Kültür Sanat‘klasik’ İstanbul’a yakışır
‘klasik’ İstanbul’a yakışır
15.06.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:
İstanbul, bu ay Aya İrini’den Harbiye Açık Hava Tiyatrosu’na dek Mozartlar, Vivaldiler, Beethovenlar ile çınlayacak. 31. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali bol seçenekli programıyla müzikseverleri bir kez daha büyüleyecek.
‘klasik’ İstanbul’a yakışır
31. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali bol seçenekli programıyla müzikseverleri bir kez daha büyüleyecek.
ASLI ONAT
İSTANBUL Kültür ve Sanat Vakfı tarafından düzenlenen "İyi Müzik Ne?" temalı 31. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali, 6 Haziran - 3 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
Festival kapsamında toplam otuz dört gösteri ve bir atölye çalışması yer alıyor. Uluslararası Müzik Festivali’nde ilk kez gerçekleştirilecek atölye çalışması kapsamında, Kraliyet Operası Solistleri - Covent Garden, 8 Haziran’da müzik öğrencileriyle bir atölye çalışması yapacak.
Üstelik bu yıl Aya İrini ve Atatürk Kültür Merkezi’ne ek olarak, konser mekânları oldukça çeşitli: Uzun zamandır vakfın müzik festivaline ev sahipliği yapmayan Harbiye Açıkhava Tiyatrosu, Arkeoloji Müzesi, Darphane - i Amire, Rahmi M. Koç Müzesi, Schneidertempel Sanat Merkezi, St. Antuan ve Üç Horan kiliseleri.
İstanbul’un Fethi’nin 550., Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun da 80. yıldönümüne denk gelen 31. festivalde, yurtiçinde ve dışında klasik müzik alanında katkıda bulunan besteci ve yorumculara Yaşam Boyu Başarı Ödülü verilmeye başlanıyor. İlk ödül, klasik müziğin gelişimine katkıları dolayısıyla bestecimiz Nevit Kodallı’ya verilecek.
31. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali’nin açılışını yapacak olan Borusan Filarmoni Orkestrası, artık İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’nın sürekli orkestrası olarak faaliyet gösterecek. Gürer Aykal yönetimindeki orkestra, 5 Haziran’da Beylerbeyi Sarayı bahçesinde düzenlenecek özel konserde Türkiye Cumhuriyeti’nin 80. yılı nedeniyle Türk bestecilerinin yapıtlarından oluşan bir seçki sunacak. Bu konserin sınırlı sayıda satışa sunulan biletleri, İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’ndan satın alınabilecek.
Orkestra, 6 Haziran akşamı Petrol Ofisi’nin sponsorluğunda Memduh Cevdet Altar’ın anısına düzenlenecek açılış konserinde ise Mozart’ın "Requiem"ini, Ahmet Adnan Saygun’un "Yunus Emre Oratoryosu"ndan bölümleri ve Ramirez’in "Misa Criolla"sını seslendirecek. Müzikseverler, "Misa Criolla"yı Türkiye’de ilk kez bu konserde dinleyecek. Konserin solistleri ünlü sopranomuz Yelda Kodallı, mezzosoprano Wilke Te Brummelstroete, tenor Daniil Shtoda ve bas Manfred Hemm.
Festivalin en büyük ilgiyi göreceği kesin olan konuğu, ünlü mezzosoprano Cecilia Bartoli. Yıllardır festival için İstanbul’a getirtilmeye çalışılan Bartoli ile nihayet bu yıl anlaşıldı. Sanatçı, festivale katılıp katılmayacağı uzun süre sürüncemede kaldıktan sonra şehrimizi şereflendireceğini bildirdi. Bir süre önce yitirdiğimiz eski Müzik Festivali Yönetmeni Cevza Aktüze’nin en büyük dileği böylece gerçekleştiği için, Bartoli konseri Aktüze’nin anısına düzenlenecek. Müzik Festivali’nin broşürleri erken basıldığı için resmi programda yer almayan Bartoli’nin konserini 22 Haziran Pazar günü Aya İrini Müzesi’nde dinleyebilirsiniz.
