The OthersTürk - İsrail işbirliği ilerliyor

Türk - İsrail işbirliği ilerliyor

10.12.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

Türk - İsrail işbirliği ilerliyor

Türk - İsrail işbirliği ilerliyor

Komuta kademesinden bir general: "Türkiye, İsrail ile geniş kapsamlı ilişki kurmakta belki de geç kaldı. Bu ilişkileri bölgede yalnız kalan iki adamın birbirini bulmasının öyküsü olarak da yorumlayabiliriz."

İsrail Savunma Bakanı Yitzhak Mordechai'nin ülkemizi ziyaret ettiği şu günlerde Türkiye - İsrail ilişkileri yeniden gündemde. Türkiye'nin tek İngilizce günlük gazetesi "Turkish Daily News"un savunma muhabiri ve ABD'de yayımlanan "Aviation Week" dergisinin Türkiye temsilcisi Metehan Demir, başta askeri ilişkiler olmak üzere Türk - İsrail ilişkilerinin genel bir değerlendirmesini yapıyor.

DÜNYA ve özellikle Ortadoğu, son yıllarda temeli askeri işbirliğine dayalı yeni bir stratejik beraberliği konuşuyor. Kimilerine göre bu beraberlik "üçüncü bir ülkeyi hedeflemeyen", bölgede iki demokratik ülkenin istikrar adına bir araya gelmesi olarak yorumlanırken; kimilerine göre de dengeleri altüst edebilecek tehlikeli bir ortaklık.
Arap ülkelerinin kendilerine yönelik bir tehdit olduğunu iddia ettikleri Türkiye - İsrail işbirliği nasıl gelişiyor. İki ortak arasında neler oluyor? Hangi askeri projeler yürütülüyor? Kapalı kapılar arkasında hazırlanan yeni adımlar neler?
Türkiye ve İsrail bugün milyarlarca dolara varan ortak savunma projelerinden ortak istihbarata, tehdit değerlendirmesinden ortak askeri manevralar yapmaya uzanan birçok alanda işbirliği halinde. Bu faaliyetlerin hepsi de, her hamlesinde dikkatli olunması gereken bir satranç tahtası olan Ortadoğu'da yürütülüyor.

Türkiye - İsrail işbirliğinin belki en önemli ögesi, iki ülkenin Ortadoğu'daki değişken dengelere paralel olarak ortak "tehdit değerlendirmesi" yapmaları. Bu çalışmanın genel adı, "Tehdit 2000" konsepti. Verilen brifinglerde gözler Suriye ve İran üzerinde odaklanıyor. Bu ülkelerle ilgili istihbarat alışverişi en üst düzeyde devam ediyor. Türkiye ve İsrail, teröre hedef iki ülke olarak, son dönemlerde uzun menzilli füze üretimiyle dikkat çeken İran ve Suriye'den rahatsızlıklarını gizlemiyor.
Türkiye'nin dikkate alması gereken bir nokta da, İsrail'in Araplarla sürdürdüğü şimdilik umutsuz görünen barış görüşmeleri. Günün birinde İsrail'in Filistin ve Suriye başta olmak üzere Araplarla problemlerini çözmesi halinde, bölgenin öteki kritik ülkeleriyle köprüleri atmasının olası sonuçlarının hesaba katılması gerekiyor.

Türkiye, Mısır'ı son dönemlerde Tel Aviv ile ilişkilerine karşı çıkan Arap ülkelerinden farklı tutmaya çalışıyor. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve üst düzey Türk askeri yetkilileri Mısır'ı, Türk - İsrail ilişkilerinin "bir üçüncü ülkeyi hedeflemediği" konusunda ikna etmeye çalışıyor. Ankara'da Mısırlılar yoğun bir diplomatik trafik içinde iken, Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı'nın yaklaşan Mısır ziyareti Türkiye'nin bölgede bir denge politikası arayışı içinde olduğuna işaret ediyor.

