İyi ki seçim var!

24 Nisan 2015

Hemen herkes, bireysel ya da sektörel sorunları, seçim beyannamelerinde yer alsın istiyor. Seçim beyannameleri açıklandıkça kendilerine yönelik proje görenler mutlu, hiç adı geçmeyenler ise buruklar. Aslında, seçim de olmasa, halkı, eğitimi, bilimi, gençleri, üniversiteleri, YÖK’ü, okulları, işsizliği ve daha pek çok unutulanı, hatırlayan olmayacak. Bu yüzden seçimden seçime de olsa, hatırlanmak güzel bir şey...
Peki, 7 Haziran seçimlerinin öncekilerinden farkı var mı?
Var, hem de çok. Özellikle de eğitim alanında.
Ekonomiye yönelik ciddi açılımlar da söz konusu ama onlar hep vardı. Eğitim ise genelde ya unutuluyor ya da dışlanıyordu.
Şimdi bütün partiler eğitime, atama bekleyen öğretmenlere, müfredata, okul öncesi eğitime, YÖK’e, sınavlara, yurt ve harçlara yönelik ciddi avantajlar getiriyorlar.
Ve, bütün bunlar da gençlerin sandığa olan ilgisini artıracaktır...

Mektebim öğrencileri dünya birincisi oldu

İtalya’da düzenlenen Uluslararası Global Education Festival’de (GEF) yarışan Mektebim Koleji öğrencileri, Kısa Film Kategorisinde dünya birinciliğiyle yurda döndü. Her yıl İtalya Sanremo’da düzenlenen festivalde “Eğitimde Teknolojinin Yeri ve Çocuklar Arasındaki E

Yazının Devamı

Siyaset çocukları bu kez unutmadı ama!

22 Nisan 2015

Yarın
23 Nisan ve yazı günümüz değil, bu yüzden, bayramınızı bugünden, canı gönülden
kutluyoruz.
Yazacaklarımı da bugünden
yazıyorum...
Sizce çocuklarımız mutlu mu?
Hiç sanmam. Gençler gibi onlar da mutsuz.

Yazının Devamı

Stajı dışlarsak nasıl tecrübe kazanılacak?..

22 Nisan 2015

Milyonlarca lise ve üniversite mezunu işsiz. İş başvurularında en çok aranan özelliklerden birisi de tecrübe.
Sanki tecrübe isteyen o firmalar, stajyerlere kapılarını yeterince aralamışlar gibi.
O tecrübeyi, ne zaman, nerede kazanacaklar, onu hiç sorgulayan yok!
Stajı, önemsemeyen bir eğitim sistemi ya da işverenlerin, kaliteli eleman bulamıyoruz diye yakınmaya hakları yok.
Çünkü bu ortamı kendileri hazırlıyorlar... İşverenler, eğer gelen öğrencilerden rahatsızlarsa bu rahatsızlıklarını liselere ya da üniversitelere bildirerek, daha donanımlı öğrencilerin kendilerine gönderilmesini isteyebilirler.
Eğer yine de sonuç alamıyorlarsa, işte o zaman YÖK ya da MEB gibi üst makamlara başvururlar, onlar da konuyu ciddiye almıyorlarsa, sorunu kamuoyuyla paylaşabilirler... Eğitimde önemli olan diploma mı yoksa donanım mı?
Diplomanın artık tek başına bir işe yaramadığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

Yazının Devamı

Siyasette roller tersine döndü!..

21 Nisan 2015

Seçimler de olmasa, halkı, eğitimi, bilimi, gençleri, üniversiteleri, YÖK’ü, okulları, işsizliği ve daha pek çok unutulanı hatırlayan olmayacak.
Arada bir de olsa hatırlanmak güzel bir şey.
Peki ya bol keseden savrulan vaatler ne kadar gerçekçi?..
CHP seçim beyannamesini nihayet açıkladı. İlk kez yapacağız, edeceğiz diyorlar.
Çarpıcı projeler var.
Örneğin, köy okullarını açacağız, okul öncesi eğitimi zorunlu hale getireceğiz, üniversite harçlarını tümüyle kaldıracağız, öğrenciye ücretsiz ulaşım sağlayacağız, atama bekleyen öğretmenleri atayacağız gibi çok sayıda öneri getiriyorlar.
Umarız, bu projeler, başta iktidar olmak üzere diğer partileri de harekete geçirir ve onlar da daha vakit varken ortaya iddialı projeler koyarlar.

Yazının Devamı

Öğretmen olmak zorlaşıyormuş sanki şimdiye kadar çok kolaydı

19 Nisan 2015

MEB, tam da seçimler öncesinde bir canlandı ki sormayın, hemen her gün yeni bir proje açıklıyor. Ne kadarı uygulanabilir o ayrıca tartışılır ama en azından konuşuluyor ve olaya, reklamın iyisi, kötüsü olmaz gözüyle bakıyorlar...
Son 10 günde üç proje. İlki 5. sınıflara İngilizce Hazırlık, ikincisi 15 kişilik sınıflar, üçüncüsü de öğretmen atamada yeni dönem!..
Yeni yönetmelikle üç aşamalı bir sistem getirilecekmiş. Önce KPSS belasını aşıp atanacaksınız, ardından bir yıl sonra okul müdürü tarafından performans değerlendirmesine tabi tutulacaksınız, sonra da eğer başarılı bulunursanız, Bakanlığın yazılı ve sözlü sınavına tabi tutulacaksınız.
Peki ya başarı olamazsanız? Bir daha deneneceksiniz, yine başarılı olamazsanız, kapı önüne konulacaksınız...
Yeni sistemi, her türlü dış etkiye ve istismara açık olduğu gerekçesiyle çok politik bulanlar var. Haksız da sayılmazlar. Bakalım ömrü ne kadar olacak?..
Sorun kimde?
Öğretmen yetiştirme, atama ve kariyer koşulları sürekli olarak neden değişiyor?

