13.01.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:
- Öncelikle şunu sorayım, bu senin hayallerinin otomobili mi?
- Bu petrol yeşili renk, özellikle senin seçimin mi?
* Ben aslında siyah istedim, ama siyahın kullanımının çok zor olduğunu söylediler. Sonra bu rengi önerdiler, yani koyu yeşili. Bu renk zaten siyaha da yakın ve çok hoşuma gitti. 'Eh, bu olsun o zaman' dedim. Ayrıca aracın iç tasarımının yuvarlak hatlara sahip olması da çok hoşuma gidiyor. Bu, çok samimi bir ortam yaratıyor. Bir de ses sistemini seviyorum.- Aracın senin için ne kadar özel ve önemli?
* Ben araba kullanmayı çok seviyorum. Ama tabii ki İstanbul'da çok trafik olduğunda ızdırap haline geliyor. Hiç trafik kurallarına uymayanlar var. Onlar beni çok sinirlendiriyor. Siz dikkat etmeseniz bile, bir başkası yüzünden hata yapabiliyorsunuz. Ama onun dışında seyir halinde gitmeyi çok seviyorum. Özellikle bu arabayla trafikte olmak çok keyifli. Bu yüksekliğe çok alıştım. Daha önceki aracım normal binek bir otomobildi. O yüzden buna ilk bindiğimde bir garipsedim. Yüksek geldi. Şimdi tam tersi oluyor. Yani normal binek otomobile bindiğimde garipsiyorum.- Gözün hiç başka arabalara kayıyor mu?
* Evet. Audi'leri çok beğeniyorum. Ben bir araba daha alırsam, Audi almayı düşünürüm.'Kullanamam diyordum!..'
- Bu Jeep’in sana sunduğu başka avantajlar olmuyor mu? Mesela ağır geçen kış mevsiminde...* Geçen kış kesinlikle hiçbir problem yaşamadım. 4x4 özelliğinin olması büyük rahatlık. Bu sayede bütün konserlerime yetiştim.
- Hayalinin otomobili nedir?- Daha bir klasik araba olabilir. Mesela Audi A8’ler çok hoşuma gidiyor. Gücünden dolayı değil, zaten o tip şeyleri anlamam. Sadece duruşu, tasarımı çok hoşuma gidiyor. Aynı zamanda iki kişilik spor otomobilleri de çok seviyorum. Mesela Porsche.
- Klasik otomobilleri sever misin?- Evet. Uzaktan klasik otomobilleri gördüğümde çok hoşuma gider. Herhalde kullanımları çok keyiflidir. Benim amcam klasik otomobil tutkunudur. Hep klasik otomobiller ister ve hala gözü onlardadır. Ama bakımı zor ve çok uğraştırır.
- Ailemizde her zaman otomobil vardı. Babam otomobilleri çok severdi. Dolayısıyla hep arabamız oldu. Genelde babasının arabası olan çocuklarda 'Hemen ehliyet alayım, kullanayım' merakı olur. Bende pek öyle olmadı. Ehliyet alalı 3.5 yıl oldu. Aslında ben bir trafik kazası geçirmiştim ve bu kazadan dolayı araba kullanamayacağımı düşünüyordum. Ama eninde sonunda ehliyet almak gerektiğine karar verdim ve ehliyet aldım. Acemiliğimi atlatmak için ilk arabam Peugeot idi. Küçük bir arabaydı. Sonra acemiliğimi atlattım ve bu Jeep’i aldım.
* Bu Jeep'le hiç geçemediğin bir yer oldu mu?- Hayır. Olmadı. Allaha çok şükür her yerden geçiyor. Ayrıca otomatik olması çok iyi ve büyük rahatlık.
* Aracı kullanırken kendini nasıl hissediyorsun?- Sevdiğim bir aracı kullandığım için kendimi mutlu hissediyorum. Ama en önemlisi de, kendimi güvende hissediyorum. Nitekim çok güvenli.
* Ailenden en çok kim yanında oturunca rahatsız oluyor?- Babam... O biraz 'pimpirikli'dir, müdahale eder. 'Dikkat et, şöyle yap, böyle yap' der...
* Aracında hangi CD’ler var?- Rod Stewart, Robbie Williams, Pink...Türkçe müzik yok. Çünkü birkaç kişi dışında, Türkiye'de dinlenebilecek kişi bulamıyorum. Bu arada çok megolamanım, bir tek Türkçe olarak kendi CD’im var!
* Özellikle aracından ayırmadığın bir şey var mı?- Bir Ayetu'l-Kursi duası bulunduruyorum. Çok önemsediğim bir dua.