Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

9. Cumhurbaşkanı Demirel’le, Genç Bakış’ta, geçtiğimiz hafta, Cumhuriyet’i ve Türkiye’nin güncel sorunlarını konuşmuştuk. Önceki gece de 2023 vizyonu çerçevesinde geleceğimizi masaya yatırdık. Pek çok konuda şaşırtıcı açıklamalarda bulundu. İşte programdan önemli satır başları:

Nasıl bir Türkiye?
* Evvela daha iyi yönetilen bir Türkiye istiyorum, birinci şey bu. Yani sokaktaki adamın “Sen bu Türkiye’nin yönetiminden memnun musun?” diye sorduğun zaman rahatça evet diyebildiği bir Türkiye.
* Halkının daha mutlu, daha memnun, daha hür, daha kendi başına buyruk, daha tok, büyük kısmının şehir halkı haline geldiği, şehirleşmiş bir Türkiye.
* Hakkın hukukun adaletin tam işlediği bir Türkiye. Kimsenin hak aramada sıkıntısının olmadığı bir Türkiye. Bu para hesapları ve ekonomik kalkınma filan ikinci derecede gelir.
* İnsanların rahat olması zengin olmasından mühimdir.

2023 vizyonu
* 2023’te de daha sonrası için de daha iyi yönetim istiyorum. Daha iyi yönetim derken bugünkü yönetimi filan kötülemiyorum. Ama yarın her şey bugünden iyi olacak.
* Akşam olunca herkesin kapısını kilitlemeden yatabildiği bir Türkiye. Gece sabaha doğru kapısı çalınırsa bunun polis olduğunu düşünmediği bir Türkiye istiyorum.
* Kalkınmanın nimetleri her yanına yayılmış ve sosyal güvenlik şemsiyesi herkesi kavrar hale gelmiş bir Türkiye istiyorum.
* 1950’de neredeyse sıfır sigorta varken bugün 76 milyon Türkiye’nin 60 milyonu sigortalı. Ben herkes sigortalı olsun istiyorum.
* Komşularıyla dost, kolay gidilip gelinir, daha çok insanın ziyaret ettiği bir Türkiye istiyorum.
* Her seviyede okul bu ülkenin çocuklarına götürülmüş olsun istiyorum.

Kişi başına 20 bin dolar
* 2023 yılında Türkiye’nin milli geliri adam başına 20 bin dolara çıkarsa bu çok güzel bir şey olur. Ama bundan mühimi, parayla yapılmasına lüzum olmayan moral hizmetleri.
* Enerji için büyük yatırım lazım. Türkiye’nin nükleer enerjiden başka çaresi yoktur. Medeni dünya ne yapıyorsa biz ondan kaçmamalıyız.
* Kalkınma hızı yüzde 7 olmalı. Bunu yapabilmek için Türkiye kendi tasarruflarını kullanmalı. Ama Türkiye tasarruf kullanamıyor. Çünkü tüketim var. Daha çok tasarruf, daha çok yatırım lazım. Lüks hayata alıştık. O alışkanlığı bozmadan gerçekleştirmek gerek. İdarede hüner burada.

Gezi olayları!
* Yollar yürümekle aşındı mı? Bırakın adam yürümek istiyorsa yürüsün. Bırakın bu ülkenin insanları başı göğe değecek kadar hür olsunlar. Korkmayın bu ülkenin insanlarından.
* Ben en zor zamanlarımda da hep aynı şeyi düşündüm. Sokak hareketleri olurken de aynı şeyi düşündüm. Benim vatandaşıma sükunet lazım. Ama sükunet sessizlik değil.
* Gezi olayları toplumun tezahürleri. Toplumun boşalmaları. Her memlekette oluyor. Bunlardan rahatsız olabilirsiniz ama çok fazla abartmamak lazım.
* Türkiye hangi dönemde daha hürdü, bu yaşayanların hissedişine bağlı. Şu an nihayetinde seçimle gelmiş parlamento ve parlamentonun güvenine dayanan hükümet var. Hür basın, hür sendika, hür üniversite, hür kurumlar olması lazım. Bunlardan şikâyet varsa uygulama eksiklikleridir. Yoksa prensipte Türkiye’de bunların hepsi var.

Türkiye’nin bütünlüğü
* Benim de çok önem verdiğim şey, Türkiye’nin bütünlüğüdür ve vatanı kurtaracak olan milletin kendisidir. Vatan kurtarıcılarına filan lüzum yoktur.
* Türkiye’nin hem toprak bütünlüğü hem politik bütünlüğü muhafaza edilebilmelidir. Türkiye’nin birtakım sıkıntıları varsa bunlar çözülmelidir ama bunları çözeceğiz derken iç huzuru zedelememek lazım.
* Türkiye parçalanacak, dışarıdan bir şeyler empoze ediliyor diye bir korkusu olan inançsızdır. İnancı olmayan adama bir şey diyemem. Ama Türkiye’de kardeşlik duyguları kuvvetli. Doğulusu batılısı, kuzeylisi güneylisi hepsi birbirini seviyor.
* Hizmetleri yaparken doğu batı diye düşünmedik. İhtiyaç neredeyse oraya gidildi.
* Ermeni sorunu da geçer. Anlatıyorsunuz ama kimse çok anlama niyetinde değil zaten. Ama anlatmaya devam etmek lazım.

Haritalar değişir mi?
* Ortadoğu’da haritalar değişmez. Bu karışıklık bir yerde durur.
* Türkiye Avrupa Birliği’ne girecek. Olimpiyatları da alacağız.
* Yarına güvenin. Bugün sizi sıkan şeylerin hepsi yarın geçmiş olacak. Ve devletinize, demokrasinize, Cumhuriyetinize güvenin. Yılmayın, ümitsizliğe düşmeyin. Sıkıntılar geçecektir.
* Kırmadan dökmeden, parti idaresi bir marifettir.
* Avrupa’daki yarı başkanlık sistemleri, başkanlık sistemine dönerse, Türkiye de döner.
* Demokrasi eskidi diyenler demagoji yapıyor. Yerine ne koyacaksınız?

Ankara’yı seviyorum
* Ankara’yı seviyorum. Burada yaşaması rahat.
* Önemli olan kalkınma değil, halkın refahının yükselmesi. Zaten halka dayanmayan bir kalkınma olmaz.
* Müzeyi neden İslamköy’de yaptınız derseniz, burayı unutmayın, burada kuraklık var, burada yokluk var, sıkıntı var, insanları fukara. Bu ülkenin fukara köşelerini unutmayın, manasındadır o müze.
Özetin özeti: Onca yılın tecrübesiyle, sıkıntılar geçicidir, rahat olun diyor. Demek ki bir bildiği var...