ABD elektronik ürünlerine boykot

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iş dünyasına seslenerek “Ekonomik tetikçilere vereceğimiz en güzel cevap, işimize dört elle sarılmak olacaktır. Daha çok üreteceğiz. Daha çok ihraç edeceğiz” dedi. Yurt dışından dövizle alınan her ürünün daha iyi ve kalitelisinin Türkiye’de üretilip dışarı satılacağını belirten Erdoğan, “Amerika’nın elektronik ürünlerine biz boykot uygulayacağız. Onların I-Phone’u varsa öbür tarafta Samsung var. Kendi ülkemizde Venüs var, Vestel var. Olmayanı da üreteceğiz. Dışarıya para verip yaptırdığımız her işin daha güzelini yapıp biz dışarıya servis edeceğiz. Bu millet bunları yapmaya muktedirdir” dedi. Erdoğan, Ak Parti’nin kuruluşunun 17’nci yıldönümü nedeniyle dün SETA’nın düzenlediği, “Kuruluşundan bugüne Ak Parti” konulu sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:

MİLLETİMİZ KADAR ESKİ: Partimiz söz konusu olduğunda her fırsatta ifade ettiğim bir tespitimi paylayarak sözlerime başlamak istiyorum. Ak Parti, nevzuhur (Yeni çıkma) bir siyasi oluşum değildir. Ak Parti’nin tarihi milletimizin tarihi kadar eskidir. Ak Parti’nin nasıl olup da 2001 Ağustos’un da kurulup 2002 Kasım’ın da iktidar olduğuna, girdiği her seçimden birinci çıktığına akıl erdiremeyenlere tavsiyemiz bakış açılarını değiştirmeleridir.

BODOSLAMA GELİYORLAR: Türkiye’ye yönelik açık bir ekonomik saldırı var. Eskiden bu işler daha sofistike daha örtülü daha dolaylı yollardan yapılırdı. Şimdi bodoslama bir şekilde üzerimize geliyorlar. Ekonominin gerektirdiği gerekli tedbirleri aldık, alıyoruz. İkinci ve bana göre asıl önemli olan husus siyasi duruşumuzu sağlam tutmaktır. Madem maruz kaldığımız saldırının ekonomimizin gerçek durumuyla bir ilgisi yoktur, işin arkasında başka niyetler vardır, öyleyse bizim de kendimizi buna göre konumlandırmamız gerekiyor. Bunları söylerken ekonomi alanında cari açık, faizler, enflasyon başta olmak üzere çözmemiz gereken bazı sorunlar olduğu gerçeğini elbette gözden ırak tutmuyoruz. Ülkemizin uzun süredir uluslararası alanda gerçek ekonomik gücüyle ve potansiyeliyle mütenasip olmayan bir konuma yerleştirilmeye çalıştığını da biliyoruz.

EKONOMİMİZ TIKIR TIKIR: Türkiye ismini kapatıp, ülkemizin ekonomik verilerini yerli yabancı dost düşman kime gösterirseniz gösterin ortada bir gariplik olduğunu fark edecektir. Mesela son döviz kuru olayına bir bakalım. Dolar ülkemizin parası karşısında 4.8 seviyesinde nasıl oldu da 7’lere fırladı? 15 Temmuz sabahı 2.8 seviyesinde olan kurun iki yılda 4.8 seviyesine çıkmış olması dahi anlamsızken bu durumu nasıl izah edeceğiz? Bugün ülkemiz her bakımdan dünyada en sağlam bankacılık sistemlerinden birine sahiptir. Borçlarımızı tıkır tıkır ödediğimiz gibi kamu borç stokunun milli gelire oranında Avrupa’nın en iyi ülkesiyiz. Türkiye çok büyük bir felaket yaşayıp üretemez, ticaret yapamaz duruma mı düştü? Hayır. Hamdolsun ekonomimiz tıkır tıkır çalışıyor.

HUZUR, GÜVEN, İSTİKRARIN TEMİNATI: İhracatta, turizmde, istihdamda rekorlar kırdığımız bir dönemden geçiyoruz. Dünyada örnek gösterilen turizmde adeta patlama yaşayan bir ülke konumundayız. Biz savaşa mı girdik, işgale mi uğradık, siyasi veya sosyal bir kaos mu yaşıyoruz? Hayır. Tam tersine kendi topraklarımızda da bölgemizde de huzurun, güvenin, istikrarın teminatı bir ülke durumundayız.