Yazının Devamı

Oyuncak Müzesi'nin 10. TEMA'nın 22. yılı ve Avrupalı Hukukçular?

18 Nisan 2015

Son 24 saatte çok keyifli yıldönümleri paylaştım, Avrupalı Hukuk Fakültesi dekanları ve Avrupalı hukukçularla, Papa'nın sözlerini, Avrupa Parlamentosu'nun aldığı kararı ve Sözde Ermeni Soykırımı'nı konuştuk. Çarpıcı değerlendirmeleri oldu.

İsterseniz gelin önce TEMA ile başlayalım.

Hayertettin Karaca ve Nihat Gökyiğit öncülüğünde kurulan TEMA, bugün genç ellerde. Daha profesyonelce yöneltiliyor ve düne göre çok daha kurumsallar. Üye sayısı ve bağışlar da önceki yıllarla kıyaslanmayacak kadar artmış. Uluslararası tanınırlıkları, aldıkları ödüller, ulaştıkları kişiler hep, ikiye, üçe katlanmış. Eksik olan bir şey var ki, o da Toprak Dede'nin heyecanı, paylaşımı ve isyankarlığı...

Aynı şeyleri hatta daha fazlasını söylüyorlar ama etki yaratamıyorlar. Başkan Deniz Ataç ve arkadaşları, umarız en kısa sürede bu sorunu da çözerler. Çünkü Türkiye'nin onlara çok, hem de çok fazla ihtiyacı var. Çünkü altımızdaki toprak yok olup gidiyor!

Ve ayrıca önceki akşam gerçekleşen sunumdan, hepimizin çok ders çıkarması gereken çok çarpıcı bir tespit:

Gönüllülük konusunda, ülke olarak, sondan üçüncü sırada yer alıyoruz ve gönüllü olma oranı yüzde 10’u geçmiyor. İngiltere merkezli

Yazının Devamı

MHP: Tek tip çalışan olacak

17 Nisan 2015

MHP’nin önde gelen isimlerinden Genel Başkan Yardımcısı Kenan Tanrıkulu ve Ümit Özdağ önceki gece Genç Bakış’ta konuğumuz oldu. Her ikisi de dersine çok iyi çalışmış görünüyordu. Bir anlamda iktidara hazırız mesajı verdiler...
Genel izlenim, önceki seçimlere göre, çok daha iddialı oldukları yönündeydi. Hedeflerinde ise iktidar vardı.
Peki bir koalisyon durumu söz konusu olursa, bu kadar eleştirdikleri iktidarla bir araya gelirler mi? Cevap havada kaldı. Ama asıl önemli olan, işsizlik ve eğitim konusundaki kararlılıklarıydı.
4+4+4’ün kesinlikle kaldırılacağını, başta öğretmenler olmak üzere işsizlere yönelik ciddi politikalar üretileceğini açıkladılar. Çalışanlar arasındaki farklı statülere son vereceklerini söylediler.
İşte programdan önemli satır başları:
Papa ne emek istedi?
Prof. Dr. Ümit Özdağ

Yazının Devamı

Hayırların en büyüğü

15 Nisan 2015

Birini sevindirmek, ülkenin geleceğine damga vurmak istiyor-sanız, bunu en fazla hak eden birine burs vermekten daha hayırlı bir iş olamaz. Eğitime yönelik çok büyük sıkıntılarımız var. Bunlardan biri de burslar. İşleyen bir mekanizma yok mu? Örneğin YURTKUR ve sivil toplum örgütleri. Ama öylesine yetersiz ki, çok daha fazlası gerekiyor. Burs yani mali destek bulamadığı için hemen her yıl on binlerce gencimiz öğrenim hayatını yarıda bırakıyor. Ya da çok zor koşullarda öğrenimini sürdürmeye çalışıyor...
Devletin verdiği burs olanakları çok kısıtlı. Sivil toplum örgütlerinin ya da hayırseverlerin verdikleri burslar da maalesef ihtiyacı karşılamanın çok uzağında.
Oysa Türkiye’nin sahip olduğu olanaklar ve geleneksel hayırsever yapımız, şu anda verilen bursların rahatlıkla 100 katına çıkmasına olanak sağlayabilir. Ama nedense bu alışkanlığı bir türlü oturtamadık.
Bırakın bu konunun çok uzağındakileri, en zor zamanlarında, burs desteği alıp, parlak bir gelecek yakalayanlar bile, kıt kanaat da olsa başkalarına burs vermiyor.
Burs veren kurumlara ya da kişilere sorduğum ilk soru hep şu oluyor:
Sizden burs alanlar, hayata atıldıklarında, ekonomik özgürlüklerine

Yazının Devamı