AK Parti, Cemil Meriç'i vefatının 38. yılında andı

Yazar, düşünür, çevirmen ve eğitimci Cemil Meriç, vefatının 38. yılında anıldı. AK Parti Kültür ve Sanat Politikaları Başkanlığı tarafından, AK Parti Genel Merkezi'nde "Cemil Meriç'i Anma" programı düzenlendi.

Programda konuşan AK Parti Kültür ve Sanat Politikaları Başkanı Hüseyin Yayman, Cemil Meriç'i rahmet, hürmet, şükran ve duayla andığını belirterek, "Cemil Meriç, bu ülkenin aklına, vicdanına, kalbine ses olan büyük bir mütefekkirdir. Onun ifadesiyle, ulu çınarlar gibi fırtınalı diyarlarda yetişen müstesna bir şahsiyettir. Karanlıkta görebilen bir ruh, gözleri görmese de çağını bizden daha iyi gören bir bilgedir" diye konuştu.

Yayman, Meriç'in "Bazıları taçla doğar, bazıları kılıçla doğar, ben kalemle doğmuşum" sözünü hatırlatarak, onun, hakikatin izini süren bir fikir işçisi, münzevi ve mütecessis bir şahsiyet olduğunu vurguladı.

Meriç'in hemşehrisi ve öğrencisi olmanın memnuniyetini dile getiren Yayman, AK Parti Genel Merkezi'nde Kültür ve Sanat Politikaları Başkanlığı olarak ilk toplantılarını Cemil Meriç'i anmak üzerine yapmaktan büyük onur duyduklarını ifade etti.

Yayman, "Bugün burada onun fikirlerinin iktidarda olduğunu bir kez daha ifade etmek isterim." sözlerini sarf etti.

"Okudukça da bizi aydınlatırdı"

AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala da Cemil Meriç'i rahmet ve şükranla andı.

Meriç'in "Bu Ülke" adlı eserinden alıntılar yapan Ala, bu kitabı okurken ülkenin ona ne kadar ihtiyaç duyduğunu derinden hissettiğini söyledi.

Ala, Cemil Meriç'in kitaplarının fikir dünyasına güneş gibi doğduğu, kelimelerinin karanlıkları yıldız gibi aydınlattığı değerlendirmesinde bulunarak, "Cemil Meriç okurken, öğrencilik yıllarımızda Türkiye'nin ona ne kadar ihtiyacı olduğunu derinden hissederek okurduk ve okudukça da bizi aydınlatırdı." ifadesini kullandı.

Gazze'de yaşanan soykırıma işaret eden Ala, dünyanın gözü önünde insanlık suçu işlendiğini, dünyanın geri kalan gelişmiş ülkelerinin bu durumu izlediğini kaydetti. Efkan Ala, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sözle bile kınamıyorlar, katil Netanyahu hükümetinin yaptığı o soykırım, alçakça, bebekleri, kadınları, insanları, yaşlıları yok eden, hastaneleri vuran, okulları vuran, kütüphaneleri vuran, hiçbir canlının yaşamasına müsaade etmeyecek kadar bombayı atan, bütün bir Vietnam'da atılmış bombalardan daha çoğunu çoluk çocuğun üzerine atan bir anlayışın arkasında duruyorlar. Böyle bir dünyada üstadın insani olan, İslami olan, haysiyetli duruşunu gündeme getiren anlayışa dünyanın ihtiyacı yok mu?

Kıymetli kardeşlerim, yanı başımızda yine daha birkaç gün önce başladı. Orta Doğu'yu ateşe atacak, hiçbir ilke tanımayan, hiçbir uluslararası hukuk ilkesine uymayan saldırıyla bölgemiz karşı karşıya. Nerede bir şeyin yok edilmesine karar veriyor İsrail, Netanyahu hükümeti ertesi gün saldırıyor, vuruyor. Dünyanın geri kalan güçlü ülkeleri de bunları seyrediyor. Burada bir insani duruşa ihtiyaç yok mu? Onun için bize çağrısı üstadın, özgüven içerisinde hareket etmek."

Cemil Meriç'in "Bu Ülke" kitabından "Kıtaları ipek bir kumaş gibi keser biçerdik. Kelleler damlardı kılıcımızdan. Sonra kulağını eğdiler… Kendi ihtişamından korkar oldu, utanır oldu, sonra da unuttu onu… Batılı efendiler eğildi kulağına, sen az gelişmişsin, dedi. Bizim aydınımız da bunu bir nişan gibi boynuna taktı" sözlerini aktaran Ala, "Biz, özgüven içinde hareket edeceğiz. Üstadın deyimi ile 'Mazimizin ihtişamı gözümüzü kamaştırmasın ama önümüzü aydınlatsın'. Ne gelirse ona 'evet' diyerek bir yere varamayız." değerlendirmesinde bulundu.

Ala, konuşmasının sonunda katılımcılara seslenerek, "Çocuklarınızı getirin, gençlerinize söyleyin. Zaman buldukça değil, zaman ayırarak Cemil Meriç okuyun. Çünkü, ona ayırdığınız zaman, hayatınızın en önemli anlarından biri olacaktır." dedi.

Etkinlik, Cemil Meriç'in hayatına dair hazırlanan video gösteriminin ardından gerçekleştirilen panelle sona erdi.

AK Parti Kayseri Milletvekili ve MKYK üyesi Ayşe Böhürler'in moderatörlüğünü yaptığı panelde, Cemil Meriç'in kızı Prof. Dr. Ümit Meriç, yazar ve şair Beşir Ayvazoğlu ile Dr. Murat Yılmaz konuşmacı olarak yer aldı.

Panelde, Cemil Meriç'in fikir dünyası, eserleri ve Türk düşünce hayatına etkisi farklı perspektiflerden ele alındı.