Taksim'de canlı bomba

Bayram arife İstanbul'un en kalabalık meydanında canlı bomba dehşeti yaşandı. Olayda bombacı kadın öldü, üçü polis 11 kişi yaralandı.

Cennet Nar, Ümran Avcı, Neslihan Cuyar, Semra Pelek, Murat Düzyol İstanbul


Terör bu kez Kurban Bayramı öncesinde halkın yoğun olduğu Taksim Meydanı'nda vurdu. Saniye Tunç adındaki canlı bombanın saldırısında üçü polis, 11 kişi yaralandı. Üzerinde bomba taşıyan kadın olay yerinde öldü. Saniye Tunç'la birlikte saldırıyı düzenleyen 25 yaşlarında, 1.70 - 1.75 boylarında, gür siyah saçlı bir kişinin de olay yerinden yaya olarak kaçtığı öne sürüldü.
Dokuz günlük uzun tatilin başlaması ve arife günü oluşu nedeniyle tıklım tıklım olan Taksim Meydanı'da dün saat 12.35 sıralarında büyük bir patlama oldu. Çevik Kuvvet otobüsü yakınında meydana gelen patlamadan hemen sonra olay yerinde incelemelerde bulunan İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir, 'canlı bomba'nın 1978 Tunceli doğumlu Esma Yurdakul olduğunu açıkladı. Ancak daha sonra ölen teröristin Mardin Dargeçit nüfusuna kayıtlı 1974 doğumlu Saniye Tunç olduğu öğrenildi.

'Polisin uyanıklığı'

İstanbul Valisi Erol Çakır, Taksim Meydanı'nda bir kadın teröristin üzerindeki bombayı patlatarak gerçekleştirdiği saldırıda, polisin uyanıklığı nedeniyle bir facianın çok ucuz atlatıldığını söyledi.
Çakır, "Bu menfur tecavüz polisimizin uyanıklığı sayesinde çok hafif atlatılmıştır. Bu olay arife günü, Kurban Bayramı'nın hemen öncesinde terörün vahşetinin ne boyutlarda olduğunu göstermektedir, bir kere daha" dedi.
Taksim Meydanı ve İstiklal Caddesi çevresinin, toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yapıldığı bir yer olduğu için güvenlik kuvvetlerinin her zaman bölgede bulunduğunu hatırlatan Çakır, arife olması nedeniyle de bölgede gerekli önleyici kolluk kuvveti bulundurulduğunu belirterek şunları söyledi:
"Kolluk kuvetlerinin de görev aldığı, toplum polisinin bir kısmının konuşlandırıldığı Taksim alanının hemen 20 - 30 metre yakınındaki bölgeye yaklaşık 25 yaşlarında sırt çantalı bir bayanın yaklaştığını gören nöbetçi polis memuru bayandan şüphelenmek suretiyle, bayanı durduruyor. Durdurulan bayan kollarını iki yana açmak suretiyle üzerinde bulunan patlayıcı maddeleri patlatıyor. Bu patlama sonucu 25 yaşlarıdaki terörist bayan, bir anlamda da canlı bomba patlama sonucunda hayatını kaybediyor."
Terörist kadının dinamit lokumlarını da saldırıda patlayıcı olarak kullandığını kaydeden Çakır, "Hepimize geçmiş olsun" dedi.
Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'ne bağlı otobüslerle bir panzerin sabit nokta olarak beklediği alandaki patlamanın ardından trafiğe kapatılan Taksim Meydanı'nda, çok sıkı güvenlik önlemleri alındı. Meydanda geniş bir emniyet şeridi oluşturulurken, basın mensupları ve vatandaşlar emniyet şeridi içine sokulmadı.
Patlama sırasında yaralananlar Taksim Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Emniyet Müdürü Hasan Özdemir olay yerindeki incelemelerinin ardından Taksim İlk Yardım Hastanesi'ne giderek yaralıların sağlık durumu hakkında bilgi aldı.

Patlama sırasında yaralanların isimleri şöyle:
Akın Günaydın (39), Serpil Ercan (24), Alparslan Göktay (34), Göksal Uysal (16), CHP Kağıthane Belediye Başkan adayı Yusuf Gürlevik'in kızı Ezgi Gürlevik (11), Çiğdem Kılıç (19), Çevik Kuvvet'te görevli polisler Yılmaz Erdoğan (29), Duran Gökçek (29), Mustafa Tokalaş (29).