Orkestra konserleri
Bu yıl ilk kez dinleme fırsatı bulacağımız Bavyera Radyo Senfoni Orkestrası’nın konserleri, (Symphonieorchester des Bayerischen Rundfunks), gene bu yıl New York Filarmoni Orkestrası’nın başına geçen ünlü şef Lorin Maazel’in yeni görevinden önceki son konserleri niteliğinde. Orkestra, ikinci konserinde - Maazel’in özel isteği üzerine - piyanist Hüseyin Sermet’e eşlik edecek.
Ivan Fischer yönetimindeki Budapeşte Festival Orkestrası’nı 23 ve 24 Haziran tarihlerinde AKM’de dinleme fırsatı bulacağız. Orkestra ilk konserinde, kendilerine Diaposon D’or Ödülü kazandıran, Bartok’un "Mucizevi Mandarin" süitini, ikinci konserinde de Gürcü piyanist Alexander Toradze eşliğinde Prokofyev’in "3. Piyano Konçertosu"nu seslendirecek.
Oda orkestraları
Konserlerini dönem çalgılarıyla veren üç oda orkestrasından Fabio Biondi yönetimindeki Europa Galante’den iki gün üst üste, İtalyan barok bestecilerinin eserlerini dinleme şansınız var. Daha önce de festivale konuk olan ve müzikseverlerin beğenisini kazanan topluluk, ilk konserindeki programında Vivaldi’nin Türk temalı operalarından aryalar seslendirecek.
Genç kuşak şefler arasında dikkat çeken isimlerden Marc Minkowski yönetimindeki Les Musiciens des Louvre topluluğunu ise İstanbul’da ilk kez ağırlayacağız.
Berlin Duvarı’nın yıkılmasından önce, Doğu Almanya’da kurulan, uzun süre ekonomik güçlükler ve bürokratik engellerle boğuşan Akademie für Alte Musik - Berlin ise, Stephan Mai yönetimindeki konserinde J. S. Bach ve oğullarının yapıtlarından oluşan bir seçki sunacak.
Geçen yılın konuklarından Shlomo Mintz’in arkadaşları Cihat Aşkın, Yahya Dai, ve Erkan Oğur ile Orhan Şallıel yönetimindeki İstanbul Oda Orkestrası eşliğinde vereceği "Üç Kemanın Hikâyesi" başlıklı konser ise tam bir ‘ustalar karması’ niteliğinde.
Festivalin yerli Borusan Filarmoni Orkestrası dışındaki yerli orkestra konserlerini ise Tekfen Filarmoni Orkestrası ve bir süre konserlerine ara veren İstanbul Oda Orkestrası sunacak. 2001 yılında genç bir kadroyla yeniden düzenli olarak konser vermeye başlayan İOO, bestekâr Osmanlı sultanlarının eserlerini ve Şef Emre Aracı’nın "Keman Konçertosu"nu seslendirecek.
Oda müziği konserleri
Bu yılki programın yıldız oda müziği topluluğu Tokyo Yaylı Çalgılar Dörtlüsü. Günümüzün en ünlü yaylı çalgılar topluluklarından biri olan topluluk, 1995 yılından bu yana bir süre Nicolo Paganini’nin koleksiyonunda bulunan Antonio Stradivarius yapımı kemanları kullanıyor. Dörtlü, grubun otuz yıl önceki orijinal kadrosundan viyolacı Kazuhide Isomura, ikinci kemancı Kikuei Ikeda ile Kraliyet Filarmoni Orkestrası’nın solo viyolonselcisi Clive Greensmith ve kemancı Martin Beaver’dan oluşuyor.
