Çelik inattan vazgeçti

7 Eylül 2007

Diyalog 3. kayıt döneminden, herhangi bir öğretim kurumunu kazanan ya da açıkta kalan tüm öğrenciler yararlanabilecek. Boş kontenjanı olan okullara yükselme, öğrencilerin daha önce yaptıkları tercihler doğrultusunda gerçekleştirilecek. Boş kontenjanlar yarın açıklanacak. 3. kayıt başvuruları 8 Eylül Cumartesi günü başlayacak, 10 Eylül saat 12.00'ye kadar devam edecek. Başvurular adayın mezun olduğu okula yapılacak. Kazananlar ise 11 Eylül'de ilan edilecek. İstanbul'un en gözde okullarından Galatasaray, İstanbul, Cağaloğlu, Vefa, Kadıköy, H. Avni Sözen, Haydarpaşa, Pertevniyal Lisesi ve diğer okulların her birinde 10 ile 45 arası kontenjan açığı bulunuyor.Bakan Çelik'in inadı yüzünden, geçen yıl 3. kayıt dönemi açılmamış ve 5 bin kontenjan açığı kalmıştı. Bakan Bey'in bu yıl inattan vazgeçip akılcı bir çözüm üretmesi, velileri rahatlattığı kadar ilerisi için de umut verdi. Çünkü inatla alınan kararlar, yarattığı mağdurlar kadar o kararı alanları da fazlasıyla yıpratıyordu.Daha önce de yazdık. Hatadan dönmek bir erdemdir. Bakan Bey'i yanlış yönlendirenlerin çoğu şu anda yok. Görünen o ki, yeni dönemde Bakan Çelik'in çevresinde iş bitirenler değil, iş bilenler yer alacak.Bakan

Yazının Devamı

Santralistanbul, Özerdem ve vakıf üniversiteleri

5 Eylül 2007

Diyalog Gazetelerde sık sık tam sayfa röportajları çıkıyor. Ve her defasında kendi yağında kavrulduklarını hatırlatıyor. Devlet ya da holding destekli vakıflar gibi olmadıklarını da özellikle vurguluyor. Ancak ne hikmetse Kuştepe'deki üniversite arazisi ve binaların bir bölümü ile yeni yapılan Santralistanbul'un kime ait olduğunu, ne kadar kira bedeliyle, kaç yıllığına kiralandığını hiç söylemiyor. Ortada yasal olmayan bir şey mi var? Hayır. Başkaları almıyor mu? Fazlasıyla var. Kamuya ait arazi ya da binaların, tahsis ya da düşük kira bedeliyle uzun yıllar üniversiteye verilmesine karşı mıyız? Kesinlikle hayır. Tüm sektörlere veriliyor da eğitim kurumlarına neden verilmesin!Ama başta üniversiteler olmak üzere alanlardan hiçbiri kamudan destek görüp sonra da ortaya çıkarak "Herkes devletten, zengin vakıflarından bir şeyler alıyor ama biz yağımızda kavruluyoruz" demiyor. Demedikleri için de bunu hatırlatmak her defasında bize düşüyor...Dahası, Anayasa'ya göre kâr amacı gütmeyen vakıflarca kurulan bir üniversitenin, ABD borsasında işlem gören bir şirketle nasıl bir ilişki kurduğu, şirket temsilcilerinin üniversitenin kurucu vakfında nasıl görev aldıkları ve bu birlikteliğin

Yazının Devamı

OKS'de 3. kayıt dönemi açılacak mı?

4 Eylül 2007

Diyalog Milli Eğitim Bakanı'nın değişmesi en çok bu yüzden isteniyordu. Çünkü Çelik inatçı. Üstelik hatada ısrar ediyor. Öyle olmazsa, kapı önünde yüz binlerce öğrenci beklerken, anadolu liselerindeki kontenjanları boş bırakmazdı. Hem de aynı statüdeki kolejlerde kayıtlar devam ederken.Sayın Bakan'a artık birileri hatadan dönmenin bir fazilet olduğunu anlatmalıdır. Yoksa bu yıl da yüz binlerce ailenin ahını alacak, on binlerce öğrenciyi daha küskünler ordusuna katacaktır. Bakan Bey, değiştiğini kanıtlamak istiyorsa, bundan daha iyi bir fırsat bulamaz!..Hükümet programı açıklandı. Görüşmeler de devam ediyor. Programla ilgili genel ayrıntılar yerine, eğitime yönelik hedeflere göz atmak istiyoruz. Ama önce neler var, onlara bir bakalım. İşte 60. hükümetin eğitime ve üniversitelere yönelik yapmak istedikleri: Anadolu liselerinde 2. kayıt dönemi yarın sona eriyor. Ama okulların tümünde önemli kontenjan açıkları var. Geçen yıl 5 bin açık vardı. Bu yıl daha fazla olabilir. Ve 3. kayıt dönemi açılacağına yönelik en ufak bir açıklama yok. Kamu harcamalarında en büyük pay yine eğitime ayrılacak. Okulöncesi eğitimdeki okullaşma oranı yüzde 50'ye çıkarılacak. İlköğretimde yüzde 100, mesleki

Yazının Devamı

Türkiye'nin en büyük gazeteleri hangileri?

