Siyaset Kimsin sen beni tehdit ediyorsun

Kimsin sen beni tehdit ediyorsun

20.12.2017 - 01:30 | Son Güncellenme:

İçişleri Bakanı Soylu’nun, ‘Bittin sen’ açıklamasına cevap veren CHP lideri Kılıçdaroğlu, ‘İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturacak, şantajla devletin gücünü kullanarak beni tehdit edecek. Kim oluyorsun sen?’ dedi

Kimsin sen beni  tehdit ediyorsun

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, “bittin sen” açıklaması için, “İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturacak, şantajla devletin gücünü kullanarak beni tehdit edecek; ben de ona pabuç bırakacağım. Kim oluyorsun sen? Kimsin sen beni tehdit ediyorsun? Düne kadar Fetullah Gülen’e övgüler düzen, Erdoğan hakkında ağza alınmayacak her şeyi söyleyen bir insan nasıl oluyor da 180 derece dönüp birdenbire İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturuyor?” dedi.
‘İttifak süreci olacak’
Kılıçdaroğlu, Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi’nin görevden alınması hakkında da, “İddiaların tamamı için takipsizlik kararı verildi. Şimdi Man Adası’nı tartışmadan uzak tutmak ve İçişleri Bakanı olarak koltuğunu sağlamlaştırmak için böyle bir olaya başvuruyor” diye konuştu. Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları sürerken Soylu, twitter’dan “KK, ‘Ataşehir ile ilgili iddiaların hepsine mahkeme kararıyla takipsizlik verildi’ dedi. Eğer böyleyse ben istifa edeceğim. Değilse sen istifa edecek misin?” diye sordu. NTV’ye konuşan Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları şöyle:
ANLAM İFADE ETMİYOR: (Mesut Yılmaz’ın oğlunun cenazesinde Erdoğan’a bakışı) Sıradan. Benim açımdan fazla bir şey ifade etmiyor. Sayın Erdoğan’ın cenaze törenine gelmesi önemli bir şey.
DEMOKRASİ İÇİN: (İYİ Parti ya da HDP ile ittifak olur mu?) Bugün için herhangi bir ittifak söz konusu değil. Demokrasiden yana kim tavır alıyorsa biz onlara ‘evet’ deriz. Her partinin ayrı bakış açısı olabilir. Demokrasi için İYİ Parti de MHP de DSP de bir araya gelebilirler.
KOLTUK İÇİN: (Ataşehir Belediyesi soruşturması) İçişleri Bakanı’nın saydığı unsurların tamamından takipsizlik kararı verildi. Şimdi siz, Man Adası’nı tartışmadan uzak tutmak ve İçişleri Bakanı olarak da koltuğunuzu sağlamlaştırmak için böyle bir olaya başvuruyorsunuz.
SİYASETİ BIRAKIRIM: (Ataşehir’de bir rezidansta kızının daire sahibi olması) Bu rezidansta kızımın 73 metrekarelik bir dairesi var. Parası ödenmiş mi? Ödenmiş. Baksınlar değeri kaç lira. O gün aldığım fiyattan, bugüne getirsinler fiyatı vereyim kendilerine.
ÖN SEÇİMLE GELDİ: (İlgezdi’lerin adaylığı) Battal Bey’in eşi ön seçimle geldi. Ben onun milletvekilliğini ilan etmedim ki. Ankara, İstanbul, İzmir’e kadın milletvekillerini birinci sıraya kontenjan koyduk. Kadınlar siyasete daha fazla girsinler diye.