Türkiye - İsrail arasında ilk resmi bağlar 1996 başında askeri eğitim ve işbirliği alanında kuruldu. Hava sahalarının kullanılmasından liman ziyaretlerine, askeri personelin eğitilmesinden askeri akademi ziyaretlerine dek uzanan birçok konuda anlaşmaya varıldı. Halen İsrail savaş uçakları düzenli olarak Ankara'daki Akıncı Hava Üssü'ne gelip, eğitim amaçlı çeşitli hava görevleri icra ederken, Türk jetleri de İsrail üstünde belirli periyodlarla eğitimlerini sürdürüyor. Son olarak İsrail makamlarının Konya'daki atış sahasını kullanmak için talepte bulunduğu biliniyor. İki ülkenin hava sahalarını birbirine açılması, çok sınırlı bir alana sahip İsrail için bulunmaz bir nimet.
Türkiye - İsrail ilişkilerinde ikinci önemli adım, 1996 yazında gümrükleri karşılıklı olarak sıfıra indiren serbest ticaret anlaşmasının imzası oldu. Bunu savunma sanayisinde işbirliği öngören Ağustos 1996 tarihli anlaşma izledi. Türkiye'ye yıllardır peşinde koştuğu yabancı bir ülkeden teknoloji transferi gibi önemli bir avantaj sağlayan anlaşma, İsrail'e de önümüzdeki 25 yılda savunmaya 150 milyar dolar gibi muazzam bir miktar harcamayı öngören Türkiye'nin projelerinden aslan payını kapma şansı veriyordu.
Bu anlaşma Türkiye'yi hayli rahatlattı, çünkü artık dışarıdan silah alabilmek için verdiği tavizlere gerek kalmıyordu. İsrail ne insan hakları, ne de Yunanistan ve Kıbrıs problemlerini Ankara'nın önüne sürmüyordu. Savunma sanayi alanındaki işbirliğine her geçen gün bir yeni halka eklendi.

Türkiye ve İsrail, her ne kadar ısrarla ilişkilerinin yanlış anlaşıldığını ve herkesle bu tip bir işbirliğine açık oldukları mesajını verseler de, iki ülkenin yakın müttefik haline geldikleri bir gerçek. Bu ittifak Washington tarafından da destekleniyor. Washington, daha önceleri Kongre'nin insan hakları ve Kıbrıs baskıları yüzünden veremediği bazı silahlardan dolayı rahatsız olan Ankara'nın endişelerini gidermek amacı ile İsrail - Türkiye arasında silah alışverişine yeşil ışık yakmıştı.
Türkiye geçtiğimiz dönemde, Türkiye'ye silah transferlerine karşı çıkan Amerikan Kongresi'ndeki Ermeni ve Rum lobilerinin dirençlerinin kırılması için, güçlü İsrail lobilerinden de yardım istemişti.

Türkiye, İsrail ve ABD arasındaki ortak deniz tatbikatı içinde artık geriye sayım başladı. Ocak ayının 5 ile 9'u arasında yapılacak tatbikat, Doğu Akdeniz ve İsrail açıklarında icra edilecek. Ancak bugün Ortadoğu'da kimse bu tatbikatın "arama - kurtarma amaçlı" olup olmadığına bakmıyor; bunun bir "ittifak mesajı" olduğu yorumunu yapıyor.
"Türkiye İsrail ile geniş kapsamlı ilişki kurmakta belki de geç kaldı. Bu ilişkileri bölgede yalnız kalan iki adamın birbirini bulmasının öyküsü olarak da yorumlayabiliriz." Komuta kademesinden bir generalin ağzından çıkan bu sözcükler TSK'inin Türk - İsrail ilişkilerine verdiği özel önemi ortaya koyuyor.
Son aylarda karşılıklı üst düzey ziyaretler gündemden düşmüyor. Ekim ayında Türkiye'ye gelen İsrail Genelkurmay Başkanı Amnon Lipkin Shahat'tan sonra şimdi de Savunma Bakanı Mordechai Türkiye'de. Daha önce, Türkiye'den Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir, Savunma eski Bakanı Turhan Tayan ve daha birçok Türk yetkili İsrail'i ziyaret etmişti. Bu arada basına yansımayan sayısız ziyaret de ilişkileri her geçen gün güçlendiriyor.
Bugün artık İsrail ve Türkiye, Ortadoğu'ya barışta ve savaşta işbirliği yapacakları mesajını veriyor. Türkiye'nin unutmaması gereken bir nokta, dünyanın bu bölgesinde öteki taşların da günün birinde oynayabileceği.

