Asla sıkılmak yok

"Wasabi" Jean Reno ve reşit olmamış bir kız! Herkesin nedense pek bayıldığı şiddet yüklü ve sübyancı "Leon" filminden sonra böyle bir ikili anında kanımı dondurdu. Ama yanlış alarmmış, çünkü kırmızı saçlı çıtır Yumi, Renonun yeni karakteri komiser Hubert Fiorentininin özbeöz kızı. Hem de gayrımeşru falan değil. 19 yıl önce Japonyada gizli istihbarat örgütünde tanıştığı, evliliklerinin ilk yıldönümünü kutlamadan kayıplara karışan karısı Mikodan doğma... Yakuza parası Fiorentini hak ettiklerinden hiç kuşku duymadığı için önüne gelene yumruk sallayarak Paris emniyetinin başına bela olan önce "sert" erkeğim, sonra kanun adamı ekolündendir. Her maçonun içinde bir romantik şovalye yatar misali, 19 yıldır Mikoyu özleyip Carole Bouquet gibi ilahi bir güzelliği bile görmezlikten gelmektedir. Emniyet müdürünün oğlunu hastanelik edince amirinden adam ol, aile kur emri alır. Fiorentini cenaze için Japonyaya gittiğinde emre çoktan uymuş olduğunu öğrenir. Ancak baba olarak ilk görevi, kızını ve mirasını Yakuzanın şerrinden korumaktır... Luc Besson sinema tekniğine hakim olmakla birlikte, yüksek gişe hasılatını hedefleyen havalı filmlerin, kolunda manken-oyuncu sevgilisiyle dolaşan popüler yönetmenidir. Yapımcılığa el attığından beri de, senaryolarını bizzat yazdığı, Hollywood usulü komedi-aksiyon karmalarını az tanınmış, daha önce birer ikişer film çevirmiş yönetmenlere emanet etmeye başladı. Şirketi Europa Corp. her biri belirli bir gişe hasılatını garantilemiş ikinci sınıf projelerle geçinip gidiyor. Gözde oyuncusu Jean Renoya muhabbetinden ve Japonlara ayıp olmasın diyerek "Wasabi"nin yönetmenliğini Türkiyede de gösterilen Europa Corp. yapımlarının en ünlüsü "Taxi" ile tanıdığımız Gerard Krawczyke vermiş. "Wasabi"de bir miktar aksiyon ve mizah var. En azından sıkılmaya fırsat vermeyecek kadar akıcı bir film. Tahmin edebileceğiniz bütün klişelerin varlığına rağmen, yer yer bir şekilde sevimli bile olabiliyor. Oyunculuk ise bu tarz filmlerden beklendiği gibi oldukça abartılı... Miko ölmeden önce bir Yakuza reisinin 200 milyon dolarını zimmetine geçirip, kızı Yumi 20 yaşını doldurup reşit oluncaya dek, Fiorentiniyi varisi olarak vasiyetnamesine geçirmeyi becerir. Tokyonun hakkı Amerikan sinemasının aksine ülke sınırları dışına çıkar çıkmaz kendini Vahşi Batıda at koşturur sanmıyor. Komiser Fiorentiniyi büyük beyaz kahraman olarak sunsa da, karşısına boyu posu dahil onun dengi olduğunu hemen belli eden bir Japon komiser çıkarma inceliğini gösteriyor. Bir de geçtiği mekanın, Japonyanın hakkını vermeyi beceriyor. Tokyonun en civcivli yeri, bir tür Beyoğlu sayılabilecek Shinjukuyu, Japon gençliğinin giyim ve eğlence tarzını yansıtmayı başarıyor. Yön: Gerard Krawczyk Gör: Gerard Sterin Sen: Luc Besson Müz: Eric Serra Oyn: Jean Reno (Hubert Fiorentini), Ryoko Hirosue (Yumi), Michel Müller (Maurice Momo), Carole Bouquet (Sofia) "Wasabi"