Cenazede çarşaflı gösteri

Velioğlu gömülürken mezarlığa gelen ve sayıları 500'ü bulan çarşaflı kadın tekbir getirip, slogan attı. Göstericiler polisi ve basını taşladı


Hizbullah örgütünün lideri Hüseyin Velioğlu, dün öğleden sonra çoğu çarşaflı kadın olmak üzere bin 500 kişinin katılımıyla Batman'da toprağa verildi.
Hizbullah'ın şehitliği olarak tanımlanan Karşıyaka Mezarlığı'nda günler önceden hazırlanan mezarı başına getirilen cenazeyi tabuttan ağabeyi Mehmet Velioğlu çıkardı. Bir saat önce havaalanı önünde kardeşinin cenazesini beklerken Hüseyin Velioğlu'nu liseyi bitirdiğinden bu yana 20 yıldır görmediğini söyleyen ve sakin ve ürkek bir ifadeyle konuşan Mehmet Velioğlu, mezara dolan çamuru boşaltırken bu kez güven içinde basın mensuplarına ve polislere dönüp, "Kimse bu çukurdan kaçamaz" dedi.

O'nun duası edildi

5 - 6 yaşlı akrabasıyla gömme işlemlerine başlayan Velioğlu'na emniyet görevlileri, sık sık acele etmesi uyarısında bulundu. Mezarın derin kazılmış olması ve üç kürekle çalışılması nedeniyle gömme işlemi uzun sürdü. Mehmet Velioğlu, bu arada güvenlik görevlilerine dua için bekleyeceklerini söyledi. Ancak güvenlik görevlileri "Onun duası edildi. Hemen gömün" diye karşılık verdi. Bütün bu işlemler sürerken geçen zaman içinde yüzlerce çarşaflı kadın gruplar halinde Karşıyaka Mezarlığı'na akın etmeye başladı. Yüzleri de tamamen örtülü olan ve sert adımlarla yürüyen kadınlar mezarlık girişinde kadın polisler tarafından sıkı biçimde arandı. 10 - 15 dakika içinde sayıları beş yüzü bulan çarşaflı kadınlar Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu'nun mezarı başında düzgün bir sıra oluşturdu. Bu arada mezarlığa çarşaflı kadınlar arasında küçük gruplar halinde erkek de girdi. Erkeklerden biri mezarlık girişinde güvenlik görevlileri tarafından gözaltına alındı.
Mezar örtülene kadar çarşaflı kadınların Hizbullah'ın kalesi olarak bilinen ve Velioğlu ailesinin evinin de bulunduğu Hürriyet Mahallesi'ne akını sürdü.
Gömme işleminin ardından önde Velioğlu'nun ailesi olmak üzere beş yüz kişilik çarşaflı kadın kitlesi sessiz yürüyüşe geçti. Bu arada mezarlıktan Hürriyet Mahallesi'ne giden yolda çoğu 15 - 16 yaşında bine yakın genç de gruba katıldı.

Polisi taşladılar

Velioğlu'nun ailesinin evinin bulunduğu sokağa girmek isteyen kitlenin yolu sokak girişinde güvenlik görevlileri ve panzer tarafından kesildi.
Bu kez arkadan dolaşan kitle, Velioğlu ailesinin sokağına girdiğinde tekbir getirmeye ve slogan atmaya başladı. Yürüyüşlerini giderek hızlandıran ve neredeyse koşar adım yürüyen göstericiler arasından basın mensuplarına ve sivil polislere taş atanlar oldu. Bir süre tekbir getirerek ve slogan atarak yürüyen kitle, Hüseyin Velioğlu'nun Hürriyet Mahallesi muhtarı olan ağabeyinin evinin önünde dağıldı.
Bu arada mezarlıkta sadece küçük çocuklar kalmıştı.

