Ray Charles müziği sınır tanımaz

PARLIAMENT Superband Jazz Festival'in bu akşamki kapanış konserinde, dünyanın en önemli şarkıcılarından biri olan Ray Charles sahne alıyor. Albümleri burada en çok yayınlanan isimlerden biridir Ray Charles ve Türkiye'ye ilk gelişi değil. Uzun yıllar önce bir başka Parliament festivalinde izleme olanağı bulmuştuk onu.
Charles, şarkıcı kimliği kadar önemli bir piyanist. Neredeyse yarım yüzyıldır çalıp söylüyor. İçinde gezindiği müzik alanları sınırsız. Önce bir gospelve blues sanatçısı olarak tanınır. İlk gençliğindeyse caz ve dans müziklerinin içinde yer alan gruplarda çalmıştır. Onun en parıltılı dönemi olan '60'lı yıllardaysa, Rhythm & Blues ve soul. Görüldüğü gibi Charles Siyah Müzik'in her türünde birbirinden başarılı çalışmalar yaparken, Amerika'nın country şarkıları ve pop baladları her zaman onun repertuarında yer almıştır. Ona bir caz şarkıcısı demek zor. Ama yine de caz standartları içinde hazırladığı hiç de gözardı edilemeyecek güzel albümleri de var.
Müziğe çok küçük yaşta, bir özel okulda klasik ve caz piyano dersleri alarak başlamış. Vokal stilini geliştirdiği ilk döneminde sanatçının en büyük iki esin kaynağı Nat King Cole ve daha sonra Charles Brown. Küçük gruplarda çalmanın ardından 1948'de Seattle'a geçiyor. İlk plağı "Let Me Hold Your Hand"i 1951'de yayınlayan sanatçının yaygın üne kavuşması bir yıl sonra Atlantic Records'la anlaşma yaptıktan sonra gerçekleşiyor. Kendinin olan ilk küçük grubunuysa 1953'te oluşturuyor.
Rhythm & Blues bu dönem Charles'ın en çok örnek seslendirdiği müzik türü. Onun Atlantic'ten çıkan ilk hitiyse bugün bir klasik kabul edilen "It Shoud Have Been Me". Bu dönem, sanatçı, Atlantic Records'dan caz plakları da çıkarıyor. Bu dönem yayımladığı en önemli albümlerinden biri "The Genius of Ray Charles". Büyük patlamasını yaptığı '60'lı yıllarda, altı yıl içinde yirmi şarkısı hit oluyor. Bu yolla, sanatçı, tüm dünyanın adından en çok söz edilen sanatçılarından biri olmayı başarıyor. Bu dönem, country ağırlıklı konsept albümleri de var. "Genius Plus Soul Esvals Jazz" adlı caz merkezli büyüleyici albümünde aranjörlüğü ünlü Quincy Jones yapıyor.
Ray Charles, bir show adamı olarak da düşünülebilir. Konserlerinde gösterdiği üstün performans, onu önemli kılan ana ögelerden biri. Yaratıcılığın bu kopmaz parçası, bu şölenlerde özellikle dikkat çeker. Müzik hayatını aynı ritimde bugüne kadar sürdürmeyi başaran Ray Charles, birçok filmde rol almanın yanında, başta Grammy olmak üzere sayısız önemli müzik ödülünün sahibi olmuştur. 60 başlarında Atlantic Records'dan ayrılıp, başta kendi kurduğu şirketler olmak üzere birçok önemli firmayla da sözleşmeler yapar. Uzun bir aradan sonra, tekrar Atlantic'le anlaşır. Son yıllarda çıkan albümleri Warners bünyesinde yayınlanmaktadır.
Ray Charles, aslında Afrika müziğinin duyarlılığını, nabzını temsil eder. Birçok üniversitenin Afro - Amerikan kürsüsünde sayısız ödül alır. Afrika'daki kıtlık için organize edilen plak çalışmasında - "We Are The World" adlı şarkıda - Charles'da yer almaktadır. Tempolu albüm çalışmalarının yanında, bazı şarkılarda eşlikçiliği de dikkat çeker. Bunlardan en önemlisi Inxs grubunun "Please You Got That" adlı şarkısıdır.
Ray Charles'ın müzik serüvenini kısaca özetlemek sayfalar alır. Özel ödülleri sayısızdır. Onlarca albümü yayınlanmıştır. Benzersiz bir estetiği olduğu konusunda herkes hemfikir. İzmirli müzikseverler için bu geceki konserin bir ziyafet olacağı kesin!