14.02.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:
0
New Yorktaki Federal Güney Bölge Mahkemesinde dün yapılan ilk oturumda, yargıç Jed S. Rakoff, 29 Ocakta verdiği ihtiyati tedbir kararıyla ilgili davalı tarafın yaptığı itirazı görüştü ve iki tarafın avukatlarını dinledi.Motorola ve Nokiayı temsilen Howard Stall ve Steve Davidsonun başkanlığındaki avukatlar grubu, davanın basit bir iş anlaşmazlığı ve anlaşma ihlali olmadığını ve Uzanların, sahtekarlık ve dolandırıcılık yaparak, müvekkillerinden para çaldığını, o nedenle de Uzanların milyonlarca dolarlık borçlarına karşı güvence olarak gösterdikleri tek teminat olan yüzde 73.5 oranındaki Telsim hisselerinin New York Mahkemesi emrine verilmesi gerektiğini bildirdi. Dünyanın en büyük iki cep telefonu üreticisi Motorola ve Nokianın, Telsim şirketinin sahibi Uzan ailesi aleyhine New Yorkta açtığı ceza ve tazminat davasının ilk dinleme toplantısı dün yapılırken, yargıç, teminat olarak gösterilen Telsim hisselerinin mahkeme kalemi emrine yatırılması için aldığı ihtiyati tedbirle ilgili son kararı cuma günü vereceğini açıkladı. Telsim çöker savunması Uzanları temsil eden ve Robert Serio, Mark Holton, David Rosenberg ve Jerry Strochlicten oluşan savunma avukatları ise, Türk kanunlarına göre, telsiz telekomünikasyon operatörlüğü (GSM) lisansının muhafaza edilebilmesi için, Telsim hisselerinin en az yüzde 51inin Türk vatandaşlarına ait olması gerektiğini bildirdi ve Uzanların bunun yüzde 73.5unu kaybetmeleri halinde, bunun şirket açısından "felaket" olacağını ve Telsimin çökeceğini savundu. Baş avukat Robert Serio, tarafların bu tür anlaşmazlıklarda İsviçre kanunlarının hakemliğini kabul ettiklerini ve Motorolanın şikayetlerinin İsviçre kanunları altında görülmesi ve bir İsviçre hakimler paneli tarafından karara bağlanmasını da istedi. Mafya Yasası uygulansın Yargıç Rakoff, davalı ve davacı tarafların avukatlarına, teminat gösterilen Telsim hisselerinin New York Mahkemesi emrine verilmesinden ne gibi zarar göreceklerini sordu. Motorola ve Nokiayı temsilen konuşan baş avukat Howard Stall, Uzanların bütün anlaşmalarını ihlal ederek, müvekkillerine borcu olan 3 milyar doların "bir kuruşunu" bile ödemediğini ve tek güvenceleri olan Telsim hisselerinin değerini düşürerek ve şirketin mal varlıklarını başka kuruluşlara aktararak dolandırıcılık yaptığını belirterek, "mahkemenin bu duruma müdahale etmesi, sadece hakkı değildir, ayrıca bununla görevli ve yükümlüdür. Karşı taraf, zaten hiç bir zaman bu teminatın Motorola ve Nokiaya ait olmadığını söylememiş, bu konuda hiç bir anlaşmazlık olmamıştır. Bu teminat başından beri müvekkillerimize aittir. Üstelik biz bunun şu anda bize değil, sadece mahkeme emrine verilerek, mevcut statükonun korunmasını ve Uzanların bunu daha fazla çalmasının önlenmesini istiyoruz" dedi. "Hisseleri çaldılar" Taraflara bu konuda sık sık sorular yönelten ve fikirlerini alan yargıç Rakoff, daha sonra bu konuyla ilgili kararını Cuma günü vereceğini açıkladı. Bundan sonraki mahkeme toplantısının ise 9- 10 Nisanda yapılması kararlaştırıldı. Uzanların kendilerini gerçek niyetleri konusunda başından beri aldattığını, Telsim hisselerinin değeri düşürüldüğü zaman da Uzan avukatlarının kendilerine, "Zaten bu hisseler size ait değil, sadece teminat" dediğini kaydeden Stall, "Telsimdeki hisselerimizi çaldılar ve Türkiyeye götürdüler. Hakemlik de Türkiyede yapılamayacaktı. O halde zararımızın karşılanması için Türkiyede çare bulamıyoruz, İsviçrede bulamıyoruz, burada da mı bulamayacağız? Sayın yargıç, bu tipik bir sahtekarlık ve dolandırıcılık davasıdır. Basit bir iş anlaşmazlığı değildir" dedi.