Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Diyalog Ankara Üniversitesi Rektörü Nusret Aras, Hukuk Fakültesi Dekanı Metin Feyzioğlu, Anıl Çeçen Hoca ve çok sayıda öğrenci ve öğretim üyesi de dinleyiciler arasındaydı. Programda zaman zaman gergin saatler yaşandı. Ama seviye hiç düşmedi. Özellikle taslağın içeriğine yönelik ciddi görüş alışverişi yaşandı. Fırat'ın evet haklısınız dediği noktalar da oldu, şiddetle karşı çıktıkları da. İşte bu diyaloglardan en önemlisi Dekan Feyzioğlu ile Fırat arasında gerçekleşti:Feyzioğlu: Sayın Fırat, hazırladığınız taslağın içine genel adap diye bir kavram koymuşsunuz. Genel adaba aykırı olan ne demek? Şu andaki Anayasa'da böyle bir kavram yok. Bu kavrama dayanarak insanların giyim kuşamından nasıl yaşayacağına kadar birçok sosyal olaya müdahale edilebilir. Bu nasıl bir kısıtlamadır? Ayrıca çok önemli bir yargı kurumu olan Danıştay'ın üyelerinin atanma şekli de yürütmeye bırakılmış. Danıştay yeri geldiğinde bakanlıkları denetler. Şimdi denetleyeceği kişi tarafından tayin edilen kişi bu görevi nasıl yapar? Bir partinin ilçe başkanı o ilçedeki yargıcın üzerine çıkmış olur. Bir anayasa yapmak için yalnızca Meclis çoğunluğu yeterli değildir. Toplumun bütün kesimlerini katmalıydınız.Fırat: Sizi anlıyorum. Biz bir anayasa taslağı hazırlattık. Ama sizin de düşünceleriniz varsa bir anayasa taslağı hazırlamanızı rica ederiz. Buna bir katkımız olacaksa eğer biz de katılırız. Benzeri bir talep TOBB ve diğer sivil toplum kuruluşlarından da geldi. Hemen yarından itibaren bu konuyu gündeme getireceğim.Soru: Türkiye'ye mevcut Anayasa dar mı geliyordu? Neden şimdi? Neden bazı maddelerde değil de bütününün değiştirilmesi yoluna gidildi? Neden Türkiye bugün bu noktaya geldi?Fırat: Şimdi 1961 Anayasası'nın modern bir anayasa olduğunu kabul etmek lazım. Aslında hakikaten belki o günkü Türkiye'nin demokratik gelişimine çok da uygun olmayan bir modern anayasa yapıldı. Ancak yapılış tarzını tasvip edebilmek mümkün değil.1982 Anayasası ise yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yürütme bir çift başlılık gösterdi. Devamlı bir çatışma oldu. Aynı partiden gelen cumhurbaşkanlığı döneminde de oldu, yani hatırlayın, rahmetli Özal, döneminde Anavatan Partisi'ni kurdu. Başbakanlık yaptı. Köşk'e çıktı ve Köşk'e çıkarken de kendisine yakın olacak bir başbakan bıraktı. Ama belli bir noktaya geldi. Çatışmaya başladı. Allah rahmet eylesin. Ondan sonra Demirel geldi. Demirel de bir siyasi partiden geliyordu. Ama sürece baktığımızda DYP genel başkanıyla sayın cumhurbaşkanı arasında yeniden bir yetki çatışmasının saç saça baş başa geldiğini görüyoruz. Şimdi bu böyle devam etti. Çünkü sistemin gereğiydi. Anayasa'nın gereğiydi. Çünkü özel dizayn edilmişti. Sayın Evren başta kalacak. Otoriter birisi olacak, arkasında bir silahlı güç olacak ve dolayısıyla kendilerine göre bir anayasa dizayn edilmişti. İnsanlar zaman içerisinde kendilerinin tavsiye olacağını ve yeni seçimlerde yeni siyasi partiler kurulacağını pek düşünememişlerdi."Soru: AKP, DTP'yi neden köşeye sıkıştırıyor?Fırat: "Şimdi AKP, DTP'ye terör örgütünü lanetle veya onunla ilişkisini kes diyor doğrudur. Çünkü DTP legal bir partidir. TBMM'de temsil edilmektedir. Legal ile illegalite buz ile sıcağın bir araya gelmesi gibidir. İki şeyi bir arada götürmeniz mümkün değildir. Legal politika yaparken illegal ilişkiler içinde olamazsınız.İllegaliteyi reddetmek zorundasınız yoksa legalitenizi kaybedersiniz. Biz o bakımdan DTP'ye bunu tavsiye ediyoruz. Diyoruz ki, lütfen, bakın bağımsız olarak seçildiniz. Bir siyasi parti içinde birleştiniz ve bir grup oluşturdunuz. O zaman illegaliteyle ilişkinizi kesin veya devam edin.Özetin özeti: Anayasa tartışmaları daha çok su kaldıracak... aguclu@milliyet.com.tr Yeni yayın döneminin ilk Genç Bakış'ı, çarşamba gecesi, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde gerçekleşti. Öğrenciler, öğretim üyeleri ve konunun muhatabı konuklar vardı. AKP adına yeni anayasa çalışmalarını yürüten Genel Başkan Vekili Dengir Mir Mehmet Fırat, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok ve Anayasa Profesörü Mümtaz Soysal.