Cenaze namazı kılınmadı

İstanbul Beykoz'daki hücre evinde öldürülen Hizbullah'ın lideri Hüseyin Velioğlu, Batman'da cenaze namazı kılınmadan gömüldü.
İstanbul Cerrahpaşa'daki Adli Tıp Kurumu morgundan dün sabah 08.30 sıralarında polis tarafından gizlice alınarak gazetecilerden kaçırılan Velioğlu'nun cenazesi hemen Batman'a gönderildi.
Yetkililer, cenazeyi ailesine teslim ederken cenaze namazının İstanbul'da kılındığını belirtti. Bunun üzerine uçaktan alınan tabut, önce evine, ardından da camiye gidilmeden direkt mezarlığa götürüldü.
Velioğlu'nun Beykoz'daki hücre evinde öldürülüp Hizbullah'ın yaptığı vahşet gözler önüne serildikten sonra Din İşleri Yüksek Kurulu, polisle çatışırken ölen Velioğlu'nun cenaze namazının kılınmasının caiz olmadığını açıkladı.
Kurul üyesi İbrahim Ural, şu görüşler dile getrildi:
"Devletin güvenlik güçlerine karşı silahlı çatışmaya girerek çatışma esnasında ölen teröristin cenaze namazı kılınmaz. Velioğlu da şekilde öldüğünden cenaze namazının kılınması caiz değildir. Bu esas, sadece Velioğlu için değil, aynı şekilde ölen tüm teröristler için geçerli. Çatışmadan altı ay, bir yıl gibi bir süre sonra ölenlerin tövbe etmesi ve pişmanlık beyan etmesi durumunda cenaze namazları kılınabilir."

Batman didik didik

Hizbullah'ın lideri Velioğlu'nun cenazesinin geatirilmesi öncesinde Batman didik didik arandı. Örgütün Batman sorumlusu Mahmut Demir'in, Ankara DGM Cumhuriyet Savcısı Nuh Mete Yüksel'e, önceki gün kentteki hücre evlerini göstermesinin ardından polis gece boyu süren operasyon düzenledi. Bazı evlere kapıdan giremeyen polis, bacadan ve elektrik direklerine tırmanarak girebildi. Balyozlar ve kazmalarla duvarlar kırılarak girilen evlerin bir bölümününde sığınaklar bulundu.
Terörle mücadele ekiplerinin, uzun namlulu silahlarla başlattıkları gece operasyonlarında, örgüte ait çok önemli arşivler ele geçirildi. Barınmak ve gizlenmek için yapılan sığınakların her birinde yaklaşık 20 kişinin gizlenebileceği açıklandı. Mahmut Demir'in sorgusunun sürdüğü, verdiği bilgiler ışığında kentteki 121 faili meçhul cinayetten bazılarının aydınlatılabileceği kaydedildi.

Soruşturmada önemli bir aşama
Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı'nın öldürülmesine ilişkin soruşturmayı yürüten güvenlik makamları, Milliyet'in ele geçirdiği İBDA - C mektubu için yazı karakteri ve bomba dosyaları incelemesi yapılacağını söylediler.
Mektuptaki yazı karakterinin halen cezaevinde tutuklu bulunan veya daha önce gözaltına alınan İBDA - C mensuplarının el yazılarıyla karşılaştırılması gerektiğini kaydeden yetkililer, Milliyet'e şu bilgileri verdiler:
"Mektup, bomba yapımını bilen ve anlayan bir kişi tarafından da, suikaste ilişkin ayrıntılı haber ve bulguları yayımlayan basını iyi takip eden bir örgüt mensubunca da yazılmış olabilir. Öncelikle arşivdeki yazı karakterlerinin karşılaştırılması gerekir. Ardından daha önce örgütçe gerçekleştirilmiş bombalı eylemlerin karşılaştırması yapılabilir. Halen Kışlalı olaylı ile ilgili örgütsel bağlamda bir sonuç elde etmiş değiliz. Bu mektubun doğru olması halinde, soruşturmada çok önemli bir aşama kaydedilmiş olur."
Yetkililer, daha önce yapılan yazılı ve sözlü ihbarların asılsız çıkmasını ve örgütün cinayetin ardından suikasti üstlenmeye çalıştığını da anımsatarak, İBDA - C koğuşunda çıkan mektup konusunda "temkinli hareket edilmesi gerektiğini" vurguladılar.