MUHATABIM OLMALI: (İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ‘bittin sen’ açıklaması) Ben, ona yanıt vermedim. Yanıt vermeye değmez çünkü. Yanıt vereceğim kişi en azından benim muhatabım olmalı ama Grup Başkanvekillerimiz, parti sözcümüz ağzının payını verdi. İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturacak, emrinde yüz binlerce polis olacak, kalkacak, beni tehdit edecek. Şantajla, baskıyla devletin gücünü kullanarak beni tehdit edecek ve ben de ona pabuç bırakacağım. Kim oluyorsun sen? Kimsin sen ya? Kimsin beni tehdit ediyorsun? Sırf sarayın gözüne girmek ve koltuğunu sağlamlaştırmak için bu yola başvuruyor. Suç duyurusunda bulunduk. Her şeyin hesabı yargı önünde sorulacak. Özgür Bey açıklayacak zaten neyin ne olduğunu.
NASIL O KOLTUĞA OTURUR?: (Özgür Özel’in ne açıklayacağına yönelik soruya) Açıklayacak, gensoru tarihine kadar süre verdi. Düne kadar Fetullah Gülen’e övgüler düzen, Erdoğan hakkında ağza alınmayacak her şeyi söyleyen bir insan nasıl 180 derece dönüp de birden bire gelir ve İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturur. Bir insanda kişilik, ahlak olur. Dün söylediğini bugün nasıl yalarsın? Bu tür insanları aslında siyasette muhatap almak da doğru değil. Bunlar kendi çukurlarında debelenip dururlar.
BELGELER DOĞRU: Biz hiçbir belgeyi kontrol etmeden kullanmayız. Önce dekontlar geldi, yetmedi bize. Swift kayıtları da gerekiyordu onlar da geldi. Çünkü içeride dekontlar üzerinde oynama şansları var. Açacaklar bankaya telefonu, ‘Bunların tamamını imha edin’ diyecekler. Savcı da polis de arayacak, bulamayacak, ‘Böyle bir kayıt da dekont da yok’ diyecekler. Uluslararası para yurtdışına çıkış gösterildiği andan itibaren artık bunun sahteliğini kimse iddia edemez, artık bu yüzde 100 doğrudur. Bu da yetmedi, başka kanallardan da check ettik. Benim adım nasıl Kemal ise bunların tamamı da yüzde 100 doğru.
‘Rüşveti itiraf etti’
GÜZEL BİR ADAY: (Seçim) Çok güzel bir adayımız olacak. Biz diğer partiler gibi değiliz, kendi aramızda tartışırız. Birden fazla isim var tabii. Anket yapacağız. Bursa, Balıkesir, Denizli, Adana, Mersin, Antalya, İstanbul ve Ankara’da belediye başkanlıklarını alacağız.
SARRAF GİBİ BİR SAHTEKÂR: (ABD’deki Sarraf davası) Saray’daki zata sormak isterim, Rıza Sarraf gibi bir sahtekâr var. Bakanlarına rüşvet dağıttı, gitti rüşveti orada itiraf etti. Halk Bank’ın avukatı da, ‘evet rüşvet dağıttı’ dedi.
Sarayda oturan zat, Rıza Sarraf aleyhine niye tek cümle kurmaz? ‘Bu Rıza Sarraf doğru adam değildir, sahtekârdır, şarlatandır’ diye bir cümle kursun. Neden kurmuyor?

Bakan Soylu: ‘Yalan söylüyor’
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kılıçdaroğlu televizyonda konuşurken twitter’daki hesabı üzerinden, “Canlı yayında şu anda KK (Kemal Kılıçdaroğlu) alenen Ataşehir konusunda yalan söylüyor. ‘İddiaların hepsine mahkeme kararıyla takipsizlik verildi’ dedi. Eğer böyleyse ben istifa edeceğim. Değilse sen istifa edecek misin?” dedi.

Haberin Devamı

‘Seçime hazırız’

(Erken seçim) Ekonomi kötüye gidiyor. Cari açık, işsizlik, bütçe açığı, enflasyon artıyor. Fatura kime çıkıyor? Garibana, çiftçiye, emekliye, işçiye... Kazanan kim? Bir avuç insan. Ekonominin daha da kritik noktaya gideceği algısının saray çevresinde oluşması durumunda erken seçim yapılabilir. Biz seçime hazırız. Barajın tamamen kalkmasını veya makul düzeye çekilmesini savunuyoruz. Sayın Bahçeli’nin açıklaması doğru. Ama 12 Eylül darbe hukukunu korumaktan yana olan hükümet, bunu tercih etmeyecek.