*******************************************************************


İsrail, şu an Türkiye'nin toplam 54 adet "F - 4 E" savaş uçağını, 632 milyon dolarlık bir proje çerçevesinde modernize ediyor. Uçaklardan 26'sı İsrail'de modernize edilirken geriye kalan 28 uçağın da İsrailli uzmanların yardımı ile Eskişehir 1. Hava İkmal Bakım Merkezi'nde modernize edilmesi öngörülüyor.
Son dönemlerde PKK'nın edindiği "SA - 7" ve "Stinger Basic" tipi füzeler nedeniyle Güneydoğu ve K. Irak'taki Türk helikopterlerine "Guitar" adlı hava savunma sistemleri satmayı planlayan İsrail, daha önce helikopter pilotları için gece görüş sistemlerini Türk Silahlı Kuvvetleri'ne satmıştı.
Bugünlerde yapılması planlanan "Savunma Sanayi İcra Komitesi" toplantısından çıkacak kararı büyük bir dikkatle bekleyen İsrail, Türkiye'nin 54 adet F - 4'ünden sonra 48 adet F - 5 savaş uçağının modernizasyonunu da üstlenmeyi tasarlıyor.
Komite'nin bir önceki toplantısında ihalenin İsrail - Singapur Konsorsiyumu'na verilmesi lehine bir eğilim belirmişti. Başbakan Mesut Yılmaz'ın Avrupa Birliği'nde bizi destekleyen Fransa'ya "bir şans daha verelim," demesinden sonra Komite'nin bu toplantıda ne karar alacağı merak ediliyor. 100 milyon doları bulması beklenen bu ihalede Fransızlar İsraillilerin verdiği fiyatın 20 milyon dolar üstünde teklif getirmişlerdi.
İsrail Türk askerlerinin şu an kullandığı "G - 3" tüfekleri yerine "5.56 mm'lik" modern piyade tüfekleri projesi için de mücadele veriyor. Kısa vadede 25 milyon dolarlık bir yatırımla üretim hatları kurmayı planlayan Türk Ordusu'nun, ileride yüzbinlerce tüfek üretmeyi planladığı biliniyor.
Yıllardır erken uyarı uçağı (AWACS) almayı planlayan Türkiye'nin açtığı ihalede, İsrail "Phalcon" tipi uçak ile yarışıyor. Bu, toplam 4 uçağı kapsayan 800 milyon dolarlık bir proje.
İsrail, Türkiye'nin 4.5 milyar dolarlık ve en az 800 adet üçüncü nesil ana muharebe tankı üretimini öngören dev projesinden de pay kapmayı umuyor; Avrupa ve Amerika devleriyle yarışıyor. Çok eskiyen Amerikan yapısı "M - 60" tanklarını modernize etmek için de aylardır Ankara'da lobi yapıyor. Bu projenin de en az 50 milyon doları bulması bekleniyor.
İnsansız hava aracı konusunda dünyada belki de bir numaralı üretici olan İsrail, bugünlerde Türkiye'ye bu ürününü de satmak için çaba sarfediyor. "Türk Havacılık ve Uzay Sanayi (TAİ)"nin de bu konuda çalışmaları olmasına rağmen, önümüzdeki dönemde bu araçlardan satın alması olasılığı var. Çünkü yıllardır Güneydoğu'da sınır güvenliği gözetimi açısından bu araçlara ihtiyaç duyuluyor.
İki ülke arasında belki de en çok dikkat çeken projelerden biri de füzeler. Türkiye havadan karaya atılan "Popeye I" füzesi alımı konusunda İsrail'den talebini 100 adetten 200 adete çıkardı. Kıbrıs Rum Yönetimi'nin S - 300 füzelerine ve PKK hedeflerine karşı çok etkin olabilecek bu füzelerin bir ileri modeli olan "Popeye II" tipi füzeleri için şu an iki ülkenin Roketsan, Mikes ve Rafael şirketleri görüşme halinde. Yakın dönemde bunlarda ortak üretime geçilecek. Projenin toplam 500 milyon doları geçmesi bekleniyor.
Diğer füze projesi ise İsrail lisansı altında uzun menzilli "Arrow" veya "Delilah" tipi füzelerin ortak üretimi. Bu proje İran ve Suriye'nin artan füze tehdidi dolayısıyla büyük öneme haiz. Savunma çevreleri, Türkiye'nin kısa dönemde Körfez Krizi sırasında tanıdığımız Amerikan "Patriot" tipi füzelere benzer bir hava savunma sistemi kurması gerektiğinin altını çiziyor.



KEŞFETYENİ
Verdiği kilolarla dikkat çekiyor! Zara sır diyetini açıkladı
Verdiği kilolarla dikkat çekiyor! Zara sır diyetini açıkladı

Cadde | 23.06.2025 - 07:40

Son dönemde verdiği kilolarla magazin gündeminde adından söz ettiren Türk Halk Müziği sanatçısı Zara, fit görünüme kavuşmasının sırrını verdi.

Yazarlar