. Benim esas amacım insanları eğlendirmek. İnsanları üzgün görünce kazalardan dolayı bu sefer rahatsız oluyorum. Keşke olmasaydı ama yapacak bir şey yok. Kardeşimize acil şifalar diliyorum. En kısa sürede iyileşmesini diliyorum" açıklamasında bulundu.
İş yeri sahibi Hakkı Yakut, yaralanan kişilerle sürekli olarak telefonla konuştuklarını ve yakın zamanda da evlerine ziyarete gideceğini aktardı. Kazanın teknik aksaklıktan dolayı meydana geldiğini öne süren iş yeri sahibi, cihazı kiraladıkları firmaya paketleyerek iade edeceğini sözlerine ekledi.
Polis olayla ilgili inceleme başlattı.