BÜYÜK VE DERİN BİR OPERASYON: İşin ekonomi tarafının küresel boyutu olduğu açık ve ortadadır. Amerika sadece ülkemizi değil, Çin’den Rusya’ya, İran’dan Avrupa’ya kadar pek çok yeri ekonomik bakımdan hedef almış durumdadır. Hemen yanı başında Kanada’yı hedef almış durumdadır. Ancak bu durum tek başına ülkemizde yaşananları izaha yetmiyor. Demek ki ülkemize yönelik daha büyük ve daha derin bir operasyon var.

BİRİLERİ HAZMEDEMİYOR: Ak Parti döneminde bizim yaptığımız en önemli değişim, devletimizle milletimizi barıştırarak, ülkemizin gücünü ekonomide katettiği mesafenin çok üzerinde bir yere taşımış olmamızdır. Sanıyoruz birileri asıl bu durumu hazmedemiyor. Rahatsızlık burada. Bunlar sahada istediklerini yaptıramayınca tıpkı diplomasi, tıpkı askeri güç. tıpkı sosyal ve siyasi istikrarsızlık gibi ekonomiyi de silah olarak kullanmaktan çekinmiyor. Ekonomiyle ilgili kararlarımızın bu derece soğuk kanlı almamızın, adımlarımızı dikkatli atmamızın sebebi işte bu arka plandır.

SİZE DE BİR MALİYETİ VAR: Ya biz sizinle stratejik ortak değil miyiz? Ne yapmak istiyorsunuz? Nereye varmak istiyorsunuz? Ama şunu bilmeniz lazım. Bu milletin karakteri sağa solan savrulan bir karakter değildir. Yaşadığımız sürecin bize bir maliyeti vardır. Ama operasyonu gerçekleştirenlere de bir maliyeti olduğu şüphesiz. Zira Türk milleti istiklali ve istikbali söz konusu olduğunda canıyla, malıyla, dişiyle, tırnağıyla tüm varlığını ortaya koyacağını herkese göstermiştir.

EN GÜZEL CEVAP DOLARI BOZDURMAK: 15 Temmuz bunun en son en büyük ve en çarpıcı örneğidir. Dün milletimiz birlikte tankların, topların, uçakların, helikopterlerin, namluların karşısında dimdik durmuştur. Bugün de milletimizle birlikte doların, kurun, enflasyonun, faizin karşısında aynı kararlılıkla duracağız. Ben milletime inanıyorum. Yoğun şekilde şu anda Türk Lirası’nı hemen alıp doları bankalarda bozdurduğunu görüyorum. Mesele budur. Doları hemen bozdurup Türk Lirası’nın onurunu korumamız işte bunlara en güzel cevabımız olacaktır.

ÜRETİM ÜRETİM ÜRETİM: Dün siyasi özgürlüğümüzü korumuştuk. Bugün de ekonomik özgürlüğümüzü birbirimize kenetlenip imkanlarımızı seferber ederek koruyacağız. Buradan milletimize özellikle de iş dünyamıza sesleniyorum. Ekonomik tetikçilere vereceğimiz en güzel cevap işimize dört elle sarılmak olacaktır. Daha çok üreteceğiz. Daha çok ihraç edeceğiz. Depoları kilitlemenin anlamı yok. İhraç, ihraç, ihraç... Üretimi askıya alalım. Çok ciddi yanlış yaparsınız. Üretim, üretim, üretim...

AMERİKAN ÜRÜNLERİNE BOYKOT: Daha çok istihdam oluşturacağız. Daha çok ter dökeceğiz. Dışarıdan dövizle aldığımız her ürünün daha iyisini daha kalitelisini burada üretip biz dışarı satacağız. Amerika’nın elektronik ürünlerine biz boykot uygulayacağız. Onların I-Phone’u varsa öbür tarafta Samsung var. Kendi ülkemizde Venüs var, Vestel var. Biz bunları uygulayacağız. Ne yaptığımızı ne yapacağımızı anlasınlar. Kendimize yeteceğiz, olmayanı da üreteceğiz. Dışarıya para verip yaptırdığımız her işin daha güzelini yapıp biz dışarıya servis edeceğiz. Bu millet bunları yapmaya muktedirdir.