Peter Manning yönetimindeki Covent Garden Kraliyet Operası Solistleri, oda müziği repertuvarının ünlü yapıtlarının yanı sıra genç kuşak bestecilerimizden Sıdıka Özdil’in "Facing Phaselis" adlı eserinin prömiyerini yapacak. Maning aynı zamanda topluluğun sanat yönetmeni olarak görev yapıyor. Şef Sir Georg Solti’nin yönetimindeki Londra Filarmoni Orkestrası’nda başkemancı olarak görev yapan Maning, aynı görevi Kraliyet Filarmoni Orkestrası’nda ve Covent Garden Kraliyet Operası Orkestrası’nda sürdürdü ve değişik gruplarla oda müziği çalışmaları yaptı.
Geleneksel müzik
Her yıl olduğu gibi, Türkiye’de varlık gösteren dinleri temsil eden müzik topluluklarının konserleri festivalde geniş yer tutuyor. Surp Takavor Kilisesi Korosu, Bezmara Topluluğu, Aaron Kohen Yasak Maftirim İlahiler korosu, Sema & Zen Ensemble’ın konserleriyle "Osmanlı - Türk Geleneğinde Fasul Musikisi", "Ferit Alnar: 10 Saz Semaisi" ve "19. Yüzyılda Fasıl" başlıklı konserler, türün sevenlerine yönelik. Ayrıca org sanatçısı Martin Haselböck, St. Antuan Kilisesi’ndeki konserinde Bach, Mozart ve Liszt yapıtlarının yanı sıra, org için yazdığı bir bestesini seslendirecek.
Resitaller
İskoç piyanist Kenneth Hamilton, Yıldız Sarayı’nda Liszt’in 1847 yılındaki İstanbul ziyaretinde seslendirdiği eserleri yorumlayacak ve konser sırasında bestecinin eserleri, müziği ve İstanbul konseri hakkında kısaca bilgi verecek. Dünyanın her yerinde konserler veren, doktorasını Oxford Üniversitesi’nde Liszt’in piyano müziği üzerine yapan sanatçının fazla yorumlanmayan romantik eserler, 19. yy. piyano tekniği, Liszt ve virtüöz geleneği üzerine araştırmaları ve yayınları bulunuyor.
1989 yılında Kraliçe Elizabeth Virtüözite Okulu’na kabul edilen ilk Türk öğrenci olma başarısını gösteren Muhiddin Demiriz, AKM’de vereceği piyano resitalinde müzik tarihinin çeşitli dönemlerinde bestelenmiş "Prelüdleri" seslendirecek. Halen Brüksel Kraliyet Akademisi’nde oda müziği profesörü olarak görev yapan Demiriz, resitalini "Doğu Ekspresi İçin Prelüd" adlı yapıtla noktalayacak.
Dans ve Japon müziği
Festivalin tek dans etkinliği ise Zeynep Tanbay Dans Projesi. Jiri Kylian, William Forsythe, Hans van Manen ve Mats Ek gibi önemli koreografların yapıtlarının yer aldığı projede Tanbay, Burhan Öçal’ın müziğiyle yaptığı yeni solosu ve Lior Lev ile dans edeceği bir düetle yer alacak. Programda Cullberg Bale ve Münih Devlet Balesi solistleri de dans edecek. Japon kültürünü yakından tanımak isteyenler için de Shinichi Kinoshita’nın Rahmi Koç Müzesi’nde vereceği konseri tavsiye edebiliriz.
Bilet fiyatları, geçen yıla göre yüzde 20 ve 25 oranında artmış durumda. Her mekânın yüzde onu öğrencilere ayrıldı. Tek istisna, 80 kişilik bir kapasitesi bulunan Yıldız Sarayı Tiyatrosu. Festivalin en pahalı konserini ise Cecillia Bartoli verecek. Bu konserin bilet fiyatları 22.5 ile 215 milyon TL. arasında değişiyor. n
