04.06.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:
13. Adana Altın Koza Film, Kültür ve Sanat Festivali siyasi ve ekonomik nedenlerle Antalya Altın Portakal’ın gerisinde kalmış ve o kadar uzun soluklu olamamış bir etkinlik. Öte yandan Adanalıların sinemayı sevip bu sanata sahip çıkması ve Adana’nın Yılmaz Güney başta olmak üzere sinemacı yetiştiren bir kent olması Altın Koza’nın önemini korumasını sağladı. Öğrenci Filmleri Yarışması da düzenleyerek genç kuşakları anaakım sinemayla buluşturma işlevini de üstleniyor bu festival.
Bodrum Belediyesi, Belgesel Sinemacılar Birliği ve Avrasya Sanat Kolektifi’nin ortaklaşa olarak düzenlediği 3. Uluslararası Bodrum Film Festivali, bu yıl Ortadoğu, göç ve küreselleşme özel bölümleriyle alternatif kimliğini pekiştiriyor. Düzenleyicileri, anaakım dışında sinema yapan yönetmenlere, belgesel ve kısa metrajlı sinemaya odaklanarak kendini “yeni dünya düzenini tarif etmeye çalışan, Akdenizli bir festival” olarak tanımlıyor etkinliklerini.
Büyük ödül 100 bin YTL
Yarışmanın Seçici Kurulu’nda, yapımcı Cengiz Ergun, müzisyen Garo Mafyan, tiyatro oyuncusu Gülriz Sururi, senarist Hüseyin Kuzu, görüntü yönetmeni Kenan Ormanlar, ressam Mehmet Güleryüz, oyuncu Menderes Samancılar, öğretim üyesi Prof. Dr. Naci Güçhan, yönetmen Osman Sınav, oyuncu Selma Güneri, sinema yazarı Sevin Okyay yer alıyor.
En İyi Film’e 100.000 YTL, Jüri Özel Ödülü’ne 40.000 YTL, Halk Jürisi tarafından seçilecek En İyi Film’e 40.000 YTL, En İyi Yönetmen’e 40.000 YTL ödül verilecek.
3. Bodrum Film Festivali 5 Haziran Çevre Günü’nde açılıyor. Barış temalı açılış konserinde Ender Sakpınar yönetimindeki Eskişehir Senfoni Orkestrası altı Yunanlı müzisyen ve solist İris Mavraki ile birlikte “Umut ve Barış Şarkıları”nı ve Eleni Karaindru’nun Theo Angelopulous filmleri için yaptığı besteleri seslendirecek.
10 Haziran’da sona erecek olan Bodrum, sinema sanatının bilinçli, vicdanlı, militan ürünlerinin bir araya geldiği, bir kitle iletişim aracı olarak sinemanın işlevinin barış, çevre koruma gibi insani değerleri yayması için kullanıldığı bir manifesto alanı olmaya aday. Bu bağlamda Akdeniz ve Ortadoğu bölgelerinde, siyaset, kadın, çevre, küreselleşme (karşıtlığı) temalı yapıtları belirli çerçevelerde topluyor. Ege’nin iki yakasındaki Türkiye ile Yunanistan’ın her yaz bozuk plak gibi tekrarlanan askeri gerilim, Gazze şeridi yetmiyormuş gibi hükümetin bir duvar örerek çıkmaza soktuğu İsrail - Filistin savaşı Bodrum Film Festivali’nin “iki kere öteki” başlığı altında sinema sanatı tarafından irdeleniyor.
“İki kere öteki” söylemiyle hareket eden 3. Uluslararası Bodrum Film Festivali’nde bu yıldan itibaren her yıl birer filme Heredot Barış Ödülü ve Halikarnas Balıkçısı Çevre Ödülü verilecek. “Yasemin’in Şarkısı” adlı filmiyle genç Filistinli sinemacı Nacva Naccar ve “Wall” adlı filmiyle İsrailli sinemacı Simmone Bitton Heredot Barış Ödülü’nün; Enric Peris ve Videohackers Grubu’nun yönettiği İspanyol yapımı “Tornallom” adlı film de Halikarnas Balıkçısı Çevre Ödülü’nün bu yılki sahipleri.
Festivalin Onur Ödülü’nü Türk sinemasının genç kuşağının önde gelen yönetmenlerinden Reha Erdem alıyor. Ölümsüzlük Ödülü ise elbette Atıf Yılmaz ustanın anısına sunuluyor.