22 Ağustos 2007

Diyalog Bir öğretim kurumunu, gazeteyi ya da bir siyasi partiyi büyüklük kavramları içerisinde değerlendirirken, sadece bugününe bakmamak gerekir. Batılı üniversiteler için öylesine farklı reyting kriterleri var ki şaşıp kalırsınız. Kuruluş tarihinden aldığı öğrenciye, mezunların hayattaki başarılarından üretkenliğine kadar onlarca kriter söz konusudur.Bir öğretim kurumu hakkında iyi ya da kötü denilebilmesi için en az 30 yılın geçmesi beklenir. Gazeteler için de öyle. Siyasi partiler için de. Dünün en popüler partilerine bakın! Bugün hangisi var? Varsa da nerede?Dünyanın en iyi 500 üniversitesi listesinde, bugün en yüksek puanla öğrenci alan üniversitelerimizin hiçbiri yok. Ama bütün hantallığına rağmen İstanbul Üniversitesi hâlâ yer bulabiliyor. Çünkü o Türkiye'nin ilk üniversitesi. Şu andaki üniversitelerin pek çoğuna kuruculuk yaptı. Yetiştirdiği mezunlar ve onların yaptıkları da ortada.Batılıların kişi, kurum ve olaylara bakış açısıyla bizimkiler çok farklı. İşte bu yüzden de yüzlerce yıllık kurumlarımızın sayısı çok fazla değil.İçlerinde yine en fazla olanı eğitim kurumlarımız. Özellikle de liselerimiz...Gelelim gazetelere:En büyük gazeteler hangileri? Kuruluş tarihi en eski

Yazının Devamı

'Sözleşmeli köleler'

21 Ağustos 2007

Diyalog Sözleşmeli öğretmenin özür durumu hariç il içi ve il dışı tayin hakkı yoktur. Kadrolulara bu hak tanınmaktadır.Sözleşmeli öğretmenlerin eş durumundan yapılan il dışı atamaları eşlerinin çalıştıkları kurumun yüzlerce kilometre uzağına yapılmaktadır. İl içi tayin hakları olmadığından yapılan bu il dışı atamanın da hiçbir esprisi kalmamaktadır.Sözleşmelilere özür durumundan yapılan il dışı yer değiştirmelerde yolluk dahi verilmemektedir. Oysa bu hak kadrolulara tanınmaktadır.Sözleşmeli öğretmenin ek dersinden SSK kesintisi yapılmaktadır. Kadroluların ek derslerinden herhangi bir kesinti yapılması söz konusu değildir.Haftada 15 saat ek dersi olan, göreve yeni başlamış bir kadrolu öğretmen, 15 saat ek dersi olan 25 senelik bir sözleşmeli öğretmenden ek derslerdeki SSK kesintisi sebebiyle toplamda daha fazla maaş almaktadır. Sözleşmeli öğretmenler idareci veya müfettiş olamazlar. Kadroluların bu konuda herhangi bir sıkıntısı yoktur.Sözleşmeli öğretmenlerin hizmet puanları yoktur. Bu sebeple 1 yıl ya da 20 yıl çalışmış olmalarının hiçbir önemi yoktur. Sözleşmeli öğretmenlerin eş, çocuk, doğum yardımları yoktur. Fakat tüm bu haklar kadrolulara tanınmaktadır.Bazı illerde maaşlar