‘TUZAKLARI BOZAĞIZ'

Yüksek teknolojiden tasarıma doğru işlerimizi geliştireceğiz. Fabrikalarımızı çok daha fazla çalıştıracağız. Yatırımlarımıza ara vermeyeceğiz. Pazarlarımızı işletmek için dünya kazan biz kepçe daha çok dolaşacağız. Sağ olsun Batı’dan dostlar arıyorlar, görüşüyoruz ve Türkiye’de bir araya gelmenin gayretleri içindeyiz. Ve dayanışmamızı bu şekilde sürdüreceğiz. Ülkemize yatırım yapmayı düşünenleri daha çok teşvik edeceğiz. Kaynakları içeriden dışarıya doğru değil, imkanı olanlara sesleniyorum dışarıdan içeriye doğru akıtacağız. Bunları başardığımızda önümüze konulan engellerin birer birer devrildiğini, kurulan tuzakların birer birer bozulduğunu, yazılan senaryoların birer birer yırtıldığını göreceğiz. Millet olarak bunu daha önce defalarca başardık.

ÜRETİMİ DURDURURSAK VAY HALİMİZE: Hiç endişe etmeyin. Şayet tam tersini yaparsak o zaman asıl vay halimize. Yani bekle gör anlayışıyla üretimi durdurursak, ihtiyat diyerek ticareti aksatırsak, önümüzü görelim diyerek yatırımları ertelersek hele hele paramızı eyvah tehlike var diyerek dövize yönlendirirsek inanın asıl o zaman düşmana teslim olmuş duruma düşeriz. Sakın. Sakın. Dövize gidersek kurtuluruz yok, o zaman batarsın. Sen Türksün sen Türk Lirası ile beraber bu yolda gideceksin.

ÜSTESİNDEN GELECEĞİZ: Vatan toprağından vazgeçmekle üretimden, yatırımdan, ticaretten velhasıl ekonomiden vazgeçmek arasında bir fark yoktur. Her ikisinin de sonucu aynı kapıya çıkar. İnşallah buna meydan vermeyeceğiz. Milletimizle, iş dünyamızla, üreticilerimizle, ihracatçılarımızla çalışanlarımızla birlikte gönül gönüle el ele omuz omuza verip bu meselenin üstesinden geleceğiz.

'BİR NUMARAYIZ'

Ne diyor bu beyefendiler? ‘Dünyanın en zengini biziz.’ Sorun bakalım. En az gelişmiş ülkelere ne kadar yardımları, destekleri olmuş. Kardeşlerim biz bir numarayız. Onlar arkamızdan geliyor. Bir numara biziz.

İKİ KAT ZENGİNLEŞECEĞİZ: Türkiye, 2023 hedeflerine ulaştığında ne olacak biliyor musunuz? Kişi başına düşen milli gelirimizi inşallah iki katından fazla artıracağımız için her vatandaşımız şu an olduğundan iki kat daha zengin hale gelecek. Böyle bir Türkiye’yi hiç kimse döviz kuru oyunlarıyla, enflasyon ve faiz baskısıyla köşeye sıkıştırmayı düşünemeyecek.

DOSTLARIMIZA EL UZATACAĞIZ: Üretimimizle, ihracatımızla, pazarlarımızla, markalarımızla dünyada hak ettiğimiz yeri aldığımızda cari açık, enflasyon, faiz diye bir sorunumuz olmayacak. Her alanda kendi ihtiyacımızı karşıladığımız gibi dünyaya yüksek teknolojiye, tasarıma, markaya dayalı ürünler satıyor olacağız. Savunma sanayinde hiç kimseye muhtaç olmadan kendi ihtiyaçlarımızı karşılamanın yanında dostlarımıza da el uzatacak duruma geleceğiz.

"MANKURTLARA İHTİYAÇ YOK"

Gelişmiş ülkelerin nüfusları hızla yaşlanırken, biz genç, eğitimli, dinamik ve üretken nüfusumuzla bölgenin ve dünyanın parlayan yıldızı haline geleceğiz... Bazılarının özellikle gençlerimizi tahrik etmek için yurt dışı güzellemeleri yaptıklarını görüyoruz. Kendi ülkesinde ortalama bir işle oldukça iyi bir standartta yaşamayı yurt dışında sefalet içinde hayatını sürdürmeye tercih eden varsa elbette kendi bileceği iştir. Ama bununla kalmayıp bir de ülkesini karalamayı tercih edenlere biz mankurt diyoruz. Bizim mankurtlara ihtiyacımız yok.

DEVLETİN ZİRVESİ KATILDI

Programa; Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan ile Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, TBMM Başkan Vekili Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı Naci Ağbal, Ak Parti yöneticileri ve eski bakanlar da katıldı.

KIZILAY'A KURBAN BAĞIŞI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Kızılayı Genel Başkanı Kerem Kınık ve beraberindeki heyeti kabul etti. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yaklaşık 30 dakika süren kabulde, Erdoğan Türk Kızılayı’na kurban bağışında bulundu.