Bombaya bastı

Çevrede, eşgali belirlenen saldırganın yakalanması için çalışmalar sürdürülürken, patlama anında Taksim Meydanı'nda bulunan Anadolu Ajansı muhabiri Affan Kulunyar, İstiklal Caddesi'nde gezerken, Taksim çıkışında büyük bir patlama sesi duyduğunu söyledi. Patlamanın geldiğini yöne baktığında yerde üç kişinin yattığını gördüğünü anlatan Kulunyar, yaşadıklarını şöyle aktardı:
"Patlamanın olduğu yere koştuğumda yerde üç sivilin yattığını gördüm. Fotoğraf çalışması yaparken, kadının üzerinden yere düşen bombanın üzerine basmışım. Daha sonra orada bulunan emniyet güçleri tarafından patlamamış bomba bulunduğu gerekçesiyle uzaklaştırıldık"
Görgü tanığı Sadık Çelik de olayı şöyle anlattı:
"Kızım Serra'yla beraber otobüsten indim. Tam anıtın yanındaydık. O an patlamayla birlikte bir kadının parçalanmış olarak havada uçtuğunu gördüm. Sonra yerden sürünen boyacıları farkettim. Yaralı mıydı, yoksa korkudan mı sürünüyorlardı anlamadım. Daha sonra korkuyla kaçmaya başladık."

İstanbul alarmda

Kurban Bayramı arifesinde meydana gelen bombalı intihar saldırısından sonra, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı birimler alarma geçirildi.
Emniyet birimlerine, halkın yoğun olduğu bölgelerle iskeleler ve alışveriş merkezlerinde, yaş grubuna bakılmaksızın kadın, erkek, çocuk, herkesin sıkı bir üst aramasından geçirilmesi, çanta, poşet uygulamasının her zamankinden daha iyi yapılması talimatı verildi.
Ayrıca, karakollar, Çevik Kuvvet ekiplerinin nokta görevi yaptığı alanlarda daha dikkatli davranılması, polis araçlarına hiç kimsenin yaklaştırılmaması emri verildi.
Genelkurmay İstihbarat Birimleri, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nü uyararak Boğaziçi Köprüsü ve gişelerinde saldırganların bomba yüklü araç patlatacakları yönünde ihbar aldıklarını bildirdi. Emniyet Müdürlüğü ise telsiz yoluyla anonslarla ihbarı kendi birimlerine aktardı. İhbardan sonra Boğaziçi Köprüsü üzerinde önlemler alınmaya başladı.

İHD kınadı

Bu arada patlamanın ardından gazetelere faks çeken İHD İstanbul Şubesi de saldırıyı kınadı. Açıklamada, "Toplumun bu denli barışa ihtiyacı varken özelllikle insanların can güvenliğini tehlikeye sokan ve ölümlere, yaralanmalara, en önemllisi de birbirimize tahahammülsüzlüğe yol açan bu tür saldırıları kimden gelirse gelsin bir kez daha protesto ediyoruz" denildi.

Nasıl patladı?

Olay yerinde inceleme yapan bomba uzmanlarının verdiği bilgiye göre, canlı bomba sırt çantasına bir dinamit lokumuyla yedi el bombası ve fünyeler yerleştirdi. Dinamit lokumunu giysisinin altından geçirdiği kablolarla avucunun içindeki metal mandallarla irtibatlandıran kadın terörist polis kendisini aramak isteyince avucunun içindeki mandalları sıkarak devreyi kapattı ve bombayı patlattı. Bombalardan 3'ü patlarken 4'ü bomba imha ekipleri tarafından etkisiz hale getirildi. Bomba uzmanları, patlayan dinamit lokumunun terörist kadına verdiği fiziksel zararın az oluşuna ve sırt çantasındaki diğer el bombalarının neden patlamadığına ilişkin sorulara net ve açık cevap veremediler.
Üzerinde bomba patladığı öne sürülen Esma Yurdakul'un ağabeyi Taksim İlkyardım Hastanesi'ne gelerek, "Kardeşim konfeksiyon işçisi. Saat 09.00'da alışveriş için arkadaşı Serpil Ercan'la dışarı çıktı. Biz sade vatandaşlarız. Kardeşim terörist olamaz. Böyle bir şeyin olması mümkün değil" dedi.