Yazının Devamı

Parayı bastıran üniversiteli oldu

19 Ağustos 2007

Diyalog Hani eğitimde fırsat eşitliği vardı? Hani üniversiteye girişte adalet vardı? Aynı okuldan mezuniyet ve aynı puan. Sonuç: Biri bilgisayar mühendisliğinde, diğeri hiç.Benzeri örnekler o kadar çok ki. Parayı bastıran tıbba da girdi, hukuka da, mühendisliğin envai çeşidine de. Buna rağmen vakıf üniversitelerinin kontenjanları dolmadı. Barajı aşan diğer öğrencilere de kapıları sonuna kadar açık. Ek yerleştirmede eminim onlar da dolar.Meslek lisesi mezunlarının durumu ise daha da vahim. İçlerinde ilk bine girenler var. Ama katsayı inatlaşması yüzünden onlar bile açıkta. AKP iktidarı, umarız artık imam hatip sendromundan kurtulur ve bu öğrencilerin önünü açar.Başbakan, Köşk'teki törende YÖK Başkanı'nın elini sıkmamış. Oh ne âlâ. Desenize YÖK ile hükümet arasındaki gerginlik daha uzunca bir süre devam edecek.Peki bu sorunları kim çözecek? Fakirin fukaranın, ezilenlerin eli kolu, sesiyiz diye ikinci kez iktidara gelen AKP, bu kaosa daha ne kadar seyirci kalacak? İsmindeki "Adalet" kelimesini ne zaman hayata geçirecek?.. Emre ile Ozan aynı liseden mezun oldu. ÖSS'ye birlikte hazırlandılar. Birlikte girdiler ve birbirine çok yakın puan aldılar. Emre'nin tercihleri tümüyle devlet

Yazının Devamı

Hükümet var mı?

18 Ağustos 2007

Diyalog Kolejler neredeyse tümüyle boş. Anadolu liselerinde de umulanın çok üzerinde kontenjan açıkları var. Oysa, bu okullara gitmek için can atan yüz binlerce öğrenci kapıda bekliyor.Binlerce lise birincisi ÖSS'de hiçbir yeri kazanamadı. Okulların açılmasına günler kaldı ama hâlâ tayinler yapılmadı. Ders kitapları da hâlâ basılmış değil.KPSS, DGS ve benzeri sınavlarla ilgili şikâyetlerin bini bir para. Ama ortada tüm bu sorunlara sahip çıkan ne bir bakan var ne de hükümet.Cumhurbaşkanı Sezer'in yeni kabineyi onaylamaması, jest mi, rest mi diye tartışıladursun ama bu arada bu belirsizlik süreci bir an önce sona ersin. Çankaya ve hükümet aylardır vekâleten yürütülüyor. Nasıl olsa gideceğim diye herkes işin ucundan tutuyor. Bunun daha ne kadar süreceği ise hiç belli değil. Her gün yeni bir şey çıkıyor. Yarın MHP, üçüncü oturumda TBMM'ye girmiyoruz dese ne olacak? Bu sürünceme devam mı edecek? Öngörülmeyen o kadar çok gelişme yaşadık ki, artık bundan sonra olmaz diyemiyoruz...Ekonomi gibi eğitim de sahipsizliği affetmez, onun için ya bakan Çelik görevine dört elle sarılsın ya da kim o koltuğa oturacaksa şimdiden duruma hâkim olmaya çalışsın. Yoksa, okullar açıldığında büyük bir kaos

Yazının Devamı

ÖSS'de en büyük ilgi AÖF'ye

17 Ağustos 2007

Diyalog Fakülteler içerisinde en büyük ilgi Açık Öğretim Fakültesi'ne oldu. 4 yıl ve üzeri lisans bölümlerine 193 bin, iki yıllık ön lisans programlarına 199 bin öğrenci yerleştirilirken AÖF'ye 233 bin öğrenci yerleştirildi.Lise birincileri tam bir hezimet yaşadı. 7 bin 644 lise birincisinden sadece 3 bin 854'ü dört yıllık lisans bölümlerine girebildi. 252'si ise AÖF'ye yerleşti. 2 bin 520'si hiçbir yere giremedi.İlk girişinde üniversiteli olanların sayısı önceki yıllara göre artsa da hâlâ eski mezunlara göre çok geride. Kazananların 210 bini bu yıl mezun oldu. 299 bini önceki yıllarda mezun olup da açıkta kalanlar, 98 bini hâlâ bir üniversitede okuyanlar ve 18 bini de üniversite mezunlarından oluşuyor.4 yıllık fakültelere girişte kız erkek oranı bire bir iken, tüm yerleşenler kategorisinde erkekler lehine bir hayli farklılık var. Kazanan 626 bin öğrenciden 273 binini kızlar, 352 binini ise erkekler oluşturuyor.İmam hatip mezunları bu yıl inanılmaz şekilde AÖF'ye yöneldi. Sadece 1516'sı lisans bölümlerini kazanırken, 24 bin 777'si AÖF'ye yerleştirildi.Vakıf ve KKTC üniversitelerinin doluluk oranları geçen yıla göre artsa da yine bir hayli kontenjan açıkları var. Vakıf

Yazının Devamı